Mendil mendil sildim ayrılığı.. Dilimi aşktan men ettim..Aldırmak için seni içimden denizin mavisine değil tuzuna yatırdım tenimi.. Ahh benim; aşk deyince kabına sığmayan sürre..
Hangi aydınlık sallanır sol yanımda.. Ahhh benim; ürkek, çekingen, yaralı yarınım, acıdan başka hiçbir şey yok bu yürekte, ne verebilir ki sana.. Sadece Acı.. A..
Uçsuz bucaksız koridorların amansız boşluğuydum... Hatta öyle bir boşluk ki doldukça daha da yalnızlığa boşalan... Öyle bir boşluk ki gözü korkardı doluluğun... Öyle bir..
Irmağımdın benim... Küçük, küçücük bir su birikintisiydim senden önce... Islaklığım anca kirpiklerime yetiyordu. Hani öyle ahım şahım ağladığım falan da yoktu. Sadece tozu kalkmasın diye ru..
“kim örter ki üstünü... yara almış bir defa kâğıttan gemilerim ruhum eskisi gibi değil… sevişmelerim… onlar, onlar da öyle ne kadar çok elektro şoktan geç..
Ben susuyordum… İşe yetişme telaşı belleğimde, bir de kitap okuyabilme derdi nasıl da sarmalıyordu sabahın o kör saatinde anlatamam… Eee zaten akşamdan da kalmayım… Habire ovuşturup duruyorum gözle..
İlk iki kıta iyiydi… Kavga dövüş çıksa da sonuçta eşleşebiliyorlardı kendi aralarında… Dans edebiliyor, sinemaya gidebiliyor çok uyumlu çift olabiliyorlardı. Hatta biri yemek yaparken öbürü..
Aykırı bir kişilik… Marjinallikte az kalır… Yetmez hatta yaptığı sanatın yanında… Yaptığı işlere bakınca ( geçmişindeki yaşantısı kendi deyimiyle psikologları ilgil..
İzmir doğumluyum. Uzun düşünceler, kısa şiirler hayatımın büyük bir bölümünü kaplar. Öyle gökkuşa..