Ah Sizi Gidiler Ah!!!

Size de artık gına gelmedi mi?

DİKTAÖRLÜK tartışmalarının ne kadar yersiz olduğu noktasında sizde de yeter artık veryansını uyanmıyor mu?

18 yıldır bir ülkeyi idare edeceksiniz...

Toplumun neredeyse yüzde ellisinden destek göreceksiniz...

Yapılan anketlerde...

Hâlâ en beğenilen siyasetçi kategorisinde birinci olacaksınız...

Yahu yapmayın artık!

Gündem değiştirmeyin. İşte...

Siyaset mühendisliği veya toplum mühendisliği dedikleri şey budur. Toplumu bir hedefe kanalize etmek ve orada insanları tahkim etmek. Şimdi tamam, ülkemizde dört başı mamur bir demokratik sistem olmuyor olabilir. Ama, bu ülkenin seçilmiş Cumhurbaşkanına “diktatör” demek, işte daha marjinal noktalara kayarak sistemin faşist bir sistem olduğunu dillendirmek...

Bunlar neyin nesi? Eğer, bu memlekette diktatörlük varsa ya da faşizm kol geziyorsa, gerçekten de insanların nefes bile almamaları gerek(ir)!

Evet... Şuan için ülkemizdeki yönetimsel sistem, bazı noktalarda tıkanmaya neden olabilir. Benim anlamadığım, bu ülkenin seçilmiş Cumhurbaşkanını Almanya’nın HİTLERİ ile mukayese etmek, İtalyan faşist lider MUSSOLİNİ ile karşılaştırmak...

Gerçekten de hiç adil değil. Şöyle diyebilirsiniz, ülkemizdeki devlet kurumları eşgüdüm ve koordinasyon içinde çalışamıyor. İşte efendim, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, ülkemizin dertlerine deva olamıyor. Herkes, Cumhurbaşkanının ne diyeceğine bakıyor vb...

Bir de lütfen, bu ülkede kraldan daha kralcı dalkavukların olduğunu unutmayalım. Türkiye’de artık diktatörlük tartışması yapmak, darbeyi örtülü bile olsa tehdit unsuru olarak siyaset aparatı olarak kullanmaya meyletmek, vesayetlerden medet ummak...

Bunlar gerçekten de eski Türkiye’ye ait siyaset yapma karakterleriydi. 2002 öncesinin siyaset tarzını özleyenler gerçekten de artık uyanmalılar, memleketimiz de dünya da çok farklı bir istikamete doğru ilerliyor.