Belki de ... Aldanıyoruz

Spor salonumuza kısa kızıl saçlı, beyaz tenli, etrafına pozitif enerji veren, sürekli kendinden çocuklarından..eşinin kendisine ne kadar deger verdiğini anlatıp duran bir bayan arkadaşımız katılmıştı..Yani benim tam zıttım bir kişilik..Tamam..kendimi az çok pozitif olarak degerlendirebilirim ama..her şeyimi de ulu orta her yerde anlatan bir tip degilim sonuçta..insanlara güven konusunda bir arızam var herhalde.

Kendisine özgüveni fazla olan bir kadındı..anlattıgına göre, eşiyle evlendiğinde kendisi onaltı..eşi ondokuz yaşında imiş..''beraber büyüdük''diyordu.Evlendikten sonra çalışmaya başlamış ve eşini üniversiteye göndermiş..meslek sahibi yapmış..bu arada ilk çocukları dogmuş..sıkıntılar başlamış..ailesi yardım etmemiş falan..tam bir hikaye..ama eşiyle gurur duyuyor her daim.

Eşinden bahsederken, öyle bir sevgi ile bahsediyor ki..çocugundan bahsediyor sanırsınız..Hepimiz çok merak etmiştik bu kadar övgüye deger bir kişiliği..

Sonra sonra, bu arkadaşımızın geliş gidişleri seyrelmeye başladı..geldiğinde de, baş dönmelerinden sporu yarım bırakıp gitmeye başladı..Eskisi gibi şen-şakrak da degildi..bir sorunu oldugunu seziyorduk ama, anlam veremiyorduk.Çünkü bildiğimiz kadarı ile evinde bir sorunu olmayan bir kadındı.Mutlu bir evliliği vardı.

Bir gün yine spora geldiğinde, eşofmanlarımızı giyerken bana ''çıkışta konuşabilir miyim seninle''dedi..''olur''dedim..neyse sporumuzu yaptık işimiz bitti çantalarımızı omuzladık yolda ilerken koluma girdi ve, arkasına baktı ilk önce..sonra bana dönüp''eşim beni aldatıyor''dedi fısıltı ile..

Şaşırdım, ne desem ki..''yok canım''dedim.'' vallaha billaha aldatıyor buna eminim ''dedi..ve aglamaya başlayınca, tuttum kolundan salonumuzun bitişiğindeki ögretmenevine soktum..oturttum''anlat şimdi''dedim.

Eşinin cep telefonu faturasında yabancı bir telefon numarası görmüş bir gün tesadüfen..aradıgı saaatlere bakmış genelde kendisinin uyudugu saatlermiş, mesela sabahın dördü falan.. ''kim bu''diye merak edip aramış ertesi gün.Karşısına bir bayan çıkınca şok olmuş tabii..

Sonra bu işin peşini bırakmamış.. bir gece uyumayıp, eşinin cep telefonundan aynı numarayı aramış. Karşı taraftan''efendim aşkım''diyen ince bir ses gelmiş..ve artık emin olmuş..ve o gece sabaha kadar aglamış..ve yine o gecenin sabahında, o güne kadar kendisini çok fazla düşünen, bir dediğini iki etmeyen, sürekli sevgisini dile getiren eşinin yüzüne..işaretlenmiş telefon numaraları olan telefon faturasını fırlatmış..ve kavgalar başlamış artık.

''Beni hiç kıskanmadın sen, beni çok serbest bıraktın''olmuş kocasının savunması da...ve ilişkilerinin de üç yıldır sürdügünü itiraf etmiş..''Hiç de anlamadım, nasıl da anlamadım ben''diyordu anlatırken..

Aldatılan taraf, karşı tarafı mutlaka görmek ister, merak eder nasıl biri..kendisinden güzel mi çirkin mi?ne önemi vardır ki aslında aldatıldıktan sonra?kıyas yapmak neyi çözümler ki iç mi rahatlatılır kendinden çirkinse..Arkadaşım da merak etmiş arayıp bulmuş genç kızın çalıştıgı yeri..kızın saçını başını yolmuş tabii..

Ve sonra savcılıga gidip basmış boşanma dilekçesini..eşi yalvarıp yakarmalara başlamış''Biz seninle ondokuz yıldır tek bir gün ayrı kalmadık, sensiz yaşayamam''demiş..Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu..sen aldat aldat üç sene boyunca..''senden ayrılamam'' diye duygu sömürüsü yap kadına..olacak şey degil..''Aldatan sen olsaydın ben seni boşardım..ama ne olur sen yapma!! beni affet''demiş üstüne de..pes artık..

Ve..ayrılmadılar biliyor musunuz..eşi tayinini istedi, başka bir il'e taşınmışlar yaz tatilinde..hangi il'e gittiklerini de bilmiyorum..Eşine bu kadar sevgi gösterisi yapan, bu kadar kıskanan, bir dediğini iki etmeyen koca.. üç yıl boyunca karısını aldatmış, ta ki kadın eşinin faturasını öylesine bakınca farketmiş tuhaflıgı..içinde hiç bir şüphe barındırmamış bunca yıl..''benim kocam yapmaz''düşüncesine sahipmiş o güne kadar..kendisinden o kadar eminmiş..

Demek ki hiçbir şeyden emin olmamamız gerekiyor.Taş düşebilir..adam ölebilir..her şey olabiliyor yani..

Sevgi'Yle