Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Temmuz '13

 
Kategori
Güncel
 

Analar barış sürecinde de ağlar

Analar barış sürecinde de ağlar
 

Gazeteci Murat Çelik dün kısa ve özlü ilginç bir haber yorum yazmış. PKK çekiliyor mu güçleniyor mu, başlıklı o yazıyı baştan sona irdeleyecek değilim. Çünkü katıldığım yaklaşımları yanında katılmadığım bazı yaklaşımları da var.

Bütün bunlara rağmen, bu konularda özellikle Barış Süreci yanlısı yazarların başlarını kuma gömercesine başka tellerden çaldıklarını gördüğümden, bu çıkışından dolayı kendisini kutluyorum.

Bana göre adı belli terör örgütü AKP İktidarınca kendisine tanınan sözde bir ‘çekilme süreci’ boyunca üçlenerek çekilmeye başlamıştır. Eğer İmralı-Oslo-Kandil Üçgeninde kotarılan söz konusu sözlü ya da yazılı anlaşma bu biçimi ile uygulanacak olur ise Türkiye için olduğu kadar Irak ve Suriye için de pek çok sorunu beraberinde getirecektir. Özellikle o çok yakınılan ‘analar ağlamasın’ söylemi bu kez de Irak dağları ile Suriye çöllerindeki çatışmalarda ölebilecek olan terörist ya da gerillalar için geçerliliğini koruyacaktır.

Çoğu yurttaşımızın da kaygı ile izlediği Barış Süreci içerisinde ortaya çıkan nice silahlı saldırdılar ile adam kaçırmalar gündemden düşmüyor. Dün olduğu gibi bugün de AKP’nin bütün yeşil ışık yakmak içerikli doğru ya da yanlış uygulamalarına rağmen Terör Örgütü bu alışkanlığından vazgeçmiyor. Bu bir kişilik yapını özelliği olduğu kadar Terör Örgütü olmanın doğasında da var olan bir özellik.

Peki, bu kişilikteki kişiler ya da örgütler ile sözüm ona ‘barış’ nasıl gerçekleştirilebilir? Kaldı ki söz konusu ‘barış süreci’ sanki Terör Örgütü yıllardır yaşanılan o korkunç (!) ‘savaşlar’ ile nice ‘meydan savaşları’ sonucu, nasıl oldu ise geçen yılın sonunda birden bire  ‘galip’ gelmiştir. Bu yüzden kendisine bağlı nice siyasi oluşumlarla birlikte ‘aba altından sopa göstermek’ ve günden güne ‘güçlenerek’ daha bir arz-ı endam etmektedir. Doğrusu AK Partinin on bir yıllık ‘demir yumruk’ olması karşısında Terör Örgütü ile diğer uzantılarının bu kadar ileri gitmelerini aklım almıyor.

İşte bu kapsamda Gazeteci Murat Çelik’in yukarıdaki görselde de yer alan ‘PKK çekiliyor mu güçleniyor mu?’ sorusunu kısaca cevaplamak için yukarıdaki düşüncelerime ek olarak diyorum ki:

El cevap: ‘Dâhili ve harici bedbahtlarca bile bile güçlendiriliyor! Sanırım birilerinin 'diyet' borcu var! Bu bağlamda onlara yardım etmek, yataklık yapmak gibi iğrenç işbirlikleri ile gizli ya da çok ortaklıklar ve Türkiye'yi bölmeye yönelik tasarılarından dolayı ulusal ve uluslararası alandaki her bir yetkiliyi şiddetle kınıyorum.

Bu haber yorumu okuyan birkaç arkadaşımın da düşündüğü gibi Terör Örgütü son gelişmeler bağlamında giderek güçlenmektedir. Düşünsenize çoğu yetkililerce, ‘uluslararası bir terör örgütü’ olmak yanında ‘uyuşturucu ve silah ticareti’ yaptığı da söylenen bir otuz yıllık bir Terör Örgütü’nün emrinde on binlerce militanı vardır. Öyle ki adı belli bu Terör Örgütü’nün ülkeleri ile Ortadoğu ülkelerine yönelik olarak kurduğu ve işlettiği söylenen radyo ve televizyonlarını da içeren nice basın yayın aracı da vardır.

Demek ki onlara ‘yardım ve yataklık yapmak’ yanında daha nice kolaylıklar sağlayanların 'arkadan adam vurmak' konusunda mert olmayan gizli ortaklar da gerekiyormuş.

İnsanlık bu mu be?

Bir Terör Örgütünün İnsanlık Değerleri ile İnsan Hakları ve toplumların eşit hukuk kuralları çerçevesinde her bakımdan güven içinde yaşamalarının gerektiğinin dile getirildiği ve hukuk kuralları çerçevesinde nice güzel uygulamalara geçilmeye başlandığı bu çağda varlığını koruyabilmesini öncelikle ABD ile AB Ülkeleri nasıl içlerine sindirebiliyorlar şaşıyorum. Pek çok nedenden dolayı çoğumuzu sevindiren ancak olası bir Barış Masası bağlamında ne gibi sonuçlar doğuracağı kaygı ile beklenilen gelişmeler boyunca umarım o kutsal analar ile babalar Türkiye içinde olduğu kadar Irak ve Suriye'de de meydana gelebilecek çatışmalarda ölecek çocukları için ağlamayacaklardır. Unutmayalım ki El Kaide Terör saldırısını kökünden çözmüş olan ancak onun yardımı ile Saddam Hüseyin'in yıkılmasında etkin rol oynamış olduğu için kurulan KIBKY’nin Başkanı Mesut Barzani ile KCK-PKK örgütlenmelerinin de amacı Büyük Kürdistan düşü üzerinde örtüşmektedir.

İşte bütün bu nedenlerden dolayı gelecekteki olası kargaşalar ile bir bütün olarak toplum güvenliğimizi bozanlara karşı gerekli tedbirleri almadığınız için topunuza da l â n e t olsun, diyorum.(Ankara 12.07.2013)

 
Toplam blog
: 570
: 1034
Kayıt tarihi
: 14.09.08
 
 

1974'te H.Ü. Sosyoloji ve İdare Bölümü'nü yüksek lisans tezi ile bitirdim. 1976 yılında yapımcı y..