Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Haziran '16

 
Kategori
Kitap
 

A.Enver Tunçalp'ın " Allah sevgisi" şiirleri üzerine düşüncelerim

A.Enver Tunçalp'ın " Allah sevgisi" şiirleri  üzerine düşüncelerim
 

Abdülkadir Güler, Şair Enver Tunçalp ile birlikte ( 1974- Ankara )


Her gün  bu evrende, nice er doğar

Her doğanla rızkı, beraber doğar,

Sen ölünce sanma, düzen değişir

Bir ENVER eksilir, bin ENVER doğar…

Enver TUNÇALP

A.Enver Tunçalp asker şairlerimizdendir. Onunla tanışalı yarım asırdan fazla oldu. 1968‘lerden bu yana onunla tanıştığımı anımsıyorum. 1970’lerde benim ilk göz ağrım olan “Dicle Köprüsü ( şiirler - Çaba yayınları, Ankara ) kitabımla ilgili bir tanıtım yazısını rahmetli Tahir Kutsi Makal’ın İstanbul’da çıkardığı Tarla sanat ve kültür dergisinde yazmışlardı. ( Tarla,  S: 25, Ocak 1971). Tanıtım yazısının giriş bölümünde şunları yazmıştı Sayın Tunçalp:

Genç şair ve değerli öğretmen Abdülkadir GÜLER’in ilk şiir kitabının adı (DİCLE KÖPRÜSÜ)…Aslında Dicle Köprüsü hakiki ve tabii bir şiir. Dicle Köprüsünü görenler ve üzerenden geçenler bu şiirin ruh yapısını daha kolay anlarlar. Şiirinin bir yerinde: “ Ve Doğu’nun bağrı Kara / Sen nerdesin ey ANKARA! “ diyor… Şair serbest ve hece nazmı kullanmış, ifadeleri düzgün, Türkçe'ye oldukça hakim, kendisini yürekten kutlarım” diyor… Şimdi benim için böylesine içtenlikle, samimi olarak yol gösteren, omuzlayan bir adam unutulur mu? Elbette ki  kolay kolay unutulmaz. E. Tunçalp’ın vefatına kadar (1992)  dostluğumuz devam etti…

A.Enver Tunçalp vefat etmeden önce aşağı, yukarı altı ay kadar önce bana  bir dosya göndermişlerdi. Bu mavi kaplı  dosyada hayatı, şiirleri, şiirlerinden örnekler, hangi dergi ve gazetelerde yazdıkları, hakkında yazılanları, eserleri, şiir, sanat ve edebiyat hakkında düşünceleri, aldığı ödüller gibi biyografik bir dosya ve bir mektupla birlikte “Sevgili  Kardeşim “ diyerek bana göndermişlerdi.

Sayın  Enver Tunçlap mektubunda özetle şöyle yazıyordu:

Sevgili Abdülkadir Güler kardeşim,

Sanat, kültür dünyamızda onunla haberleştiğim, yakından tanıdığım ve takdir ettiğim dostlarımdan biri de sizlersiniz. Sizlerin de beni sevdiğinize inanıyorum. Buradan yola çıkarak benimle ilgili özet halinde bir dosyayı size gönderiyorum. Bu dosya arşivinizde kalsın. İlerde beni unutmayacağınıza inanıyor ve bu duygularla sizlere selam ve sevgilerimi gönderiyor ve gözlerinizden öpüyorum “ diyordu.  Onun bu mektubunu okuduğum zaman ağladığımı hatırlıyorum. Enver Tunçalp 1992’de hakka yürüdü. Allah gani gani rahmet eylesin.

Şimdi onun sevgili oğlu Zafer Sevil Tunçalp’ın bana göndermiş olduğu “Manzum Allah Sevgisi” şiirler-Ankara 2016) tarihinde çıkan kitabına dönmek istiyorum. Kitabı derleyen manzum dini şiirlerini bir araya getiren hayırlı ve sevgili evladı Zafer Sevil Tunçalp’tır. Zafer beye aferin diyorum. Allah böyle bir evladı herkese nasip etsin. Bu bir babaya karşı ölümünden sonra yapılan en önemli görevlerden biridir diyebilirim. Yürekten tebrikler ve  alkış diyorum.

