Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Şubat '14

 
Kategori
Deneme
 

Adamdan sayıldığım gün

İnsan kendisini nasıl anlatır, ne söyler kendisi için bilmem ki. Anadolu köylerinde hasbelkader yaşama tutunma şansı bulan çocuklardan biri de benim işte. Rahmetli anam ölenler de dahil tüm çocuklarının doğduğu saati, günü, ayı ve yılı hatta dakikayı bile hatırlarken benimkini bilmiyordu.

Mevsim olarak hatırladığı ise arpaların biçildiği zamandı. Bolluk dönemiydi, sen çok kısmetlisin derdi, Haziran ayı imiş galiba, arpa biçiyorlarmış, sancısı başlamış, zaten kırkına merdiven dayamış olduğundan hamile olduğunu bile bir süre kimseye söylememiş, gel zaman git zaman doğum anı gelip çatınca, keyfinin kaçtığını ve eve gitmesi gerektiğini söylemiş babama o da tamam git demiş.

Benim babam çok çok iyi niyetli bir insandı ve anamın doğum sancısı çektiğinin farkına bile varmamış. Büyük abim hepimizden daha akıllı yani olup bitenin her zaman farkında olan biri olduğundan anamı takip etmiş.

Henüz evin önüne gelmişken anacığım içeriye girecek zaman bulamamış olduğu yere oturup kalmış, o meyanda da abim yetişmiş.

Köylük yer işte, bu gibi hallerde komşu kadınlar yardımcı olurlarmış hastalara, benim dünyaya gelişim de böyle. Neyse bir şekilde büyümüşüm ve İlkokul çağım gelmişti. O yıllarda, Köy Muhtarı yanına bir de Aza alır ev-ev dolaşarak okul çağı gelen çocukların tespitini yapar ve Kaymakamlığa bildirirmiş.

Aynı tespit benim içinde yapıldı elbette. Okula kayıt zamanı geldiğinde Nüfus kâğıdımı istemişler babamdan yok demiş, itiraz etse nüfusa geç yazdırmaktan belki de ceza yiyecek.

Apar topar ilçeye gidip beni ve küçük ağabeyimi nüfusa kaydettirmiş, akşama elinde çok yapraklı üzerinde ay-yıldız resmi bulunan iki adet nüfus cüzdanıyla geldi ve bizlere sadece uzaktan gösterdi. Ne de olsa bu defterler için ilçeye gitmişti, gözü gibi saklayacaktı elbette. Bizler nasıl olsa gözünün önündeydik.

Doğum tarihim sadece resmi bir evrak doldururken aklıma geldi yıllar yılı, hiç kutlamadım, bundan sonra da kutlamaya niyetim yok. Durum şu ki tam olarak bilinemeyen bir tarihi kutlamaya da gerek yok gibi geliyor bana.

Şimdi düşünüyorum da, nüfusa tescili benimle birlikte yapılan ağabeyimin doğum tarihi, günü gününe kayıtlanmış, anam öyle söylerdi. Belli ki benim doğum tarihim tam olarak bilinmediğinden, nüfus memuru tescil için müracaat edilen tarihi doğduğum gün olarak yazıvermişti…

15 /08/1960 Yani bu gün, benim nüfusa tescil ettirilip adamdan sayıldığım gün.

Her şeye rağmen yaşamak çok güzel...


Eğer mutluluk bakış açısıysa, sahip olduklarımla çok mutluyum...

 

15.08.2010

 

 

 


Hatice Ak
 

 

 
Toplam blog
: 34
: 107
Kayıt tarihi
: 28.08.13
 
 

Biri doktor diğeri öğretmen iki erkek çocuk annesi kamuda ortadüzey yönetici ..