Aşk

Aşk yeniden doğmaktır. Bir iken iki olmak, severek çoğalmak, ruhunla sevebilmek, saygınla pekiştirmek, cesareti kuşanmaktır. Aslında aşk acısı olmasa bir şeye benzemez belki de. Uğruna emek verilen her şey değerlidir. Geç ulaştıklarınsa kıymetli. Bir çocuğa sahip olmak için didinen anne – babalar nasıl ki evlatlarına sahip olduklarında normalden daha fazla ilgi gösterip sakınmaya çalışırsa, aşkta öyle korunup kollanandır.  

Aşk sabır demektir. Umutsuz anlarında bile kendini her şeyin düzeleceği masalına inandırmak, kahramanını beklemeyi bilmektir. Aşk senden benden çok biz olabilmektir. Ayrısı olmayan ortaklıktır bir nevi. Ayrılıklarında acısı, sevinci eşit iki kişiye pay edilir. Aşk herkese uğramışlığı olan davetsiz bir misafirdir. Hatırla geçmişi! Şimdilerde evlisin belki. Ama o zamanlar sevmedin mi? Muhakkak yaktı içini vaktiyle birileri.  

Aşk mücadele demektir. Sonunda kazandığın sevgilinin kalbidir. Hesap yapmadan sevebilmektir. Heyecan ve tutkuyu sevgiye dönüştürebilmektir. Korkusuz yüreğini ardına kadar açabilmektir. Gururu, kibir i karşılıklı yok saymaktır. Her sabah uyandığında günaydının, her akşam en tatlı rüyandır.  

Aşk merak etmektir. Gününü onsuz geçirememek, gördüğün herhangi bir şeyde onu hatırlamaktır. Yerli yersiz sevinmek, birden yokluğunda üzülmektir. Aşk sırdaşlıktır. Gizlisi saklısı olmadan paylaşmaktır her başından geçeni. Köprüleri kaldırmak, bütün olabilmektir. Köle olmak değil, gönüllü olarak fedakarlıktır. Sevgilinin gözlerindeki mutluluk iki kişiye yansıyandır. Aşk aynı duygularla yol alıp, içinden geçeni karşındakinin cümlelerinde bulmandır.  

Aşk cesarettir esaret değil. Yüreği ortaya koymaktır. Verebileceğin sevginin boyutudur. Etiketi, mertebesi yoktur. Masumiyetle sevgisi vardır. Aşk bittiğinde bile iyi ki diyebilmektir. Yaşanan her güzel anıyı nakış gibi kalbe işlemektir. Hatırlandığında yüzünde tebessüm bırakandır. Yıllar geçse bile aklına düştüğünde içindeki tatlı burukluktur.  

Ve aşk! İstediğini almaktır. Uzaktan izlemek değil, ona yakın olmayı başarmaktır.