Kitap Ankara’da Yıldızlar Yayıncılık ltd. Şt. eserleri arasında çıkmıştır derli toplu bir yapıt olup 384 sayfadır. Nisan 2016 da gün ışığına merhaba diyor, editörü şair Aysel Al’dır. Dizgi / Ayfer Aylin Tunçalp,  Enver Aydın Tunçalp, Tarık Bora Dirlik, kapak tasarımını Ayfer Aylin tarafından hazırlanmıştır. Kitabın tertemiz bir baskı vardır. Cümlesinin ellerine sağlık diyorum. Tabi bu arada sevgili yeğenim Zafer Tunçalp’a da teşekkürlerimi sunuyorum. (ona yeğenim diyordum, çünkü rahmetli Enver Tunçalp benim can ağabeyimdi, o da bana kardeşim diyordu). Onun böyle kabul etmesini diliyorum.

Kitabın giriş bölümünde Zafer Tunçalp’ın bir TEŞEKKÜR yazısı vardır. Enver Aydın Tunçalp’a, Ayfer Aydın Tunçalp’a Aysel Al’a, Yıldızlar Yayıncılık LTD. ŞTİ ’ne, ve ablası Serpil Tunçalp ve abağbeyi Prof. Dr. Seçil Tunçalp’a teşekkür ediyor. Ben de tüm adı geçenlere teşekkür ediyor ve yüreğinize sağlık diyorum. Çok sevindim doğrusu. Bu değerli dini ve manevi değeri olan şiirlerin toz, toprak arasında  tozlu raflarda  kaybolup gitmesine  elbette gönlüm razı olmazdı. Zafer Tunçalp Giriş bölümünün bir başka yerinde aynen şunları yazıyor: Üç bölüm –hazırlanan bu serde; 1.Bölüm İnanç, İman ve İbadet, 2.Bölüm Allah Sevgisi, 3. Bölüm ise Son Nefes olarak ele alınmıştır. Bu esere alınan şiirlerin hemen hemen hepsi, şairi kaybettiğimiz 1992 yılına kadar, muhtelif dergi ve gazetelerde yayınlanmış olup; özellikle“Allah Sevgisi” bölümünde yer alan Şiirler Ankara Gazeteciler Derneğinin basın organı olan 24 Saat Gazetesinde 5 Şubat 1987 ile 13 Mart 1987 tarihler arasındaki sayılarda seri olarak yayınlanmıştır” diye yazmışlardır.

Eserin bir diğer sayfasında emekli Tank Albayı Enver Tunçalp bir şiiriyle kendisini şöylece tanıtıyor:

Vatanım tertemiz, kalbim nurludur

Geçmişim şerefle doludur benim

Geleceğim emin ve huzurudur

Geçmişim Şerefle doludur benim

***   

Yurtseverlik kalpte manevi taşkın

Verdiğim eserler, yetmişi aşkın 

Esiri olmuşum, bu yüce aşkın

Geçmişim şerefle doludur benim

***

Emekli albayım şair ve yazar

Türkiye’de kurdum ilmi bir Pazar

Kalemim elimde, şeref ve nazar

Geçmişim şerefle doludur benim( s.10)

Buraya kadar gelmişken bir anımdan da söz etmek istiyorum. Ankara’da Kasım (2 Kasım 1974 ) ‘de Güzide Gülpınar Taranoğlu’un evlerinde bir şairler şöleni vardı. Ben de o günlerde Ankara’da idim ve davet edilmiştim. Bu şölende kimler vardı? Bu gün bunlardan bazıları yok aramızda. “ Güzide Gülpınar Taranoğlu, eşi Dr. Bilal Taranoğlu,  Sadık Necati Ok, Şahinkaya Dil, Ahmet Tufan Şentürk, Yaşar Faruk İnal, Necdet Buluz, İrfan Üver Nasrattınoğlu, Arif Nihat Asya, Halide Nusret Zorlutuna, Abdullah Satoğlu, Mehmet Çınarlı, İlhan Geçer, Osman Attila, İsa Kayacan, Ahmet Nadir Carer, Sabahattin Çankaya ve Enver Tunçalp vardı. 

