Başkan İyi Ama İstiklal İşi Olmadı..

Referandum'a bir kaç gün kala Tekstil piyasamıza esnaf ziyaretine gelen Beyoğlu Belediye Başkanı ile esprili ortamda kısa sohbetimiz olmuştu.

Yapılacak olan referandumun evet çıkması durumunda ülkede hiç bir şeyin değişmeyeceği, sırf KHK çıkartılıp sınır ötesi harekata askerlerimizin gönderilebilmesi için ABD-CIA tarafından gerçekleştirilmiş olan kanlı darbe girişimini şiddetle kınadığımı ve evlatlarımızın sınır ötesinde silah petrol tuccarlarının daha çok kazanmaları için hayatlarını hiçe sayıp toprağa düşmeleri bana acı verdiği için hayatım boyunca bir kez oy kullanmış biri olarak ikinci kez sandığa gidip 'hayır' oyu kullanacağımı ifade etmiştim (gerçi seçim kuruluna kaydım olmadığı için oy da kullanamadım ya)..

Başkan'la hoş sohbet ortamında süren dıyaloğumuzun sonlarına doğru şöyle ifadede bulunmuştu;

- Düşüncelerinize saygı duyuyorum ama Türkiye 15 yıl öncesindeki Türkiye mi? Nereden nerelere gelindi? Metrolar, raylı sistemler, havaalanı çalışmaları..

..der demez sözünü keserek,

- Onlar gelişmek değildir başkanım. Bana eğitim alanında gelişme gerek. Osmangazi köprüsü de yapıldı ama kar garantili. Ticarette kar garantisi olmaz. Kar da edersin zarar da. Biz köprüyü yapan şirkete garanti taahütte bulunduk. Bugün o köprü zarar ediyor. Zararı benim devletim ödüyor. Devlet demek ben demektir. Cebimden çalınıyor!..

Başkan;

- Doğru söylüyorsunuz zarar ediyor köprü ama sadece köprü olarak görmeyelim, etrafındaki arazilerin emlakların değer artışlarını da hesaba kattığımızda o bölgede daha çok kalkınma söz konusudur. Bi de o gözle bakın..

Başkanıma cevabım şöyle oldu;

- Rant derim ben ona başkanım rant!..

Başkan gülümseyerek etrafındaki esnaflardan birine; "arkadaşı sana emanet ediyorum" dedikten sonra birlikte tokalaşarak samimi bir şekilde ortamdan uzaklaştı..

Bu yazıyı ikinci kez şunun için yazıyorum..

Yaklaşık beş veya altı yıl önce yenilenmiş olan İstiklal caddesi raylı sistem de sökülerek tekrardan yenileniyor..

Rakamlardan anlamam..

Şu kadar masraf yapılıyor, bu kadar Belediye harcama yapıyor bilmem, bilmek de istemem. Bildiğim şey İstiklal caddesine boşu boşuna masraf yapılmasıdır.

Ne gereği vardı bunca masrafa başkanım? Beş yılda bir cadde yenilemesini para ödeyecek kadar zengin ülke olmadığımızı düşünüyorum. Eğer bozulan ve tamir edilmesi gereken bölümler vardı ise bunu ihaleyi alan firma tarafından tamir edilmesi gerekmez miydi? İhale yasalarını bilmem ama mantığım böyle söylemekte.

Beyoğlu'da güzel işlere imza attığınızı da biliyorum. Gençlere ve sanatçılara değer verdiğinizi de biliyorum ama şu yol çalışmasına ödenen paralara üzülüyorum.

Hamaset yapmayı da yapanları da sevmem ama Ülkede istatistiklere göre üçyüzbin insan evsiz yurtsuz yaşamaktadır. Bunun büyük bölümü İstanbulda özellikle de Taksim ve civarında yaşamakta olduğunu siz benden iyi bildiğinizi düşünüyorum. Evsizlerle ilgili çalışmalarınızın de olduğunu bilmekteyim ama İstiklal caddesi yerine o insanların yaşam şartlarını daha da iyileştirme yolu seçilebilseydi kendi adıma daha iyi oludu diye düşünüyorum.