- Kategori
- Ekonomi - Finans
Bankada küçük hesapları olanların dikkatine!

Devlet ne için vardır?
Tabi vatandaşının sorunlarını çözmek, halkının demokrasi ve bir düzen içinde yaşamasını temin etmek, vatandaşın hakkını korumak, gelir dağılımını adil bir şekilde düzenlemek, yapacağı harcamalar için, herkesten geliri oranında vergi toplamak, suç işleyenleri cezalandırıp, tekrar topluma yararlı kişiler haline getirmek vs…
Acaba; bizim devlet uygulamamız bu şekilde mi?
Bunu bir örnekle ele alalım.
Herkes hayatının bir döneminde, bankada bir hesap açtırmıştır. Açtırmayan varsa da o istisnadır. Biliyorsunuz, istisnalar kaideyi bozmaz!
Şimdi; bankada hesap açtırıp, o hesabı kapatmaya çalıştınız mı? Size banka görevlileri, ne olur, hesabı tam kapatmayalım. Hesapta küçük bir meblağa kalsın, hesabınız aktif halde dursun diye yalvarır! Hele bunu söyleyen, güzel güzel hanımefendiler oldu mu, Türk toplumunun yapısından kaynaklanan, yardım severlik(!) damarları kabarır ve hesapta bazen yüksek, bazen düşük miktarda nakit bırakır. Ve sonra bu nakdi bankada unutur!
İşte; Türkiye'de faaliyet gösteren bankalarda son 10 yılda unutulan hesaplar için hak sahipleri, belli bir süre içinde bu hesaplarındaki paraları almak zorundadırlar.
5411 sayılı Bankacılık Kanununa göre; bankalarda mevduat, katılım fonu, emanet ve alacaklardan hak sahibince, en son işlem tarihinden itibaren 10 yıl içinde aranmayanlar, zaman aşımına tabi tutuluyor.
İşte; bu durumda olanlar için, 15.5.2009 tarihi son günmüş.
Söz konusu hesaplar için 15.5.2009 günü mesai saati bitimine kadar başvuruda bulunulması gerekiyormuş. Bulunulmaması halinde zaman aşımına uğrayacak mevduat, katılım fonu, emanet ve alacaklar, TMSF'ye devredilecekmiş.
Burada bir yanlışlık görmüyor musunuz?
Bankada böyle bir hesap varsa, hesap sahibinin adresi de varsa, o zaman banka görevini yapıp, hesap sahibine bir telefonla, mektupla durumu bildirerek, hesabındaki her neyse almasını sağlayamaz mı?
Yoksa kanun yapıcımız, böyle bir zorunluluğa gerek duymayıp, hesabını kapatmayanların bu tasarruflarını, devlete gelir mi kaydediyor?
Eğer böyleyse, söylenecek fazla bir söz yok!
Gelirinin yüzde 75’ni dolaylı vergilerden elde eden bir vergi düzeninde, böylesi olayların olabileceğini anlayışla karşılarsınız herhalde?
Bakar mısınız? Bu şekilde, yani bankalarda kalan tasarruflar yolu ile TMSF'ye aktarılan gelirlere.
2006 yılında 7 milyon lira.
2007 yılında 28 milyon lira.
2008 yılında 17 milyon lira.
Zaman aşımından dolayı son 3 yılda TMSF'ye 52 milyon lira gelir aktarılmış.
Bu arada, hesap sahipleri, bankalardaki mevduatlarla ilgili olarak www.tmsf.org.tr internet adresinden bilgi alabilirler.