Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Haziran '10

 
Kategori
Güncel
 

Artan şehit sayımız ve Hamas hamiliği...

Artan şehit sayımız ve Hamas hamiliği...
 

Kimilerinin söylediği gibi, sıkıyönetim savcıları, gerçekte ise Özel Yetkili Cumhuriyet Savcıları, istedikleri gibi hareket etmeye devam ediyorlar. Ülkede adalet denilen mekanizmanın bir kolunda fütursuzluk, bencillik, bildiğini okuma almış başını gidiyor.

Neden, kimden bahsettiğimizi açıklamadan şu genelgeyi okumakta fayda var.

Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nün hazırladığı ve dönemin Adalet Bakanı Cemil Çiçek imzasıyla 1 Ocak 2006’da başsavcılıklara gönderilen genelge şöyle:

<ı>Yanlış yorumlamalara sebebiyet verilmesinin önüne geçilmesi <ı>bakımından Cumhurbaşkanı, TBMM Başkanı, Başbakan, yüksek yargı organı başkanları ve başsavcılar, Genelkurmay Başkanı, bakanlar, milletvekilleri, kuvvet komutanları gibi devletin üst düzey görevlerinde hizmette bulunmuş veya halen hizmette bulunan kişiler hakkındaki soruşturmaların kolluğa bırakılmaksızın bizzat Cumhuriyet Başsavcısı veya görevlendirecekleri Cumhuriyet Başsavcı vekilleri tarafından yürütülmesi esastır”

Evet, Bakanlığın yayınladığı genelge bu! Ancak bu genelgeye sıkıyönetim, pardon Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılarının uymadığı açıkça görülüyor. En son örneği eski Adalet Bakanlarından Seyfi Oktay’ın evinin aranması ve gözaltına alınması yönündeki talimatın kim tarafından verildiğinin basına sızması ile birlikte bu açıkça görüldü.

Bu ülkede 4 yıl Adalet Bakanlığı yapan ve adı yargıya getirdiği önemli kararlar nedeniyle CMUK Seyfi olarak anılan bir eski bakan’a Özel Yetkili bir Cumhuriyet Savcısı talimat verip, evlerini aratarak gözaltına alınma talimatını verebiliyor. Tabi gözaltına alınma sırasında, “Kraldan çok kralcı” olan polislerde, tıpkı zamanında Eski YÖK Başkanı Kemal Gürüz’e yaptıkları gibi Eski Adalet Bakanı Seyfi Oktay’ın da kafasına eli ile bastırarak arabaya sanki zorla bindiriyormuş imajı verip, eski bakanı halkın gözünde küçük düşürmeye çalışıyorlar.

Adalet mülkün temelidir(!) diyoruz ya… Hangi adalet? Kapatılan partisinin paralarını iç etmekten yargılanıp, hapis cezası alan, sonra bu hapis cezası ev hapsine çevrilen, daha sonra da bu ev hapsi affedilen Sayın Necmettin Erbakan’a uygulanan adalet mi? Yoksa fütursuzca Seyfi Oktay’a, emekli ordu komutanlarına, halen görevde olan yüksek rütbeli subaylara uygulanan adalet mi?

Evet, Ergenekon soruşturması kapsamında gözaltına alınan eski Adalet Bakanı Seyfi Oktay’la ilgili talimattan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın haberinin olmadığı ve dosyanın Savcı Zekeriya Öz’den alınarak, soruşturmayı Başsavcı Vekili Turan Çolakkadı’nın yürütmesine karar verildiğini basından öğreniyoruz.

Ergenekon soruşturmasını yürüten İstanbul Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz’ün, eski Adalet Bakanı Seyfi Oktay’ın konutunun aranması ve gözaltına alınması talimatını 2006 tarihli genelgeye rağmen İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na bildirmeden verdiği ortaya çıkmış. Şimdi Savcı Zekeriya ÖZ hakkında Adalet Bakanlığı ne gibi bir işlem yapacak?

Ülkemizin son dönemdeki hali de tıpkı Adalet sistemimiz gibi… Ülkenin gencecik evlatlarını bir bir terör alırken, ülkeyi yönetenler Hamas’ın hamiliğine soyunup, terörü görmezlikten geliyorlar.

Elbette İsrail’in yaptığı bir devlet terörüdür!

Ancak önce can, sonra canan diye bir söz var ya. Biz maalesef canı görmezlikten gelip, canan’a yöneliyoruz! Önce Kürt açılımı, sonra demokratik açılım adı altında halkı aldatan, bu açılımların hiç birisinin içini doldurmayan iktidarın bu şehit cenazelerinde hiç mi suçu yok?

Tamam; belki askerlik yan gelip yatma yeri değil, ancak ölme yeri de değil! Halk çocuklarını ölsünler diye askere göndermiyor. Hamas’a gösterilen özen, niye bu ülkenin kendi öz evlatlarına gösterilmiyor? Terör örgütünün içerideki sözcülerine niye bir yaptırım uygulanmıyor?

 
Toplam blog
: 3842
: 3093
Kayıt tarihi
: 23.03.08
 
 

Antalya'da 1956 yılında doğdum. Emekliyim, Üniversite mezunuyum. Evliyim, bir oğlum var Mimar. Gü..