Ateizm ayıp mı?

AKP'yi ve lideri Tayyip Erdoğan'ı demokrasi kahramanı ilan edenleri bir kez daha yalancı durumuna düşüren bir tartışmanın ortasında Türkiye: Dindar nesil tartışması... Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Erdoğan'ı "din tüccarı" olarak suçlamasına verdiği yanıtta, Erdoğan konuyu istediği yöne çekmeyi başardı ve bir yandan da iyi oldu, resmi ağızlardan çocuklarımızın nasıl bir tornanın içerisine sokulduğunu öğrenmiş olduk. 

Tayyip Erdoğan, işi bir adım ileriye de taşıdı ve "aileler çocuklarını ateist yetiştirmek isterse, biz bunun da karşısındayız" dedi. 

Henüz çok gencim ve çocuğum yok. Fakat bu yazıyı yazmaya engel değil bu, zira ben çocuğumun dindar olarak yetişmesini istemem, bunu istemeyen birçok da kişi vardır bu ülkede. Bir devletin görevi çocukları, belli bir dinin mensubu olarak ve o dinin muhafazakarı olarak yetiştirmek değildir. Bu ülkede bir sürü başka dine inanan vatandaşlarımız olduğu gibi, hiçbir inancı olmayan insanlar da vardır, onların da özgürlükleri güvence altında olmak zorundadır. 

Oysa ki değil. Eğer Sünni-İslam inancına sahipseniz, dininizi beyan edebilir, özgürce anlatabilir ve hatta yaymaya çalışabilirsiniz. Fakat inançsızlığınızı yaymanız yasaktır, çünkü hemencecik tahrik olmaya meyilli hassas insanlar size saldıracak, dava açacak ve belki öldürecektir. 

Dindar nesil yetiştirme isteğine karşı çıkmak da bu açıdan riskli sayılabilir. Fakat söylemek gerekiyor, çocuklarını ateist olarak yetiştirmek isteyen aileler de, Müslüman olarak yetiştirmek isteyenler kadar özgürdür, dolayısıyla siz devlet olarak, Başbakan olarak onların karşısına çıkıp bunu engelleyemezsiniz, bunu "baskı" sayamazsınız. Saydığınızda, o demokrasi olmaz. 

Belki sizin böyle bir derdiniz yoktur, fakat bugün Türkiye'de laikliğin kırıntısı var ise halen, buna saygı duyuyor gibi yapmak zorundasınız en azından. Bir aile çocuğunu istediği yönde yetiştirebilir, buna ateist yetiştirme de dahil. Hatta ve hatta böyle demek de sakıncalı olabilir, çocuk uygun bir yaşa gelip, araştırmalarını yaptığında kendi kararını kendi verecek yönde eğitilebilir. Bu konuda da elbet aile kendi inancına uygun davranacaktır, fakat çocuğun yine de aksi araştırmalar yapmak gibi bir talebi olursa bu karşılanır, ama devlet tarafından değil. 

Bu tartışma sırasında, dindarlığın zıttı tinercilik olarak gösterildi. Ateizm halen tü-kaka ilan ediliyor ve Türkiye'de, AKP'lisinden, MHP'lisine, CHP'lisinden, BDP'lisine kadar "Sünni-Müslüman" inancına sahip bir nüfusun yoğunluğu olduğundan bunun karşısında durmak birazcık cesaret istiyor, daha doğrusu karşısında duracak kişi de bulunamıyor pek. Olan yine azınlıklara oluyor bir nevi. CHP dahil "dindar nesil" projesine karşı çıkarken, "biz ateist miyiz" diye savunma veriyor, ayıp bir şeymiş gibi.

Daha yeni "Allah yok, din yalan" şeklinde bir yazıyı bir karikatürün içine yedirerek düşüncesini açıklayan Bahadır Baruter'in bu açıkladığı düşünce "dine hakaret" olarak kabul edilmişti hatırlarsanız. Hiçbir rencide edici yaklaşımda bulunmadan mizahi bir sayfa yazan -tıpkı dünyadaki diğer örnekleri gibi- Allahcc rumuzlu Twitter kullanıcısı ve takipçileri de dava tehdidi altında. 

Dindarlık, iyi bir insan olmaya karine değildir, olamaz. Ateizm de kötü bir insan olmaya karine değildir. İnsanın iyiliği-kötülüğü inancından bağımsızdır. İnancı gereği "iyi davranışlarda" bulunmak da bunu değiştirmez, inancı iyi insan olmayı emretse de o kişi kötülüklerin peşinde koşabilir. Tinerciler de kötü insanlar değillerdir, onların da devlet tarafından korunması gerekir. Fakat devlet onları da dışladı.  Tıpkı Alevileri örneğin dışladığı gibi. 

Konuyu fazlasıyla dağıttım. Ailelerin çocuklarını belli bir yöne sevk etmesini, anlatmalarını engelleyemezsiniz. Hem karşısında bizi bulur derken neyi kastediyorsunuz? Bir ebeveyn karşısına çocuğunu alıp, örneğin Evrim Teorisi'ni anlattığında, "okulda sana anlatılan bu konuları öğren, ama bil ki bilimsel olarak gerçekdışıdır, gerçek Evrim Teorisi'dir, sana onu anlatacağım" dediğinde, ne yapacaksınız, çocuklarını onlardan alacak mısınız, karışma hakkını nereden alıyorsunuz? 

Çocukları dindar olarak yetiştirmek gibi bir misyonunuz yok sizin, olamaz da. Dolayısıyla çocuklarımızı rahat bırakın, bırakın kendi inançlarına kendileri karar versinler, aileleri onlara anlatsın bazı şeyleri, istedikleri gibi yetiştirsinler.  

Ben de ileride bir gün sizin zihniyetinizde birileri iktidarda olursa, ya da siz olursanız çocuğumun sizin istediğiniz yönde yetiştirilmesini istemiyorum, siz okulda ne anlatırsanız anlatın, çocuğuma ben istediğim şeyleri anlatacağım. Eğitimi bir silah olarak kullanmaktan vazgeçin!