AKP' nin söyleyemediği

Kavga, mücadele ortada oysa ama dile getirilmiyor. Getirilemiyor. Başta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere bir çok AKP'li geçmişte siyasi fikirlerini ortaya koymuşlardır. Nedir bu fikirler? Şudur. Bu partinin kurmayları Atatürk Cumhuriyeti'nin millete rağmen kurulduğuna, Cumhuriyet'in temel ilkelerinin de millete dayatıldığına inanmaktadırlar.

...

Geçmişlerine, geçmişteki fikirlerine bakarsanız onların Atatürk'ü ve Cumhuriyet rejimini nasıl eleştirdiklerini görebilirsiniz. Onlara göre Atatürk devrimleri İslam dinine karşı yapılmıştır. Millet dinden koparılmaya çalışılmıştır.

...

Peki bugün nasıl oluyor da bu adamlar Türkiye'de en demokrat en özgürlükçü fikirleriyle ortaya çıkıyorlar? Böyle işlerine geliyorda ondan.

...

Bugün AKP kadrosunda görev yapan kimi zatların geçmişte, "Laiklik bitecektir. Laiklik yıkılacaktır" türünden açıklamaları olduğu zabıtlarla sabittir. Sonuçta bu muhteremler "Değişim kanlı mı olacak kansız mı?" diyen Erbakan Hoca'nın talebeleridir.

...

Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul'a Belediye Başkanı olduğunda ilk icraatı belediyeye ait tüm tesislerde içkiyi yasaklamak olmuştur. AKP Hükümeti iş başına geldiğinden bu yana en ağır zamları genelde alkollü içkiye yapmıştır. Amaçları halkın sağlığını korumak falan değildir. Kendileri içkinin yasak olduğu bir ülke hayal ettiklerinden içki içenlere bir nevi ceza vermektedirler.

...

Bu zatlar bir de böyle çok masumane türban yasağının kalkmasının mücadelesini verirler. Mağdur havalarına girerler. Oysa özledikleri, Cumhuriyet rejimini kemirerek ulaşmak istedikleri yönetim biçimi tüm özgürlükleri insanların elinden alacak bir rejimdir. Tüm insanlara bu zatların inançlarını dayatacak bir rejimdir.

...

Onlar demokrasiyi sevdiklerinden benimsediklerinden değil amaçlarına hizmet eden bir araç olarak gördüklerinden seviyorlar.

...

Manzara açıktır. Atatürk Cumhuriyeti'ni savunan yüzbinler sokağa döküldüğünde bunlar medya üzerinde büyük baskı kurmuşlar ve büyük mitingi şu an kontrollerinde olan TRT'de canlı olarak yayınlatmamışlardır.

...

Osmanlı'nın son yüz elli senesinde reform yanlılarını sokaklara dökülerek, "Din elden gidiyor istemezük" diye topa tutan zihniyet bugün çağdaş Türkiye Cumhuriyeti'ni yıpratmak için demokrasiyi kullanmaya çalışmaktadır.

...

Şunu hemen belirteyim. Ben bugüne dek herhangi bir partiye oy vermiş değilim. Siyaseti sevmiyorum. Ama siyaset yaşamımızı yakından etkilediği için mecburen ilgilenmekte, analiz etmekteyim.

...

Kavga çok basittir. Kavga yeryüzünde kurulan yaşamın ilahi kurallarla mı yoksa beşeri kurallarla mı tanzim edilmesi kavgasıdır. Bana göre hayatı beşeri kurallara göre düzenlemeliyiz. Laiklik denen şeyin özü de budur. Yönetimi dini esaslara göre kurarsanız yönetimin başındaki insana da dini bir vasıf vermiş oluyorsunuz. Sonra da onu ne eleştirebiliyorsunuz ne de oradan indirebiliyorsunuz. İşin tehlikesi budur.

...

Atatürk düşmanlarına sorarım. Dünyada Müslümanlığın en iyi yaşandığı ülke Türkiye değil midir? Bugün kadınların cumhurbaşkanı, başbakan, başsavcı, bakan, vali olabildiği, kadınların çağdaş yaşamın her alanında görev alabildiği yegane ülke de yine Türkiye değil midir?

...

Ne yapmıştır Atatürk? Atatürk, yönetimini dini esaslar üzerine oturtmuş olan Osmanlı İmparatorluğu'nun enkazından çağdaş ve hür bir Cumhuriyet inşa etmiştir. Bu Cumhuriyet'i de büyük bir öngörü ile laiklik üzerine inşa etmiştir. Laiklik Atatürk'e düşmanlık eden insanların da inançlarını özgürce yaşamalarının teminatıdır.

...

Din ve inanç kimsenin tekelinde değildir. Birey özgürdür. İnancıyla da inançsızlığıyla da özgürdür. İbadet etmekte de etmemekte de özgürdür.

...

AKP'yi ve Türkiye'yi bugün hasbel kader kazandıkları bir seçimle yönetelenler unutmasınlar ki bugün beğenmedikleri Atatürk Cumhuriyeti'nin özgür ortamında seçilerek ülke yönetimine gelmişlerdir.

...

Atatürk nice fedakarlıklarla kurduğu Cumhuriyet'le Türkiye'nin tam demokrasiye giden yolunu açmıştır. Bugün mücadele laik Cumhuriyeti en çağdaş demokrasiye ulaştırmak için yapılmalıdır. Ancak takiyyeyle, gizliden gizliye Cumhuriyeti'n altını oyma planlarıyla değil. Gerçekten demokrasiye ve özgürlüklere inanarak.

...

Dini inanç bireyin kişisel tercihi ve yaşam biçimidir. Bunu yaşadığınız ülkenin yönetim biçimine çevirmek isterseniz getireceğiniz rejim diktatörlükten başka bir şey değildir.

...

Devlet açısından insan kul değil vatandaştır. İnsanın kendi vicdanında inanarak Allah'a kulluk etmesi, ibadet etmesi de çağdaş devletin güvencesi altındadır.

...

Batı yüzyıllar önce kilise ile yönetimin bağını koparmayı başarmış ve bugünkü çağdaş yönetim normlarını yakalamıştır.

...

Türkiye Cumhuriyeti'nde herkes özgür olacaktır. Kadın ve erkek, devlet ve yasalar önünde eşit olacaktır. Unutmayalım tek kutuplu dünyanın lideri ABD bugün bölgemizde "demokrasi" bahanesiyle ülkeleri işgal etmekte ve o ülkelere sözde demokrasi ve özgürlük getirmektedir.

...

Gerek yönetimleri gerekse gelişmişlikleriyle bugün bölgemizdeki Arap ülkelerinin hali içler acısıdır. Böyle bir coğrafyadan bugün iftihar edilecek bir Cumhuriyet kuran, Türkiye'yi Ortadoğu'nun karanlığından çağdaşlığın aydınlık yoluna çıkaran Atatürk dünyanın sayılı büyük liderleri arasındadır.

...

Atatürk'e ve onun kurduğu Cumhuriyet'e düşman olanların bu ülkeye verebilecekleri bir şey olduğuna inanmıyorum.