Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Ekim '07

 
Kategori
Güncel
 

Askerin yüzü gölgeli, cebi de delik olur

Askerin yüzü gölgeli, cebi de delik olur
 

Kırmızıya kesti MB sayfaları… Hamaset yüklü satırlar ve kahramanlık şiirleriyle takviyeli yazıları okuyorum tabii. Kınayanlar, lanetleyenler, aşka gelip askerlik şubesinin yolunu tutanlar…

Ama en çok da kampanyacılar…

Sayfalarımızı karartalım efendim…

Atatürklü ve Türk bayraklı şablonumuz olsun efendim…

Balkonlarımıza bayrak asalım efendim…

Hassasiyetinizi bana yorum (bin tane) göndererek ifade edin efendim…

Hanım sayfasında “Ya sev ya terk et “ diyor ama oğlu Danimarka silahlı kuvvetlerinde yat kalk talimi yapıyor.

Adam, Amerika’daki oğlunu hiç aklına getirmeden “12 asker ölmüş ne çıkar, 12 şehit daha verebiliriz” diyor.

Okudukça şaşırıyorum tabii… Aklımda henüz yanıtlanmamış türlü sorular var…

Hani o kıytırık bir otobüse bindirilerek memleketlerine gönderilen 33 askerimiz geliyor aklıma… Tezkereleri ellerinde… Korumasız ve silahsız… Hatırladınız değil mi? Takır da takır kurşuna dizilmişlerdi hani?

Tek bir sorumlu bulunup da hesap sorulabildi mi?

Hem sonra… Yüz milyarlarca dolar akıtılırken o çorak dağlara… Er ve erbaşlar ne kadar aylık alırlar bilir misiniz siz? Size soruyorum kampanyacılar, bilir misiniz?

Güneydoğu ve Kürt sorunu hakkında yüze yakın kitap yazıldı… Aşiret reislerinin, yüksek rütbeli subayların, siyasilerin ve aylığa bağlanan korucuların(!), kod adı “yeşillerin” birlik ve beraberlik ruhu eşliğinde çektiği halaylar… O kitapların sayfalarında kaldı tabii…

Şehit cenazeleri köylerine dağıtılıyor, törenlerle… Ambulanslar bekliyormuş şehit yakınlarının kapılarında… Ne büyük bir ilerleme, ne büyük bir incelik!

Avrupalı “Tamam “ diyor… “AKP iktidardır”… Ve ekliyor ardından tabii…”Bu iktidarın muhalefeti ise Türk Silahlı Kuvvetleridir”…

Yalan mı?

Böyle bir saçmalık olur mu? İktidar ve muhalefet her zaman sürtüşür ve birbirlerinin açığını kollar… Birbirlerini zayıf düşürmeye çalışırlar…

Uzun lafın kısası… Şehit cenazeleri çoğaldı ve zamanlaması da ilginç. Gereksiz ve riskli manevralar mı yapılıyor, bilemiyorum… Askeri konularda ahkâm kesecek yetkinliğe sahip değiliz ama bunun sorumluluğu sadece hükümetin değil.

Bana kalırsa her şehidin hesabı sorulmalı ve o bölgede görev yapan er ve erbaşlara asgari ücret uygulaması bir an önce başlatılmalı.

Eğer bir kampanya başlatılacaksa bu konuda bir çalışma olmalı.

Elle tutulur, gözle görülür olmalı.

Şuraya bakın. Erler 14 YTL… Erbaşlar ise 16 YTL aylık alıyorlar. Dört paket sigara parası bile değil.

Madem bütçemizin üçte biri silahlanmaya ayrılmış, er ve erbaşlarımız neden unutuluyor?

Hiç olmazsa o bölgede görev yapan birliklerimizin eratına asgari ücret uygulanabilir:

Erler 500 YTL, Erbaşlar 600 YTL alsınlar…

Analarının ak sütü gibi helal olsun onlara.

Kampanya dediğin böyle olur.

Var mısınız?

 
Toplam blog
: 312
: 1658
Kayıt tarihi
: 10.02.07
 
 

Önceleri konuşurdu insanlar, "yazmak", sonraların işi... Duygu ve düşüncelerimizin yanı sıra gözl..