Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Temmuz '13

 
Kategori
Ekonomi - Finans
 

Altın fiyatları düşer mi, yükselir mi?

Altın fiyatları düşer mi, yükselir mi?
 

O günlerde Citigroup’un CEO’su olan Chuck Prince, 10 TEMMUZ 2007’de Financial Times’ın birinci sayfasında yayınlanan ünlü bir röportajda şöyle söylüyordu: Müzik bitip de likidite sona erdiğinde işler karışacak, ama müzik devam ettiği sürece kalkıp dans etmek zorundasınız. Biz hala dans ediyoruz.

***

Günümüzde İngilizce “gold” ifadesiyle kullandığımız altın eski İngilizcede “sarı” anlamına gelen “gelo” sözcüğünden türetilmiştir. Her dönemde her çağda altın en gözde varlıklar arasında sayılmış ve ölümsüzlüğün simgesi olmuştur. Dünyada yaşamış ve gelmiş geçmiş tüm yüce kralların, imparatorların beğenisini kazanmıştır altın. Her çağda kadınları olduğu kadar erkekleri de büyülemiştir. Kim ne düşünürse düşünsün altın emtiası sonsuza kadar değerli kalacaktır. Aslında bu yorumu yaparak altın fiyatlarının gelecek günlerdeki seyri hakkında büyük tüyoyu vermiş oluyoruz; şimdi büyük tüyo’nun gerekçeleri hakkında analizimize başlayalım:

 

Altın
 


Yukarıdaki grafikte altın emtiasının dolar bazında beş yıllık fiyat grafiğini görüyorsunuz. 2009’un başlarında yaklaşık 750 dolarlar seviyesinde bulunan altın 2012 Yılı başlarına geldiğimizde 1900 doların üzerini test ederek yaklaşık %185 getiri sağlamış görünüyor. Yine aynı grafikte 2013 yılı başından sonra yükseliş trendinin sonuna gelindiğini ve 2013 ortalarına doğru iyiden iyiye düşüş trendinin hâkim olduğunu görüyoruz. Her iki trend dönüşlerinde de FED açıklamalarının etkisini beyaz puntolarla grafik üzerinde okuyabilirsiniz.

ALTININ FİYATI NELERDEN ETKİLENİR?

Günümüzde tüm Dünya’da altın fiyatını etkileyen iki önemli unsurdan söz etmek mümkündür. Bunlardan biri LİKİDİTE; diğeri ise KORKU, dur.

Altın Fiyatları Likiditeden Etkilenir çünkü

Altın, özü itibariyle bir maldır. Kendisi doğrudan kullanılamayan ve kullanıcısına herhangi bir fayda sağlamayan fakat kullanıma uygun herhangi bir araç gereç üzerine işlendiğinde onu değerli kılan bir maldır. Altının değer katıcı bir mal olmasında ki en önemli özelliği bundan tam üç yüz yıl önce bir Mısırlıya ait altın bir dişin bu gün bile kullanılabilmesinden gelir. Hani eskilerin bir sözü vardır ya:

Kokmaz, çürümez, bozulmaz mal! İşte o misal.

Temel iktisat doktrini olarak söyleyebiliriz ki mal azalır para çoğalırsa mal pahalanır veya tersi durumda para azalır mal çoğalırsa mal ucuzlar. Yukarıdaki grafikte FED’ in parasal genişleme hamleleri öncesinde ve parasal sıkılaştırma sinyalleri sonrasındaki yükseliş ve düşüşler bahsettiğimiz iktisat doktriniyle uyumludur. Yani piyasada ne kadar bol likidite varsa altın fiyatlarında yükseliş beklenmeli; tersi durumda likidite azalacaksa veya azalmışsa altın fiyatlarında düşüş beklenmeli. Elbette bu düşünce altının sadece likidite kısmıyla ilgilidir. Altın fiyatlarının korku ve panik etkisine ayrıca göz atmak gerekir:

Altının tarihsel fiyatlaması için bknz. “Küçük Yatırımcı” Mustafa Öztürk(Scala 2013) Beyaz ve kırmızı tavşanlar örneği.

