Bahçeli Neden Önerge Vermez?

Ortadoğu'da IŞİD El Nusra YPG DEAŞ ne ise PKK da aynısıdır ve her birini örgütleyen de silah desteği veren de Amerika'dır.

Amerika'nın tek amacı bu terör örgütlerini kullanarak bir yandan silah tuccarlarını zengin ederken diğer yandan dünyanın değerli petrol kaynaklarını ele geçirmek ve terör örgütlerinin bulunduğu ülkelerdeki ülkenin petrol dışında tüm diğer varlıklarını da ele geçirmektir. Örnek, ülkemizde yaşananlar. Kırk yıl devam eden terörle mücadele bağlamında savunma giderlerinin artması nedeniyle ekonomik anlamda dolaylı şekilde dışa bağımlı hale dönüşmesi sebebiyle çözüm olarak özelleştirme şemsiyesi altında ülke varlıklarının yabancı şirketlerin eline geçmesi durumu.

Serbest Piyasa Ekonomisi modelinde özelleştirme'nin hiç bir sakıncası yoktur ama taa Özal döneminden itibaren terörle mücadelenin ülkeye getirmiş olduğu ekonomik zorluklar nedeniyle yok pahasına yabancı şirketlere satılan varlıklara üzülüyor insan.

Bütün bu üzüntüleri yaşatan aslında kapitalizm sisteminin o vahşi acımasız yönüdür.

Gelelim şimdi asıl meselemize..

HDP tıpkı diğer partiler gibi ön seçimlerle değil çarşaf listelerle tayin edilmiş milletvekilleriyle kurulmuş bir siyasi partidir. Diğer partiler için de aynı şey söz konusu. Bütün milletvekilleri tayin edilmiş gibidirler bana göre ve bu nedenden dolayı sandıklara gitmiyorum. Neyse bu ayrı konu.

HDP'nin mecliste yer almasının Amerika'nın parmağı olmadığını kimse söyleyemez. Zira anayasa'da etnik bir partinin siyasi kulvarda yer almasını yasaklıyor. Peki kim deldirmiş olabilir(dolaylı şekilde) bu yasağı? Tabi ki Amerika'dan başkası olamaz.

Amerika'nın amacı Türkiye'de bir Kürt devleti'nin kurulması değil (zaten böyle bir şeyi ne ülkemizdeki Kürt kardeşlerimiz ister ne de buna izin verilir. Ülke'de Lazı Kürd'ü Çerkez'i Roman'ı Azeri'siyle herkes birlikte yaşama kültüründen son derece mutlu) Amerika'nın amacı 

Kürt realitesi üzerinden siyasi gerilimi arttırmak ve zaman zaman Ortadoğu coğrafyasıyla ilişkilendirerek ülkeyi Ortadoğu bataklığına sürüklemektir. Bataklığa da kendi elleriyle sokmaktadır Suriye sınırımıza yakın mesafeye terör örgütlerini konuşlandırdığı gibi. Sonra da haklı gerekçemizle askerimiz terörle mücadele etmek durumunda kalıyor.

Kürt realitesini de yazdıktan sonra şimdi gelelim ana konumuza..

Dün Taksim'de HDP'li vekiller, PKK elebaşı Öcalan'a tecrit uygulandığı iddiasıyla açlık grevi yapan HDP milletvekili Leyla Güven'e destek için yürüyüş yapmak istemiş, yürüyüşe izin verilmedi ve oturma eylemi yapıldı..

Öncelikle şu noktaya dikkat çekmek isterim. Seçimlere yakın tecrit ve açlık grevi durumları Teröre destek veren ABD ve AB'nin parmağı olduğunu düşünüyorum. Neden başka bir zamanda değil de seçimlere kısa zaman kala?

Her zaman söylüyorum ya 'AKP'nin de CHP'nin de MHP'nin de ihtiyaçları var HDP'ye' diye..

Yukarıda da belirttim. Amaç siyasi gerilimi arttırmak..

Buradan iktidar partisi CHP'ye yüklenerek oylarını korumaya çalışacak.

Sen istediğin kadar HDP'nin meşru siyasi bir parti olduğunu söyle, yapmış oldukları eylem ortada. Öcalan için açlık eylemi yapılıyor. Kim yapıyor? HDP'li milletvekili. Bitti nokta!

Gelelim kitabın öbür yüzüne..

Peki, bu kadar açıktan terör örgütü elebaşına destek veren bir parti olan HDP neden kapatılmıyor?

Üstelik yasaya göre herhangi bir siyasi parti HDP'nin kapatılmasına yönelik meclise önerge vermiş olsa kapatma işlemi başlayabilir.

Soruyorum şimdi başta MHP lideri Bahçeli'ye, 'neden kapatma önergesi vermiyorsun? Yeri geldiğinde atıp tutuyorsun 'teröre PKK'ya geçit vermeyeceğiz' diye..

Bakın Öcalan için açlık grevi yapılıyor, oturma eylemi yapılıyor.

'Otursunlar' mı demek istiyorsun?

Sizler siyaset değil boşa kürek sallıyor havanda su dövüyorsunuz..