Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Aralık '10

 
Kategori
Güncel
 

BDP'liler Ne (yin) Peşinde?

BDP'liler Ne (yin) Peşinde?
 

Hazretlerin her konuşmalarında kışkırtma var mâlesef.


Çocukluğumdan beri, duyduğum; '' Yüz verdik, astarını da istiyorsun!...'' lâfı, BDP'lilerin; son zamanlarda yaptıkları açıklamalarla, tam da üzerlerine, ''CUK''diye oturdu.

Önceleri; ''Kendi dilimizi her yerde istediğimiz gibi, özgürce kullanabilmemiz gerekir!...'' der'ken, son günlerde ''İki ayrı dil'' den bahs'etmeye başlamışlardı. Daha bu ''iki dillilik'' mes'elesi konuşulurken, birdenbire Diyarbakır'da ''Demokratik Toplum Kongresi'' adı altında, bazı gazeteci ve yazarların da katıldığı, bir toplantı yaptılar. Ama ne toplatı be kardeşim!...

Toplantının ardından yapılan açıklamalar tam bi fecaat.

Beyler, iki dilliğe ilâveten; ayrı bayrağı, ayrı parlementosu ve ayrı güvenlik gücü olan, özerk bir yapı için beyin fırtınası yapıyolarmış. Ne fırtınası kardeşim?!... Kimi kandırıyorsunuz?! Kim ne der'se desin bu, bir bölünme isteği ve arzusunun, alenen dışa vurumudur beyler.

Edirne'den Hakkari'ye; Türk'ü, Kürt'ü, Çerkez'i, Abaza'sı, Laz'ı ile et ve tırnak gibi olmuş memleket(im)'in güzel insanlarını (30 yıl evvel başlatılmış bir sürecin neticesi olarak), birbirine daha da düşman hâle getirip, yeni bir kagaşanın ve fitnenin içine atma nâraları bunlar.

Öyle zann'ediyorum ki, muhalefeti ve iktidarı ile bu millet böyle aymazlıklara pirim vermiyecektir.

Hazretlerin her konuşmalarında kışkırtma var mâlesef.

Keşke daha mâkul olup; en evvel, teneffüs ettikleri Memleketin toprak bütünlüğüne, bayrağına bağlılıklarını her fırsatta söyleseler ve her zaman ona göre davransalar, ondan sonra; ''Şunu şunu istiyoruz, bunu bunu istemiyoruz!...'' diyerek, devletten istek ve taleplerini sıralasalar, buna, inanın bir Türk olarak itirazım olmaz, olmadı da. Bugüne kadar zâten onların her mâkul isteklerinin yanında olduğumuz gibi, bundan sonra da oluruz.

Çok Kürt dostum, tanıdığım oldu şimdiye kadar. Kürt-Türk ayrımı yaparak birbirimize davranmadık ve konuşmadık hiçbir zaman.

Yılladan beri, kürtlerin hakkını savunduğunu iddia eden BDP'lerin ağzından; '' Burası bizim de vatanımız!... Türkiye hepimizin. Bu ayyıldızlı bayrak uğruna biz; dün, Çanakkale'de olduğu gibi, bugün de ölmeye hazırız!..'' şeklinde, ciddî ve net olarak, herkesi birbirine kaynaştıracak ve biz Türkleri rahatlatacak, güzel sözleri daha duyabilmiş değiliz mâlesef. Bayrağa ve Vatan'ın bütünlüğüne olan bağlılıklarını, samîmi olarak duyamıyoruz mâlesef.

Bu kesim, ''Rahat rahat kendi dilimizi konuşamıyoruz!...'' diyor yıllardır. Hayır, herkes istediği gibi sokakta, arabalarda, her yerde istediği gibi konuşabilmekte!... Yıllarca buna çok şahit oldum şahsen.

Bugüne kadar yapılan mâkul olan her şey'e destek verdik...

Özgürlükler mi?... Olsun!... Hem de sonuna kadar!. Çünkü hepimize lâzım. Herkes istediği dili rahatça konuşsun. Hiç bir mahzur yok... Bununla Memleket yıkılmaz. Yıkılmadı da!... Herkes kendi dilinde şarkı mı söylemek istiyor?Söylensin... Hiçbir sıkıntı olmaz. Olmadı da!...

Televizyonlarda TV'lerde; herkes istediği gibi, istediği dili rahatça her yerde konuşabilmekte. Buna mâni olunmak istenmesi, zâten bir insanlık ayıbı.

Devlet batıya ne yapıyorsa, Oralar'a da aynısını yapıyor. Hem de daha fazlasını... Üniversitelerde Kürtçe Bölümler açılıp, isteyenin Kürtçe okuyabilmesine müsaade edilmekte artık.

Son yıllarda Doğu ve Güneydoğuya inanılmaz yatırımlar yapılıyor. Yeni bölünmüş yollar, yeni fabrikalar... Gidip-gelenler anlatıyor gördüklerini.

Bunların hepsi güzel, hepsini alkışlıyoruz... Ama beyler!... Lütfen daha fazla sınırları zorlamayın.

Size; ''Yüz veriliyor diye astarını da istemeyin!...'' demek zorunda bırakmayın kimseyi beyler. İki dillilik der'ken, birdenbire nereden çıktı bu bölünme çağrıları ve çağrışımları?

Bu Milleti, bu memleketi; bölmeye, parçalamaya zemin hazırlayacak taleplerinizden artık vazgeçin lütfen. Yoksa, savunduğunuzu söylediğiniz O Kürt Halkı'ndan okkalı bir şamar yiyeceksiniz en sonunda.

O şamar bir gelirse, o zaman ebedî iflâh olmazsınız...

Benden söylemesi...

Sağlık ve Muhabbetle

23.12.2010, perşembe
Bektaş Azizoğlu
İSTANBUL

 
Toplam blog
: 344
: 580
Kayıt tarihi
: 24.11.07
 
 

İlkokul'u Düzce'nin Gölyaka İlçesi, Açmaköy'ünde bitirdikten sonra, Ortaokul'u Gölyaka'da okuyup,..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara