Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Mart '07

 
Kategori
Haber
 

Benzer sonu biz de yaşayacaktık !!!

Benzer sonu biz de yaşayacaktık !!!
 

Kendini bilmez şehir magandalarının sebebiyet verdiği Boğaz faciasını hepimiz üzüntüyle ve lanetler yağdırarak okuduk.. Ali Gülcü arkadaşımın bloğunda yazdığı gibi İstanbul' da yaşamak korkutuyor insanı.. Doğru yolunda gitsen bile her an kendi ve ailenin hayatına malolabilecek bir olayla karşı karşıya gelebilirsin..

Ya kapkaççılar sarsataş olur beklenmedik bir anda, ya düz yolda giderken logar çukurları çeker seni içine, ya da trafikte seyir halindeyken şehir magandaları yüzünden kendi hayatın ve ailenin hayatı altüst olabilir bir anda... Kimbilir Doğan ailesi de hangi hayallerle yola çıkmıştı.. Ailesinin ve 1, 5 yaşındaki evladının şahit olduğu manzarayı tahmin edebiliyorum ömür boyu psikolojik bir tramva hali artık...

Buna benzer olayı geçen hafta cuma akşamı bizde eşimle yaşadık.. Allaha binlerce şükür ki benim eşime yalvarışlarım ve gözyaşlarımın etkisinden dolayı olsa gerek, kötü bir sonuçla neticelenmeden olayı bertaraf ettik...

O akşam eşimle Tuzla 'da sessiz sakin bir yemekten sonra evimize dönüyorduk. Tuzla sahil yolundan ilerlerken, yol verme yüzünden neredeyse aynı faciayla karşılaşmamıza ramak kalmıştı.. Peşimizden kornalar, sellektörler ve el kol hareketleri tüm hızıyla aniden alevleniverdi.. Artık insanlar ne kadar sabırsız, ne kadar tahammülsüz..T abii asıl sebep bunlar mı yoksa insanları bu şekilde taciz edip macera arayıp kendi halinde ki insanların başlarını belaya sokmak mı bilinmez..

Eşim normal hayatında sakin bir yapıya sahip olmasına karşın, trafikte tahmmülsüz, sinirli ve sabırsız bir insan oluyor..Hele de böyle tacizkar hareketler karşısında durdurabilene aşkolsun.. Arkamızda ki arabadan anlamsız bir ısrarla bu tepkileri aldığımızda eşim sinirlenerek sağa geçti ve yol verdi. .Fakat yol vermekle iş bitmedi.. İçinde yaşlarının genç olduklarını tahmin ettğim iki kişi hala sataşmaya devam ettiler bizim arabanın önüne geçip durmaya yeltendiler, eşimde tabikii sinirlerine hakim olamayıp sellektörlerle ve kornayla karşılık verince ortalık karıştı.. Arabanın içinden el kol hareketleriyle eşimi iyice tahrik ettiler, sağa yanaşıp arabaları durdurmayı istediler...

Ben bu arada çığlık çığlıya eşime yalvarıyorum ne olur uyma, uyma şu serserilere, ne yapacakları belli olmaz, canımızdan oluruz bırak gitsinler yapma etme diye diller dökerken, aynı şekilde yine önümüze geçip bizi durdurmaya çalıştılar...Ben hala yalvarışlarıma devam edip gözyaşlarım ve korkularıum birbirine karışarak, eşimi başka bir yola sapması için ikna ettim. Ancak bu şekilde iğrenç aşağılık şehir magandalarından kurtardım kendimizi.. Şuan bu satırları yazarken bile hala o anı yaşıyorum.. .Yani İstanbul' da güzel bir akşamınızın sonunun nasıl olacağı hiç belli olmuyor...

Ben bu şekilde yapmasam, yada eşim yalnız olsa mutlaka o serserilerle tartışmaya girecek ve hoş olmayan sonuçlarla karşılaşacaktı...... Erkekliğin yüzde doksanı kaçmaktır, katılıyorum bu sözün doğruluğuna sonuna kadar..... Hele de bu tip insanlardan... Evet itiraf ediyorum ben, bu iğrenç insanlardan korkarım ben, bu kendini bilmez kalitesiz insanlardan kaçarım ben hiçde eziklik duymam hiçde küçülmem... Çünkü bu tip insanlara birşey ispatlamak zorunda değilsin, uymak zorunda değilsin, çünkü bu tip insanlar zavallı.. Boşverip, ''Benden uzak, Allaha yakın olsun'' diyeceksin..

İstanbul'da yaşamayı başarmak istiyorsan öfkene hakim olmayı öğreneceksin kardeşim, uymayacaksın bu şehir magandalarına, bırakın tüm yollar onların olsun, canınızdan ve ailenizden daha mı önemli...

 
Toplam blog
: 529
: 3765
Kayıt tarihi
: 29.08.06
 
 

İstanbul'da doğmuşum... Dünyalar tatlısı bir kızım var... Herkesi kolay kolay sevemem... ..