Kabiliyetsiz darbeciler

Siz buna darbe mi diyorsunuz? Böyle darbe mi olur Allah aşkına? Bu darbeyi engellediğinizi mi zannediyorsunuz? Adamakıllı bir darbe olsaydı, sokağa çıkabileceğinizi mi düşünüyorsunuz? Televizyon izleyebilir, telefonlarınızdan sosyal medyayı her zaman olduğundan daha hızlı kullanabilir miydiniz gerçekten?

Bunun sahici bir darbe olmadığı apaçık ortadadır. 1960 ve 1980 yıllarında yaşanmış darbelerin işleyiş sürecine kısaca bir göz atarsanız, bunun bir darbe girişiminden çok uzak olduğu 5 dakikada anlaşılır. Gerçek bir darbede ilk önce ülkenin iletişim ağı felç edilir. Telefon hatları kesilir, televizyon ve radyo yayınları durdurulur. Bu şekilde hem iktidardakilerin hem de halkın iletişimi engellenir. Arkasından üst düzey bürokratlara, bakanlara, milletvekillerine ve siyasi parti liderlerine eşzamanlı baskınlar düzenlenir. İktidar, elim-ayağım diyene kadar olan olur, yönetime el konur.

Bu darbe olayını kim tasarladıysa, kesinlikle komik duruma düşmüştür. Komutanların beceriksizliğine mi yanalım yoksa sivil halkın darbeyi sonlandırmasına mı gülelim. İlerleyen günlerde atılan adımlar, darbe kalkışmasının neden yaşandığını daha net bir şekilde gösterecektir mutlaka. Öyle görünüyor ki, FETÖ'ye yönelik ciddi bir temizlik operasyonu yapılacak TSK'da. TSK'nın çeşitli zümrelerin müridlerinden arındırılması hepimizin işine gelir. Ancak bu arındırmanın yaratacağı boşluğun ne şekilde doldurulacağı da akıllarda bazı soru işaretleri bırakmıyor değil.

Türk halkının sokaklara dökülmesi takdire şayandır tabii ki. Keşke aynı kişiler topluca Doğu ve Güneydoğu bölgelerine de gidip, PKK'nın karşısına dikilebilse, ne güzel olurdu. TSK'nın 45 yıldır bitiremediği terör olaylarını belki bu halk bitirebilirdi.

Başka konularda demokratik hakkını kullanarak sokaklara dökülen halka "Çapulcu" diyen, onlara polis gücüyle işkence yapan anlayış, oklar kendisine çevrilince camilerden selâlar ile, televizyonlardan davetlerle, cep telefonlarından mesajlar ile halkı sokaklara dökülmeye davet ediyor. Buna da demokrasi nöbeti adını veriyorlar. Bu da son derece ironik bir durumdur.

Niçin sokaklara çıktığını bilmeyen askerlere karşı başlatılan linç girişiminde rol alan kişilerin sıradan vatandaş olduğunu sanmıyorum. Darbeyi kim planladıysa, aynı ekibin adamlarıdır bu aktörler. Bizim halkımız askere böyle davranmaz. Darbeci bile olsa bunu yapmaz. Çünkü askerin vatani borcunu ödeyen masum bir emireri olduğunu bilir bütün Türk Milleti.

Darbenin her türlüsüne karşı olduğumu belirtmek isterim. Demokrasi ile çözülemeyecek problem yoktur. Ancak bu darbe, hükümete değil, bizzat hükümet tarafından TSK'ya yapılmış bir darbeye evrimleştiği için doğal olarak şaşkın durumdayız. Darbecilikle suçlanan subay ve generalleri çok zor günler bekliyor. Aylarca sürecek olan soruşturma kapsamında boşu boşuna cezaevinde yatacaklar. Ergenekon sanıkları nasıl bir bir salıverildiyse, bunlar da er ya da geç salıverilecekler muhakkak. Hep beraber takip edelim.