Eli taşın altındaydı, dokunsa kımıldatacak, gayret etse kaldıracaktı taşı. Yanlış yere yuvarlanmış, yanlışta yuvalanmış bir taş vardı. Oradan kaldırılması, asıl yerine konulması gerekiyordu..
Avucunda bir kuş vardı can çekişiyordu, kuşlar can çekişmez, sadece ölür bilirdim ben, kaç kez kuş ölümü gördüm, kendi ölümümü gördüm kaç kez. Kuşlar olmalıydı elinde, kuş vardı tek bir tane, can ç..
“Ödeyemeyeceksen ücretini defol, burası söğüt gölgesi ya da hayrat değil!” cümlesi uğulduyordu kafasında, başını alıp iki elinin arasına kıvranıyordu yatağında. Sırılsıklam olmuştu yastığı, kırış k..
Sizin yaşamak için verdiğiniz mücadeleyi ben ölmek için veriyorum, oturduğum yerden, dedi kadın. Kadının bu sözüne hiç kimse aldırış etmedi, görmediler o söylerken, duyan da olmadı, içinden..
Aslını göstermekten çekinirdi, suretiydi ortalıklarda dolaşan, maske derdi kimisi, kimisi ikiyüzlü… İçinde biriken kaygılarıyla yarenlik ederdi sürekli, alışmışlardı birbirlerine, ruhu dara..
“Bir kadının en önce yüzü eskir.” Diye bir cümle duymuştu. O sırada aynaya bakmıyor yüzünü de merak etmiyordu. Kafası bir hayli meşgul, neyi düşündüğünün bile farkında değildi. Yeni..
Ani bir sinirle kalktım yerimden, kalkmakla kalmayıp atladım arabaya, öyle hızlı gidiyordum ki, hiç şaşırmadım. Kendimi yanıma aldığımdan belliydi... Yalnızken daha çok hız yaparım çünkü.....
Bir kurumda yönetici olarak çalışmaktayım, 1974 Kayseri doğumluyum. Son demine varmadan hayatın h..