Beş ayda başarısızlığın yükselişi

Saygıdeğer okuyan, değerlendiren arkadaşım bu seçim sonunda bende siyasi analizimi yapayım da karnımın şişi insin istedim. Ne oldu da beş ay gibi kısa bir sürede % 40,9 oy alan iktidar partisi o kadar başarısızlıkla oyunu % 49,5'e çıkardı araştırdım, okudum ve aşağıda değerlendirmemi maddeler halinde çıkardım.

1. Başarısız muhalefet:

a.   Burada muhalefet derken birini kastedmiyorum hepsini içine alıyorum en büyük muhalefet olan CHP: Tutturmuş gruplaşalım blok halinde AKP'ye karşı birleşelim iktidar olalım görüşünü savundu. Demezler mi iki zıt  kutubu (Türk Milliyetçisi ile Kürt Milliyetçisini aynı potaya sokacaksın) birleştirme çabası. MHP DSP ANAP koalisyonundan en iyi dersi çıkaran MHP buna yanaşmayacağı bellidir.

b. MHP'nin herşeye hayır söylemi, sende biraz umut gören bu halk 80 milletvekili ile temsil yeteneği verirken artık bunlarda sıkıntı var, tehlike çanları çalıyor bir şekilde yönetimde sen de ol ki bu gidişata dur de dedi halka karşı hayır dedi. Seçime az bir zaman kala biz muhalefet yapardık ama bize AKP teklifle gelmedi dedi, AKP'de MHP'nin kapısının önünde bize kapıları kapatmışlar bizde çay içip gidiyoruz dedi. (Gerçek mi yalan mı görüşmelerin kamera kaydı var mı yok mu bilmem ama AKP'ye ben inanmam ama halk maalesef inandı.)

c. HDP'nin ise her zamanki söylemi bölücü terör örgütüne sırtını dayayıp hala siyaset sevdasına girmesi kürt milliyetçilerinin hoşuna gitse de radikal HDP'lilerin hoşuna gitmedi.

2. Erken Seçim Söylemi Cumhurbaşkanı R.Tayyip Erdoğan'ın erken seçime zorlaması oyların yükselmesinde büyük etki yarattı. Birde en önemlisi iktidar partisine verdiği Hükümet kurmagörevini ikinci partiye vermemesi (Despotizm) AKP'nin hoşuna gittiği gibi kararsız seçmeni tavladı. (Buna ister korku deyin isterseniz bizim milletin iteatkarlığı deyin)

3. Haziran ayından 1 Kasım'a kadar artan terör olayları, piyasanın kararsızlığı, Altın ve dövizin yükselişi muhalefetin ise bu argümanları kullanaması seçmeni korkutmaya yetti. 

4. Gelelim en büyük etkiye Devlet televizyonu 30 saat Başbakana ve AKP'ye, en son aklımda kalan 29 saat Cumhurbaşkanına diğerlerine ise bir iki saat yer ayırırsan algı operasyonu yerine ulaşır. Bizim milletimiz okumaktan ziyade seyretmeyi ve dinlemeyi seven bir toplumdur.

5. Vaatlerde azımsanacak değil muhalefet vereceğiz dediğinde, iktidardaki hükümet nereden dedi millet iktidarı alkışladı, şimdi akp dekilerde vereceği dedi millet bunada inandı tamam dedi hafıza derinliğimiz o kadar sığ ki HATIRLAYAMIYORUZ.

6. En son fabrikaları nerede bilinmez ama TANK, UÇAK, GEMİ yapıyoruz dediler birde prototip zebra gibi bir araba çıkardılar bu yerli arabamız dediler seçmenin gözünü yine boyadılar.

7. Burada tarikat şeyhleri ile muhtarların rolü de azımsanacak değil. Tarikat şeyhleri Köşkte ağırlandı, istekleri alındı beraber taahhütleştiler şeyhlerimiz de istişare sonucunu cemaatlerine dikte ettiler. Muhtarlarda seçmene kardeşim bu hükümetten başka bir hükümet mi yaranıza derman olacak söylemleriyle maaşlarını asgari ücret seviyesine yükselttiler.

8. Başbakan ve diğer milletvekilleri de tek başına olursa istikrar olur, muhalefet olursa anlaşmazlık olur meclis çalışmaz terör bak hortladı daha fena olacak, hükümet maaş veremeyecek, işe alımlar olmayacak laflarıyla seçmeni taraflarına çektiler.

9. Benim halkım da "Stalin'in Tavuğu" gibi kendisini üç kuruşa muhtaç da etse, o kadar şehit de verilse, sorunlar ayyukada çıksa, bakanlar ve yönetenler servet içinde yüzerken benim milletim kazanacağı üç kuruşun hesabında boğulsada AKP'ye koşarak gitti aman dedi kurtar bizi muhalefet olmasın yeterki siz gelin de kurtarın dedi ve maalesef iktidar güçkazanarak geldi. 

Sonuç olarak Bakınız Türkiye'de rejim değişecek,  BOP kaldığı yerden devam edecek. Bize dolacak derseniz biz hiçbir ülkeye iltica edemeyiz ya bu topraklarda öleceğiz yada ikinci Filistin vakası Türkiye'de olacak. 

Saygılarımla...