Pahalı Halka Arz Sorunsalı

Yeni arz edilen şirketlerin hepsi pahalı fiyatla arz ediliyor. Bunu popülist bir söylem olarak değil bir gerçeğe dayanarak söylüyorum. Arz edilen şirketlerin fiyat tespitinde yurtdışı emsal fiyatları önemli yer tutuyor.

Özellikle Mart ayından bu yana Türk borsası negatif ayrışarak testere piyasasına girmişken yurtdışı borsalar coşkulu bir yükselişe geçti. Dow Jones, Nasdaq, DAX gibi borsalar rekor yeniledikçe Borsa İstanbul'da ciddi kayıplar oluştu.

Halka arz edilen yeni şirketlerin fiyat tespitlerinde bu borsalarda işlem gören firmalar da önemli bir ağırlık oluşturuyor. İlaveten bu şirket hisseleri Eur ya da USD bazlı değerlendirildiği için TL karşısında ekstra bir fiyatlamaya sebebiyet veriyor.

Aynı sektörde daha önce halka açılmış olan firmalar bu sebeple yeni arzlar karşısında olağanüstü iskontolu hale geliyor.

Fiyatların bu derece yüksek seyretmesi şirketlerin halka açılma iştahını eksiltmiyor. Halen SPK onayında 30 civarında başvuru mevcut.

Fiyat tespitinde SPK denetleyici değil, teamüle uygun yöntemlerin uygulanması tek kriter ve bunlara uyan fiyat tespitleri kabul ya da reddediliyor. Fiyat tespitinin uygun olup olmadığına diğer aracı kurumların analizleri ile karar verilmesi uygulaması değişmeli. Bu analizi ticari olmayan bağımsız kuruluşlar yapmalı. Zira bugün fiyat tespit raporu analizi yapan bir kurum yarın kendi arz edeceği şirketin fiyat tespitini analiz etmek üzere ilk şirketin kapısını çalmak zorunda.

Ben bir yatırımcı olarak fiyat tespit raporunda bu dönemde çok fazla yabancı emsal olan şirketlerin fiyat tespit raporunu iki kez okuyarak karar veriyorum.

Son olarak bir süre yeni halka arz olmaması taraftarıyım. Kaynak ihtiyacı olan firmaların piyasada fahiş fiyata satabildikleri hisselerini bankaya rehin vererek kredi çekmek istediklerinde hisselerinin gerçek değerinin ne olduğunu göreceklerini ve bu vesileyle belki biraz utanacaklarını düşünüyorum.