Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Haziran '12

 
Kategori
Siyaset
 

Savaş çanları kimin için çalıyor?

Suriye bir savaş uçağımızı düşürdü. Doğal olarak hepimiz ayağa kalktık, lanetler okuduk, savaş naraları atmaya başladık. Her ne kadar yarım ağız özür diler gibi görünse bile Suriye'de durumdan çok fazla tedirgin değil.

Onlarca yorum okudum, yorumcuları, siyasetçileri, stratejisyenleri, askeri danışmanları seyrettim televizyonda. Sonra ben de oturdum küçük aklımla düşündüm. Her nasılsa ülke menfaatleri sözkonusu olunca karşımıza düşman gibi dikilen, Türkiye'ye "hıı"ı bak karışmam diyen bütün müttefiklerimizin bize alkış tuttuğunu, sırtımızı sıvazladığını ve nereye kadar olduğu belirsiz bir destek verdiklerini gördüm. Bütün bu tablo bana oldukça şaşırtıcı geldi açıkçası.

Sonra gene küçük aklımla şöyle bir düşündüm. Suriye kim? Neye güveniyor? Ya da Amerika başta koskoca NATO neden böyle bir durumda Türkiye'yi cepheye sürüyor. Akdenizi gözünüzün önüne getirdiğinizde, bu büyük iç denizin artık ABD ve Avrupa Birliği egemenliğine girdiği çok net olarak anlaşılıyor. Bölgede Libya rejiminin de değişmesinden sonra, Rusya'nın Akdenizde sığınabileceği tek liman olarak geriye Suriye kaldı. Eğer Rusya Suriye'yi de kaybedecek olursa, o teknoloji harikası gemilerine yakıt ikmali bile yapamayacak hale gelecek. E bu durumdan en karlı kim çıkacak. Tabiiki Amerika. Ama arkasında Rusya olan bu Suriye'nin başına dert açabilecek yeterli güçte bir müttefik lazım Amerika'ya da. Bakın bakalım Türkiye'den başka kim olabilir bölgede. Daha düne kadar Suriye ile kedi köpek gibi didişen israil'den de gelişmeler karşısında çıt çıkmıyor. İşi biraz daha ileriye götürelim. Dedim ya küçük aklımla düşünüyorum. Amerikanın politikası açıkça bekle gör politikası. Ateşi elle tutmak yerine maşa ile tut ve olası bir Türkiye müdahalesinde Rusya'nın tutumunu izle ve adımlarını ona göre at. İşin ayrıca bu şekilde maliyeti de çok düşük. Paralı asker göndermek yerine yolla Mehmetçiği. Amerikan bütçesine bir yük de yok. En fazla biraz silah ve malzeme yardımı yaparsın, işin maliyetini de Türkiye'ye yıkarsın. Sonuç istediğin gibi olursa dilediğin gibi nemalanırsın. Olmadı mı e biz destek verdik buraya kadarmış der köşene çekilirsin.

Ama burda bence en önemlisi Rusya'nın takınacağı tutum olacaktır. Türkiye Suriye karşısında büyük güçtür ama Rusya da dünya dengelerinde yeralan süper bir güçtür. Sonuç olarak Türkiye kendisi dışındaki bütün dengeleri de gözönüne alıp, bu krizin muhasebesini çok iyi yapıp, ince eleyip sık dokumak zorundadır.

 
Toplam blog
: 10
: 1103
Kayıt tarihi
: 18.08.08
 
 

38 yaşındayım. Özel bir şirkette yönetici olarak çalışıyorum. Edebiyatla amatör olarak çocukluğumdan..