Ben'e dair üç soru

-Ben Kimim?

-Doğayı hissedip doğanın bana buyurduğu gibi kendi varlığımı yaşayanım. Farklı ifadeyle, Yaratan’ın bir kuluyum; bu dünyada bu bedeni deneyimliyorum. Her iki bakış açısına göre de, bende genetiği olan bir yapı var: Bedenim. O öyle ki herşeyi programlı, herşeyi daha doğuştan belli; şekli, tipi, hareket sayısı, zekası, huyu, suyu… Çevre bunlar üzerinde etkili olsa da, çoğunlukla bir araç. Herşey doğanın tayin ettiği gibi, başka ifadeyle, Yaratan’ın buyurduğu gibi. Ben sadece bu dunyada maddiyatı/bu dünyayı tecrübe edenim.

-Amacım nedir?

-Bu dünyada kaderimi tecrübe edip onun vasıtasıyla Yaratan’a varmak. Bu yüzden bu hayata geliyorum. Belli koşullarda doğuyorum. Bu sürekli yineleniyor taa ki ben Yaratan’a varana kadar…

-Bi sn… Cennet ve cehennem yok mu peki? Burada yaşanılanlar cezasız mı ya da ödülsüz mü kalacak?

-Dünyada kimse yoktur ki; yaptığı kötülüklerle kazanan olmuş olsun…haksızlıklarla malını arttıran bir zenginin malvarlığı bile, başkasına kalır. Kimse de yoktur ki, yaptığı iyiliklerle sürekli ödüllendirilsin… İyi de kötü de aslında bir araç. Eskilerden biri demiş ki; "Hayır da şer de Yaratan"dan”, başka biri de “Her şey Hak’tan” demiş. Başka biri de, “Mevlam neylerse güzel eyler” demiş. İşte burada dur!.. Çünkü işin özü, bu son söylenilende saklı…