Adamın beraatına

A Köyünde iki aile arsa yüzünden kavga eder. Kavga gün boyu sürer, epey yaralı var. Köyün ileri gelenleri, muhtar, azalar araya girip kavgayı yatıştırsalar da, kavgada mağdur olan ailenin karşı taraftan şikâyetçi olmasını engelleyemezler.

Şikâyetçi ailenin ellili yaşlarındaki hanımı, karşı ailenin aynı yaşlardaki erkeğinin kendisine merekte zorla tecavüz ettiğini ileri sürerek, bu kişinin cezalandırılmasını talep ederek, mahkemeye başvurur.

Tüm ısrar ve ricalara rağmen kadın davadan vazgeçmez ve duruşma günü gelip çatar. Şikâyet edilen aile tedirgin ve çaresizdir. Ne yapacaklarını bilemez bir üzüntü içindeler.

Bir ara köyün muhtarı ile karşılaşır tecavüz sanığı. Muhtar, adama bir taktik verir;

-Durum çok ciddi, suç ağır, şayet mahkeme aleyhte karar verirse köyde huzur kalmaz, kan dökülür. Bunu önlemenin tek yolu var; sende kadından şikâyetçi olacaksın der.

Adam, çaresiz ve boynu bükük;

-Nasıl? Diye sorar. Yaşlı ve tecrübeli muhtar, adamın hâkime söylemesi gerekenleri anlatır. Duruşma saati gelmiştir.

Mahkeme heyeti, mağdur, sanık ve tanıklar yerlerini almıştır. Hâkim kadına sorar;

- Hanım anlat bakalım olay nasıl oldu?

Kadın;

-“Hâkim bey, ineklere ot getirmek içi mereğe gittim. Birden bu adamı karşımda gördüm ve bana sarılarak tecavüz etmeye başladı, bağırmamam için de eliyle ağzımı kapattı, şikâyetçiyim.” dedi.

Anlatma sırası adama gelmişti;

-“Hâkim bey, ben de bu kadından şikâyetçiyim. Dedi.

Hâkim;

- Neymiş senin şikâyetin? Diye sorduğunda adam;

- O iş esnasında bu kadın da benim yüzümü gözümü tırmaladı, beni tartakladı.

Der demez, kadın şiddetle bağırdı;

_ Yalan söylüyor hâkim bey, ben böyle bir şey yapmadım.

Hâkim;

-“Yani, rıza mı gösterdin”?

Kadın önüne bakarak sustu…

Hâkim; yaz kızım, …adamın beraatına karar verilmiştir.

Yorumum:

Köylünün avukat tutacak parası pek olmaz. Ancak, iş başa düştüğünde, insanların nasıl yaratıcı olabildiğini görmek gerekir.

Son söz; hazıra konanlar hovarda olur, alın teri ile kazananlar kıymetini bilir.