- Kategori
- Şiir
Belki de...

İlk defa vazgeçtim bugün bilinen ve bilinmeyenden.
Kararsız kaldım kendimi tanıyıp tanımadığımdan.
Hayat derler ya, yalanmış bilinen şeylerdir...
Bilinmezlik ifadesi tamı tamına...
Yar olan bir tek insanın kendisidir kendine,
gerisi yalan küllü yalandır…
Sonra da aldanmışlık hikayesi,
masumane bir ifadeyle başlar...
Yapılınca önceleri,
inanılmış bir kişilikle, eda ile yapılır...
Sonra, nedeni sorulur ama;
Aldanmışlık izler yolunu...
Ne hacet; Yapılırsa, düzeltilebilinirse eğer,
neler verilmez ki, o uğurda...
Ama nafile, yalnızlıklar kalır elinde insanın...
O tek başına kalmış olur,
bilinmezliklerle çoktan yürüyordur,
o utanç duyduğu yollarda…
Kal der bir tarafı, biri de git der...
Hançer yarası gibi,
kapanmayan bir sancıdır hayat ona...
Yürüten o dygular olur yalnız, birtek yaşamında...
O zaman, çoktan geçmiş oluyor sarılmak istediği hayat...
Pişmanlıklar,
yalnızlıklar boy alır yükselir,
çoktan gölge yapmış olacaklar, yeşertmeye çalıştığı umutlarına...
İlk defa vazgeçtim bu gün bilinen bilinmeyenden...
Hayat derler ya yalanmış, bilinen şeylerdir aslında,
tamı tamına bilinmezlik ifadesi...
Yar olan bir tek insanın kendisidir kendine,
gerisi yalan küllü yalandır…
onüçağustosayıcumagünüikibinonkızılayAnkara
Faruk Fahrettin ÖZCANAN...
Kararsız kaldım kendimi tanıyıp tanımadığımdan.
Hayat derler ya, yalanmış bilinen şeylerdir...
Bilinmezlik ifadesi tamı tamına...
Yar olan bir tek insanın kendisidir kendine,
gerisi yalan küllü yalandır…
Sonra da aldanmışlık hikayesi,
masumane bir ifadeyle başlar...
Yapılınca önceleri,
inanılmış bir kişilikle, eda ile yapılır...
Sonra, nedeni sorulur ama;
Aldanmışlık izler yolunu...
Ne hacet; Yapılırsa, düzeltilebilinirse eğer,
neler verilmez ki, o uğurda...
Ama nafile, yalnızlıklar kalır elinde insanın...
O tek başına kalmış olur,
bilinmezliklerle çoktan yürüyordur,
o utanç duyduğu yollarda…
Kal der bir tarafı, biri de git der...
Hançer yarası gibi,
kapanmayan bir sancıdır hayat ona...
Yürüten o dygular olur yalnız, birtek yaşamında...
O zaman, çoktan geçmiş oluyor sarılmak istediği hayat...
Pişmanlıklar,
yalnızlıklar boy alır yükselir,
çoktan gölge yapmış olacaklar, yeşertmeye çalıştığı umutlarına...
İlk defa vazgeçtim bu gün bilinen bilinmeyenden...
Hayat derler ya yalanmış, bilinen şeylerdir aslında,
tamı tamına bilinmezlik ifadesi...
Yar olan bir tek insanın kendisidir kendine,
gerisi yalan küllü yalandır…
onüçağustosayıcumagünüikibinonkızılayAnkara
Faruk Fahrettin ÖZCANAN...