KORKU ETKİSİ;

Altın fiyatları korku duygusundan etkilenir çünkü korku duygusu sırasında insanda oluşan arayış güven arayışıdır. Altın yüzyıllarca bozulmadan ve oksitlenmeden kalabilmesi ve zamana yenik düşmemesi gibi özellikleri açısından satın alan kişiye güven vermektedir. Ayrıca altın tüm Dünyada en popüler paradır denebilir. Hatta altın parasının dolar parasından kat kat daha geçerli ve kabul edilebilir olduğunu iddia edebiliriz. Şöyle ki altının konvertibilitesi sonsuzdur.

Bu şu demektir: bundan tam beş yüz yıl önce ölmüş bir insanı Dünya’ya getirseniz ve ona herhangi bir işi yapması için dolar teklif etseniz adamın daha Amerika’yı ve doları anlamlandırabilmesi için birkaç ay beklemeniz gerekir. Oysa hangi çağda ölmüş olursa olsun herhangi bir insan altını tanır ve tekrar dünyaya gelse ona gereken değeri verir.

Bir başka açıdan bakacak olursak:

Bir an gözlerinizi kapatın ve tüm Dünya’nın üçüncü Dünya savaşıyla birlikte derin bir kaosa sürüklendiğini hayal edin. Birleşik Devletler yıkılmış olsun, Avrupa birliği dağılmış olsun ve hatta kendinizi Somali üzerinden başka ülkelere göç ederken düşünün ve sizi korsanlar yakalasın, korsanlar kendilerine değerli bir şeyler verenleri salı versin; veremeyenleri öldürsün. Tam bu sırada cebinizden Birleşik Devletlere ait dolarları çıkarıp korsanlara verdiğinizi hayal edin:

Size cevabı şu şekilde olacaktır: geçersiz parola, artık itibarı yok! Örneğimize devam edecek olursak aynı korsan sizce Euro kabul eder miydi? Rus Rublesi? Dinar? Peki Lira?

Hemen arkanızda sırasını bekleyen iki Afrikalının üç gram altınıyla gözünüzün önünden kurtulup gittiğini hayal edin. Tüm bu sebeplerle denilebilir ki:

Yeryüzünde muteber bir para yok altın gibi;
Olmaya altın cihanda bir nefes sıhhat gibi.

GELECEK GÜNLERDE:

Altın fiyatlarının FED’ in parasal genişlemelere son vereceği beklentisiyle biraz daha kasılabileceğini görebiliriz. Az para çok mal yaklaşımıyla bu gelişmelerin altın fiyatlarını daha da fazla düşürebileceğini de söyleyebiliriz fakat bu durum altın fiyatlarının gelecek günlerde likidite sıkışıklığının getireceği güven bunalımlarından güç alarak yeniden yükselmeye başlayacağı gerçeğini değiştiremez. Bu noktada altın fiyatlarının dolar para birimi bazında 1100 dolarlara kadar geri çekilse de oradan korku fiyatlamasına geçeceğini ve korkunun dozu arttıkça bu fiyatlamaların yukarı yönlü agresif olabileceğini söyleyebiliriz. Varsayalım ki birileri korkuyu bastırmak için likidite kılıçlarını çekecek olursa da bu durumun altında keyifleri kaçıracağını hiç düşünmüyorum. Son olarak vurgulamak gerekir ki önümüzdeki günlerde likiditeyle fiyatlanan altının korkuyla değer kazanması kaçınılmaz olacaktır. Altın konusunda endişe duyanlara özellikle duyurulur.

Son söz: KRALLAR TAÇLARINI ALTIN GİYERLERDİ.

Mustafa ÖZTÜRK

 
Toplam blog
: 80
: 1013
Kayıt tarihi
: 16.04.12
 
 

İktisatçı; Yatırım danışmanı; Trend takipçisi  ..