Atatürkçüler güçlü Türkiye istemiyormuş!

Blog yazarlarımızdan Ali Açıköz birkaç gün önce “Atatürkçüler neden güçlü Türkiye istemiyor” başlıklı bir yazı kaleme almış. Blogunun linkini aşağıya veriyorum. Aşağıda da yazısından bazı bölümleri alıp, o bölümlerin altına da kendi düşüncelerimi yazacağım.  Kendi bloğundan yazıları aynen kopyaladığım için yazım hatalarına hiç dokunmadım. Çünkü bir edebiyat öğretmeninin yazım hatalarını düzeltmek benim haddim değil.  İtalik yazılar kendi bloğundan yaptığım alıntılardır.

http://blog.milliyet.com.tr/ataturkcu-ler-neden--guclu-turkiye--istemiyor-/Blog/?BlogNo=518934  

&&&&

Bakın Ali bey ne demiş?

Sanki "Atatürkçü solcu"lar Türkiyenin yeniden büyük bir devlet, güçlü bir ülke olmasını "Kemalist akide"ye aykırı olacakmış gibi düşündüler. Dahası, Türkiye'ye Atatürk'ün yaptıklarından daha fazlasını yapmanın Atatürk'e ihanet olacağına inandılar.

Bu yüzden, eskisi kadar olmasa da hala "demirağlarla ördük anayurdu bir baştan" şarkısını söylerken gözleri yaşarıyor... Oysa, Türkiye duble yollarlarla, otobanlarla, metrolarlarla, hızlı trenlerle, havaalanlarıyla örülüyor bugün... Ancak, bu zihniyet bütün bunların olmadığını, aslında Türkiye'nin Ata'nın Türkiyesinin gerisinde olduğunu söyleyebiliyor... Hem de büyük bir imanla!

&&&&

Yazar burada Atatürkçü solcular diyerek CHP’yi kastediyor olmalı. Atatürk Misak-ı Milli sınırlarını çizmiş. Tam bağımsız bir devlet taraftarıydı.  Ben Atatürkçü solcu veya Atatürkçü sağcı diye bir terim hiç duymamıştım.

Ne CHP, ne de MHP’nin içinde çok fazla Atatürkçü olduğunu düşünmüyorum.  Onlar sadece Atatürk’ün adını kullanarak, oy toplamaya çalışıyorlar. İnsanlar CHP ve MHP’ye bayıldıkları için değil, AKP’nin Cumhuriyet ilkelerini hiçe sayarak, kendi düşündükleri  yapıda  bir  devleti  hayata geçirmelerine mani olmak için oy veriyorlar.  

Onlar AKP’nin fakir halkı kömürle uyutup, yandaşlarını zengin etmelerine kızdıkları için o partilere oy veriyorlar.

Onlar İktidar partisinin din sömürüsü yaparak oy topladıklarını bildikleri için diğer partilere oy veriyorlar.

Onlar, cemaatle bir olup Türk ordusunu pasif duruma düşürdükleri için İktidar partisine oy vermiyorlar.

Onlar Anayasa’yı hiçe sayıp, kendi kafalarına göre bir Anayasa hayata geçirmek için diğer partilere oy veriyorlar.

Atatürk “Yurtta sulh, Cihanda sulh” prensibini kabul eden bir liderdi. Günümüzde hangi komşularımızla aramız iyi acaba? Güneydoğu’da ülke tarihindeki en büyük  iç savaş yaşanıyor. 7 ayda 258 şehit verdiğimiz bu çatışmanın sorumluları kimler?

Bunlar dışında yukarıda yazılanlar 1930 lu  yıllarla günümüzü kıyaslamaktır. O zamanki şartlarda demiryolu yapılıyordu. O tarihlerde metro mu Yoksa boğaz köprüsü mü yapılmalıydı? O zaman ülkenin borcu ne kadardı? Şimdi ne kadar? Bugüne kadar bu iktidar en büyük gelir kaynağı olan kuruluşları yabancılara sattı. Yakında ülkenin yarısını Katar’lılara satarsa hiç şaşırmayın.

&&&&

Bu nedenle bunu onlarla tartışamıyorsunuz... Çünkü bunu bir "inanç akidesi" olarak görüyorlar. Dediğim gibi, Türkiyenin daha güçlü ve sağ siyasetin söylemiyle "Yeniden Büyük Türkiye" olduğunu kabul ederlerse "dinlerine" ihanet etmiş olacaklarını düşünüyor gibiler.

O kadar ki, Türkiye'nin güç kazanmaması için Türkiye'yi bölmeyi hedefleyen HDP'ye oy vermeyi geçtik, Rusya gibi bölgenin başka "güç"leri karşısında dik duran kendi devletlerini suçluyorlar. Senin ne haddine Rus uçağını düşürmek gibi söylemlerle...

&&&&

Türkiye güçlü ve sağ siyaset söylemiyle “Büyük Türkiye” olacakmış. Daha dün “One minute” dediğin İsrail’e barış elini uzattın.  Rusya’nın uçağını düşürdüğünde, “Rus uçağı olduğunu bilseydik düşürmezdik” diyen kim? Uçak düştükten sonra hemen NATO’nun kapısına giden kim?  Asrın lideri dik duruyormuş. Ben bugüne kadar dünya karşısında dik duran tek bir lider gördüm. O da 1974 yılındaki Bülent Ecevit’ti.

&&&&

İlgini bloğa Ruhi Yalçın adlı bir arkadaşımız yorum yapmış. Yaptığı yorumu ve Ali beyin cevabını da aşağıda yayınlıyorum.

İnsanlık "Hakkı HAK'tan"hesap var diye korkarak ve yönettiği insanları ondan bir parça olarak gören yöneticiler arıyor aslında. İçinde insan sevgisini Yaradandan ötürü taşıyan, kul hakkını yemeyen ve adaletli yöneticiler bulana kadarda bu arayış sanırım devam edecek. Ruhi Yalçın.

Teşekkür ederim Ruhi bey...Ben şu yorumunuzdaki arzuyu daha müşahhas hale getirerek, bugünki mevcut iktidarın bu duyguları taşıyan insanlar olduğuna inanıyor ve destekliyorum.

&&&&

Yani bugünkü mevcut iktidar yöneticileri kul hakkı yemeyen ve adaletli yöneticilermiş.  Zamanında aylık bütçesini ancak mensup olduğu partinin yardımlarıyla dengeleyebilen  birilerinin şimdi paraları koyacak yer bulamamasının da kul hakkı yemekle eminim hiçbir ilgisi yoktur.