Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Haziran '09

 
Kategori
Siyaset
 

Ben darbeye darbe demem, darbe benim olmayınca!

Ben darbeye darbe demem, darbe benim olmayınca!
 

Sol kroşe..


Başlık, Karacaoğlan'ın "ben güzele güzel demem, güzel benim olmayınca" şiirinden esinlenmiş görünüyorsa da sadece o değil, esin kaynağım.

Bunun şöyle bir hikayesi var: Biliyorsunuz Doğuda daha yaygın olmak üzere, Anadolu'da bir "ağıt geleneği" vardır.

Ölüler için ağıt yakılır; ölenin özellikleri, güzellikleri söylenir; hatta ölen körse bile badem gözlerinden bahsedilir..

Öyle ama ağıt yakmak da kolay iş değildir; o da bir marifet ister. Her ölü sahibinde bu marifet bulunmayacağından, Anadolu'da profesyonel anlamda "ağıtçılık" mesleği gelişmişti eskiden. Ağıt yakmak konusunda becerisi olmayanlar, bu "ağıtçı kadınları" tutar, ücretiyle kendi ölüleri için ağıt yaktırırlardı.

Ağıtçı kadınlardan birine, böyle bir "iş teklifi" geliyor. Tabii, ağıtçımız da bunu kabul ediyor.

Ama, cenaze başında ağıt yakarken ağzından şu sözler dökülüveriyor:

"Ne deyim de ağlayım
Ölü benim olmayınca
Birer birer tükenir mi
Beşer, beşer ölmeyince"

Yani, iş de olsa, sonunda başkalarının ölülerine ancak bu kadar ağıt yakılır..


Bizim Anadolu'nun ağıt geleneğinden "darbe geleneğine" geçelim. Bizim darbelere bakışımız da, Karacaoğlan'ın güzellere bakışı gibidir: "Ben darbeye darbe demem, darbe benim olmayınca.."

Çok yazıldı, çok söylendi ama "et-tekrar ü ahsen, velev kanü yüzseksen" (Tekrar yüz seksen kere de olsa iyidir) ilkesi gereği biz de tekrar edelim: 1960 darbesi solcu-ulusalcıların darbesiydi..Bu yüzden solcular açısından pek güzel bir darbedir. Ama 12 Eylül solcuların darbesi değildi; bu yüzden hiç güzel bir darbe değildir. 1960 darbesinde, darbeye uğrayanlar asıldı; 12 Eylül'de de darbe yapanlar asılmalı!..

İşin aslı şu ki, yukarda hikayesini anlattığım "ağıtçı kadın"dan bir farkımız yok. Biz, "başkalarının" ölülerine ağıt yakıyoruz da şu sözünü ettiğimiz ağıtçı kadının ağıtı gibi ağıt yakıyoruz.

Sağcılar solculara; solcular sağcılara aynı ağıtı yakıyor:

"Ne deyip de ağlayalım
Ölü bizim olmayınca
Birer birer tükenir mi
Beşer beşer ölmeyince!"

Aslında, tüm ölülerin bizim ölülerimiz olduğunu; tüm hukuk dışı darbelerin bizim yüzümüze indiğini bir anlasak..

O zaman, böyle ağıtlar yakmamıza da gerek kalmayacak...

 
Toplam blog
: 1645
: 822
Kayıt tarihi
: 19.01.08
 
 

Edebiyat, kamu yönetimi ve gazetecilik tahsili... 27 yıllık eğitimcilik hayatından sonra emeklili..