Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Temmuz '16

 
Kategori
Blog yazarları tartışıyor!
 

Ah! Be çocuk, sen de İsveç'de doğsaydın ya!

Teninin rengi yine böyle esmer, saçların siyah, bakışların böylesine derin ve hüzünlü olur muydu bilmem?

Ama ülkende her gün yüzlerce masum çocuk öldürülmez, milyonlarca aile evini terk etmek zorunda kalmazdı.

Kimse size haksız yere” korkaklar, hainler, ülkelerini terk edip gelmişler, burada bizlerin rahatını bozuyorlar!” demezdi.

Şimdi sen; kara yağız, esmer çocuk; sanki kendi iradenle, isteyerek ülkeni terk etmişsin gibi, buradaki amcaların, teyzelerin seni istemiyor.

O; kendini bu ülkenin sahibi, vazgeçilmezi sanan kibirli modernistlerin tepkilerini; kafatasçıların; ulusalcılığı ırkçılık sanan tavırlarını anlamak mümkün de, bizim anlı şanlı devrimcilerin, sözde enternasyonalistlerin “istemezükçü” yaklaşımını nasıl izah edeceğiz?

Ah! be çocuk, bak senin yüzünden toplum yine ikiye bölündü.

Sen gerçekten bölücü, terörist ya da gizli servis ajanı olmayasın!

Bak buradaki janti ağabeylerin, dövmeli ablaların sana çok kızıyorlar.

Hele de şu tatil günlerinde, sahil kentlerinde, eğlence yerlerinde buzlu viskilerini yudumlarken; bu ülkenin en saygın efendileri, en yardımsever teyzeleri; bir de senin için mi üzülsünler!

Laik cumhuriyeti, cumhuriyetin en temel ve vazgeçilmez değerlerini korumak uğruna öyle çok yoruldular ki, biraz dinlenmek, eğlenmek onların da hakkı değil mi?

Ah! be çocuk, sen ne muzur birisin.

Kekik toplayacak başka yer mi bulamadın?

Ne işin vardı Amanos yaylalarında, gavur dağlarınnda?

O da yetmedi, dağıldınız ülkenin dört bir yanına

Bir de utanmadan, sıkılmadan ta! Bodrum’a gelmişsiniz.

Boğulacak başka deniz mi yoktu?!

Aylan bebeyi duymadın mı?

Kalsaydın ülkende, Esat amcan sana misketler verecekti,

Senin havai fişekler sandığın bombalar patlatacak, en yeni ve gelişmiş silahları deneyecekti senin bedeninde!

Ah be çocuk; niye Suriye de doğdun?

Niye arap, niye Müslüman doğdun?

Müslüm Babadan, Fatma anadan doğacağına, bulsaydın kendine bir sarışın ana, sert bakışlı batılı bir baba.

Pembe panjurlu, kocaman bahçesi olan bir evde, çocuk parkları, oyun alanları olan bir kent de doğmak var iken, niye Hama’nın bir küçük köyünde doğdun?

Suriye’li olmak zorunda mıydın?

Ah! be çocuk, gelip burada rahatımızı bozacağına, ülkende kalıp ölseydin ya!

Senin parçalanmış cesedinin resmini gazete sayfalarında gören ablaların, ağabeylerin, amcaların, teyzelerin; inan çok üzülürlerdi.

Ölünce de üzüyorsun, burada aramızda yaşayınca da!

O zaman orada kalıp ölseydin ya çocuk.

Niye rahatını bozuyorsun, bu güzel ülkenin mutlu mesut insanlarını

Sen duydun mu bu ülkenin hükümeti sana vatandaşlık hakkı verecekmiş!

Ama kalifiye olman gerekiyormuş. Ne boyacı ustası baban, ne de evlere temizliğe giden anan, Erdoğan amcanın istediği kalifikasyona sahip değil.

Esat amcan senden nefret ediyor, Erdoğan amcan beğenmiyor, Rüknettin! Amcan istemiyor.

Ne olacak senin halin.böyle? Ölmekten başka şans tanımıyorlar sana.

Erdoğan amcanla, Esat amcanın arasını sen mi bozdun?

Rus uçağını düşürüp de Putin amcanı sen mi kızdırdın?

Ankara’nı göbeğinde, İstanbul’da Atatürk Havalimanında patlayan bombaları da sen mi patlattın yoksa?

Eminim karakollara yapılan baskınlarda da senin parmağın vardır!

Hatta Bahoz Erdal’ı da sen öldürmüş olmayasın!

Ah! be çocuk, ne işin var senin bir Arap ananın kucağında? Ne işin var Türkiye’de?

Tatil yapacak, kekik toplayacak başka yer mi bulamadın!

Ah! be çocuk, sen de İsveç’de doğsaydın ya!

 

AYHAN ONGUN(Gazeteci-Yazar) 12.07.2016/BODRUM

 
Toplam blog
: 396
: 168
Kayıt tarihi
: 13.01.10
 
 

Barış içinde, birlikte yaşayabilmek adına insan ve emek odaklı paylaşımlardan yanayım.   Öğretmen..