Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Ekim '09

 
Kategori
Basın Yayın / Medya
 

Basın ve şiddet

Basın ve şiddet
 

Son günlerde basın ve ünlüler arasındaki şiddete dayalı çatışma tırmanmaya devam ediyor. Birçok ünlünün sokak ortasında tacize uğraması, yerlerde sürünmeleri ve de basının kameraları adamcağızların gözlerine gözlerine sokmaları basın camiasının çok sert eleştirilere maruz kalmasına yol açtı.

Diğer yandan basın da, ünlülerin savurdukları küfürlerden tutun da, ünlülerin şımarık ve sorumsuz hallerinin kendilerini rahatsız ettiğini ifade etti. Ve de en önemli savunmaları bu işi ekmek parası için yapmalarıydı. Olayın sembolü haline gelen Hande Ataizi’nin şemsiyesi ile kameramana dayak atması hem ironikti hem de durumun ulaştığı boyutu gösteriyordu. Timuçin Esen’in yerlerde sürünmesi, Levent K.’nın “boşandım kafayı sıyırdım” halleri ve önüne gelene küfür sallaması beyinlerimize kazındı. Bugün itibariyle de sivri dilli ve “gezdim, gördüm, ona buna sataştım, oh çok da iyi yaptım, köşemde de rezil ettim” yazarımız OB, popüler bir cafenin önünde ünlü bir medya patronu tarafından tokatlanmış. Medya patronu mu demek lazım ona da bilemedim ama hani şu yıllardır Balpetek assolistimsi kızımızla evlenemeyen adam. Herkesin ortasında tokatı geçirmiş adamın suratına sonra da geçmiş cafeye oturup şarabını içmeye devam etmiş.

Yaşanan olaylar şunu gösteriyor ki kimse bir taraf haklı diğer taraf masum diyemez. Herkesin üstüne düşeni yapması lazım. Hoş, bindiğimiz taksiden tutun da, sokakta yediğimiz küfürlerden bağımsız bir olay değil ki bu. Toplumun aynası düpedüz işte. Her gün yaşadığımız olaylar, doğal olarak basında da kendini buluyor. İdealist düşünmemiz gerekirse bir kere kameramanlara ve magazin servisinde çalışanlara belli başlı eğitim şartları getirilebilir, iletişim fakültesi olmaları gibi. Ama mümkün değil, çünkü zaten iletişim mezunu olan adam zaten ünlü poposu peşinden 3 kuruş paraya koşmaz, daha iyi işler bulabildikleri için bu iş onlara az gelir. Belki bu tip bir iş meslek yüksekokulu bir bir şey yaratılabilir ama taksi şoföründen farksız magazincilere artık bir son lütfen yani.

Diğer yandan ünlüler de kendini hiç masum ayağına sokmasın. Yaz gelince ünlü gece kulüpleri önünde konuşlanıp “Ay yapmayın, durun çekmeyin, hihahoo” diye aksiyon yapmasalardı bunlar olmazdı. Timuçin Esen veya bu yazıda bahsi geçenler böyle yaptılar demiyorum tabi ki, yanlış anlaşılmasın ama olayın neden bu noktaya geldiğini makro açıdan bakarak değerlendiriyorum sadece.

Magazin programı nasıl mı yapılır? Alın size cevap: HT Klüp. Son günlerde böyle kaliteli bir magazin programı yaptığı için Habertürk’ü kutluyorum. İzleyin ve diğer magazin programları ile karşılaştırın ve seviye neymiş görün.

 
Toplam blog
: 102
: 1607
Kayıt tarihi
: 26.08.08
 
 

1980 İzmir doğumluyum. Kendimi bildim bileli gözlem ve yorum yapmayı çok seviyorum. Genelde hayatı h..