Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Mayıs '11

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Aşk'ın Çekim Halleri

Yasemin hasta.(yasemin kim acaba? :))
Aradım açmadı, mesaj attım, "ara beni "diye.
Sabahın beşi miydi, altısı mı neydi aradığında. "Doktorlar aşkı teşhis edebilir mi hemşire", dedi. "Ultrasonda, tomografide, tahlilde..."
"Yok be yavrucum", dedim, etseler, edebilseler, bir bilinebilse kalbimize aslında ne oldugunu....

Sonra mail attı bana , Aşk’ın iyi hallerini.
Bende sana Aşk’ın çekim hallerini anlatayım bu gece.

Yanımdasın ama yoksun’dur Aşk.
Hastayım demene, geçmiş olsun duymamak…
Özledim seni’ye sessiz kalmaktır Aşk.
Seni beni anlamıyorsundur, Aşk. Başkalarının anlamaması, anlamadığı o başkasında hayatı yaşamasıdır Aşk.
Birine inanmaya hazır olmak, inandığın her şeyin aslında hiçbir şey olduğunu görmektir Aşk.
Kimselere yük olmadan, acını içinde yaşamaktır Aşk.
Gamzelerine hüznün bulaşması, yahu sen kahkaha atamaz mısın demektir Aşk.
Susmaktır Aşk , susmak ve kelimelerini düğüm etmektir boğazında. Yutkunamamaktır.
Verdiğin her tahlilde iyi çıkmak ama iyi hissetmemektir.
Kalp grafine normal derken doktor, kalbinin sıkışmasıdır Aşk.
Üzülsen de umursamayıp, olgunlaşmaktır.
Erkeksen adam olmak, kadınsan hayata güvenini yitirmektir.
Sev beni, demektir aşk.
Sev beni’ne, seni seviyorum duymamaktır Aşk.
Sana geldim’e, hoş geldin denmemesi, görüşelim mi soruna, işim var cevabıdır Aşk.
Her daim geç kalmaktır Aşk. Sen şehre gelirken gitmek, sen şehirdeyken unutulmaktır.
İçki masasında ikinci kadehte aklına gelendir Aşk. Üçüncüde şarkı söyleten, dördüncü de ağlatandır.
Zil zurna sarhoşken, yanındaki erkek kadın fark etmez O’ymuş gibi bakmaktır Aşk, ki uyarmadı deme, en tehlikelisi budur, Allah korusun, hasretle sarılırsın, öpmek istersin sonra facia olur..
Ben yeni öğrendim, azıcık serhoş ve başım ağrırken içkiden… Gelincik çiçeğidir Aşk.
Naif’tir, en sert rüzgarlara direnen, koparıverince tüm renklerini dökendir Aşk.
Hiçbir çiçekçide satılmayacak kadar asil, uzaktan sevilecek kadar hasrettir Aşk.
Yağmurlu bir Ankara gecesinde ıslanırken, elinin elinde ısınmasını düşlemektir Aşk.
Oğuz Atay’daki Olric’tir Aşk. Hiçbir hayata tutunamamak.
Diyeceksin ki şöfornebahat, nedir senin bu Aşk’la alıp veremediğin ve niye büyük yazılar yazıyorsun her daim.
Büyüktür de ondan ....
Özel isimdir, malumun Türkçe’de büyük harfle başlar isimler… Ha, Yasemin’in sorusuna dönecek olursak yeni baştan, teşhis edebilseydik Aşk’ı laboratuvar yöntemleriyle…
Hani bazı duygu adamı olamayıp bilimde kalmış adamlarının dedikleri gibi, kimyasal bir reaksiyon olsaydı misal… İlaçla geçebilseydi…
Dudağının bir hareketi içimde patlayan tüm kimyasal tepkimelerin katalizörü olsaydı…
Tedavi eder miydi doktorlar?
Yok be , aramızda kalsın ama, öleceğini bile bile doğmaktır, Aşk.Yanacağını bile bile ateşi kendi elinle yakmaktır.
Ve aşk herşeydir..

 
Toplam blog
: 30
: 1454
Kayıt tarihi
: 11.11.07
 
 

sığmaz ki buraya ne sen ne kalabalıklar! ..