Hepimiz sohbet ettik, yemekler yedik, şiirler okuduk. Hiç unutmuyorum rahmetli Enver Tunçalp’ın göksünde 2,5luk altın büyüklüğünde bir madalya vardı. Rahmetli şair Mehmet Çınarlı  biraz latife ederek E.Tunçalp’a takıldı,“ neden bu madalyayı  taktınız “ diye… O’da aynen şöyle yanıt verdiler:  “Sayın Çınarlı, bu  madalya bana Gazi Mustafa Kemal  Atatürk tarafından 1937 yılında ( Manevra Hatıra Madalyası ) olarak armağan etmişlerdir, onun için  bunu gururla takıyorum” dedi… Rahmetli Enver Tunçalp aldığı yüzerce ödülü yanı sıra M. Kemal Atatürk’ten üç ayrı madalya aldığını onun öz geçmişinden öğreniyoruz. Bu benim için hiç unutulmayan bir anıdır. Onun için yazmak istedim. Yukarıda adı geçen vefat edenleri de bu mübarek Ramazan ayında saygıyla ve rahmetle anıyorum. Yaşayanlara da sağlıklı ömürler diliyorum.  

Sözü biraz uzattım galiba. Ancak Enver TUNÇALP deyince biraz durmak ve düşünmek lazımdır. Sıradan bir adam değildi. Vatanını, milletini seviyor ve manevi değerlerimize değer veriyordu. 79 yaşında iken 1992’de Ankara’da Hakk’a yürüdü.  Ben bu yazıyı adet yerini bulsun diye bir kaz cümle ile yazamazdım. Çünkü o da beni çok seviyordu, bu benim fırsat bulduğum bir dostluk ve vefa borcudur.

VE BİR ÖNERİ

Sayın TUNÇALP ailesinden bir ricam olacak. 2017 yılında şair Enver Tunçalp’ın 25. Vefat yılı ocaktır. Vefatının 25.Yılında Ankara’da bir anma töreni yapalım.  Onun için bir sempozyum hazırlayalım. Bunun ardından ENVER TUNÇALP ile ilgili  O’na yakışır bir ARMAĞAN KİTAP hazırlayalım. Bu konuda bana bir görev düşerse ben de varım ve  Ankara’ya geleceğimi bildirmek isterim. Çünkü rahmetli Enver TUNÇALP böylesine bir anma töreniyle anılmasına layıktır diye düşünüyorum. Maddi yönden sevgili çocuklarının durumu buna müsait olduğuna inanıyorum. Ben sadece duygu ve düşüncelerimi iletiyorum. Tekrar bu kitabın (Manzum Allah Sevgisi ) başta Zafer  Sevil Tunçalp olmak üzere tüm emeği geçenleri  tebrik ediyor, bu mübarek Ramazan ayında  sevgili kadim dostum ve ağabeyim olarak  tanıdığım asker şairlerimizden dürüst insan Enver TUNÇALP’ı vefatının 24. Yılında  saygıyla ve rahmetle anıyor, mekânı cennet olsun diyorum.  

 

Meraklısı için: Zafer Sevil Tunçalp  E.Mail: zafertun44@hotmail.com

 

 

 

 

 

       

 

 

 

 

 

 

 

 

 
Toplam blog
: 2227
: 832
Kayıt tarihi
: 27.06.09
 
 

1946 Mardin ili, Kızıltepe ilçesi'nin Esenli köyünde doğmuştur. İlk ve ortaokulu Kızıltepe'de bit..