Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Nisan '10

 
Kategori
Siyaset
 

Bağımsız Yargıymş!

Bağımsız Yargıymş!
 

Memlekete muktedir asriler tayfası ve saz ekibi, uzlaşmaktan yana demler vuruyorlar.

“Uzlaşma olmadan, anayasa değişiklik paketine destek yok”

diyorlar.

Bu çevrelerin derdi güya uzlaşmak ve uzlaşarak anayasa değişikliğini yapmak. Bu uzlaşmanın sınırlarını açık oturumlarda şu veya bu şekilde fark ediyoruz. Asrilerin uzlaşmaktan kastı “Bizim dediğimiz olursa, değişiklik paketine destek oluruz” şeklinde.

Mazeretleri o bildik çerçeve üzerine oturmuş ve yargının bağımsızlığını kaybedeceğinden endişe ediyorlar, güya. “Hadi canım” diyesi geliyor insanın. Bu memlekette yargı ne zaman bağımsız oldu? Ne zaman yargı özgür iradesiyle karar verdi? Yargının vermiş olduğu kararların küllisi ideolojik kararlar değil mi? Yargı bağımsızlığıymış! Örtki ölem.

“Yargı bağımsızlığı”

denen o ulu tümce etrafına kilitlenmiş olanların, yargının bağımsızlığı ile ilgili bir sorunları mı var? Onların derdi, ellerindeki imtiyaz ve etkileri kaybetmemek. “Memleketi biz yönetiriz” düsturunu beyinlerinin her zerresine işlemiş olan memleketin bu muktedir asriler eşrafı, o kendilerine özgü, kendilerine has alışkanlıklarını bertaraf edemiyorlar ve “Bu ülkenin bütün kurumları çarıklılara mı kalacak?” diye endişeli bir şekilde bu son gelişmeleri gözlüyorlar.

Evet! Ben yanıt vereyim bu soruya.

Bu memleketin çarıklılarına kalacak bu kurumlar. Bugüne kadar sizin elinizdeydide bu memleket ne oldu? “Memleket elden gidiyor, memlekete şeriat gelecek” lafazanlığı ile topluma salmış olduğunuz korkular bir bir ortadan kalkıyor. Bütün kurumlarını rezilliğe bulamış olduğunuz bu memleketin kurumlarının, sizin elinizde olmasının bir tek anlamı olabilir, kendi imtiyazlarınız, ayrıcalıklarınız ve topluma hükmetme anlayışınızdır. Yoksa derdiniz, bu kurumların AKP ve uzantılarının eline geçmesi değil. Şayet AKP sizinle uzlaşırsa, her iki taraf olarak birbirinizle o denli can ciğer kuzu sarması olursunuzki.

Siz mi bu ülkede yargının bağımsızlığını savunuyorsunuz?

Güldürmeyin!

Bu ülkede hiçbir zaman yargı bağımsız değildi ve hele hele o 12 Eylül sonrasının yargısı hepten rezilliğe bulanmıştı. 17 yaşındaki çocuğu idam eden yargının bağımsızlığı ha. Sizin istediğiniz bağımsızlık bu, öyle mi?

Benim aklım ermez sizin bağımsız yargıdan kastetmiş olduğunuz anlayışınıza. Benim aklım Metin Göktepe’yi öldüren polislerin nasıl yargılandığına erer. Yoksa HSYK’nın yapısıymış, kim oraya kaç adam atayacakmış, doğrusunu isterseniz hiç ama hiç ipimde değil. Anayasa Mahkemesi’nin üyelerinin durum ve vaziyeti ile kimin kimi kaç adet atayacağınada benim aklım ermez. Kim ne kadar atarsa atasın, ne olacak? Yeni Metin Göktepeler, yeni Engin Çeberler bu topraklarda yaşanmayacak mı? Yaşanacak pek tabiki. Çünkü Metin Göktepeleri, Engin Çeberleri öldürenlerin nasıl yargılandığını hep beraber gördük. Ne olacak yani, katillerin katil oldukları alenen ortadayken, bizim o şanlı bağımsız yargımız katillerin suratına katil olduklarını mı haykıracak?

Sahi, Sivas katliamının yargılaması nasıl olmuştu? Katillere ne tür cezalar verdi bu memleketin bağımsız yargısı? Merak ettim işte. Ya 16 Mart katliamının akıbeti ne oldu? Sanırım zaman aşımı denen bir şeylerin kurbanı oldu değil mi? İbrahim Çiftçi kimdir? Bilir misiniz? Hani canım şu Savcı Doğan Öz’ün katili var ya. Hakkında bilmem kaç kez idam cezası verilen ve her defasında kararın bozulduğu şu zat. Suçu sabitken ve tasarlayarak adam öldürme hadisesini gerçekleştirmişken, İbrahiç Çiftçi’ye ne oldu? Hatırladığım kadarı ile bir ara MHP’de Genel Başkanlığa oynuyordu. Bağımsız yargıymış! Güldürmeyin…

Bu memlekette yargının bağımsızlığından demler vuranlar, dönüp bir arkalarına baksınlar. Hangi bağımsız yargıymış. İktidarı elinde tutanlara bağımsız olan (Aslında onların istediği gibi karar veren), emekçi halk yığınlarına dünyayı zindan eden yargıdan mı bahsediyorsunuz. Yoksul halkın ümüğünü sıkıp, haklı olduğu davalarda bile haksız pozisyonuna düşüren yargı mı sizin o çok bağımsız yargınız? Vermiş olduğu her kararın altında, hukukun üstünlüğü ilkesinden ziyade, devlet olgusunu kutsayan anlayışı mı siz yargı olarak görüyorsunuz?

Bu memleketin o şanlı bağımsız yargısı bu memlekette o denli çok vicdan kanattıki. Bu memleketin insanının “adalet” denen o büyülü kavrama dair zerre olsun sempatisi kalmadı. Bu memleketin yargısı insanların ruh dünyasını iğdiş etti. Fakiri fukarayı zindanlarda çürütürken, vurguncuyu, kapkaççıyı kutsadı. Devlet adına suç işleyenleri baş tacı yaptı ve her birini, bir bir akladı. Kanser hastası Güler Zere’yi ölüme mahkum ederken o şanlı yargınız, Ergenekoncuların has adamlarını, emekli generalleri bir emirle hastanelere gönderdi. Bağımsız yargıymış!

Hrant Dink’in katillerini kutsayan ve her şey alenen ortadayken, halen cinayetin kökenine inememiş bağımsız yargınızdan mı bahsediyorsunuz?

Bu memleketin muktedirleri, Beyaz Türkleri, sizin istediğiniz yargı bağımsızlığı böyle bir şey işte. Güler Zere gibilerini cezaevlerinde ölüme mahkum etmek ve vesayet sisteminin bir ucundan tutmuş olanları, hukukun labirentleri içerisinde, bir punduna getirip salıverdirmek. Korkunuz, korkularınız bundandır. Bu memleketin kurumlarında bir daha canınız istediği gibi at koşturamamaktır.

Kusura bakmayın, bundan sonra bu ülkenin çarıklıları bu ülkeye hükmedecekler Sizin hükmettiğiniz bu ülkede, vicdanını kanatmadığınız tek bir insan dahi kalmadı.

 
Toplam blog
: 1509
: 1145
Kayıt tarihi
: 07.08.07
 
 

Yazarım... Okurum... Öğrencilik yıllarımda çok yazdım... Kompozisyon derslerinde yazdım... Duvar ..