Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Mart '13

 
Kategori
Aşk - Evlilik
 

Bir aldatma hikayesi II

-Karın güzel kadınmış.

Duştan çıkan adam telaşla yataktaki kadının elinden cep telefonunu kaptı.

-Telefonumu mu karıştırıyorsun?!
-Kızma canım resimlere falan baktım.

O an farketmiş olsaydı da pek birşey değişmezdi. Kadın telefon numarasını almıştı o duştayken.



                                         
                                                           * * *

Ertesi gün işten öğlen olmadan çıktı. Kızının okul müsameresinde buluşacaklardı kocasıyla. Okula girdi velilerin arasında kocasını göremedi. Elini cebine attı, cep telefonu ofiste unuttuğunu farketti. Arayamayacaktı kocasını, çıktı kapının önünde bekledi. Birkaç dakika sonra adamın arabası okulun parkına girdi. Beraber içeride heyecanla hazırlanan kızlarına bol şans dileyip yerlerine oturdular. Perde açıldı. Kadın kocasının kulağına eğildi. -Canım telefonunu versene ön taraftan kameraya çekeyim, benimki ofiste kalmış. Adam telefonu verdi. Kadın sahnenin sağ köşesine gitti, sırtını duvara yasladı ve sahnede birbirlerinin etrafında dönen arı, kelebek ve birkaç çiçekten oluşan 4-5 yaş grubu çocukların gösterisini çekmeye başladı...

Gülümseyerek elindeki kameradan izliyordu kızını. Arı kostümünün içinde, ciddiyetle haftalardır çalıştığı hareketlerini yapıyordu. Zaman ne çabuk geçiyor diye düşündü. Doğduğu günü anımsadı, dündü sanki, heyecanlandı, kızının yüzündeki heyecanı görebiliyordu. Yüreği hızlı hızlı çarpmaya başladı. Kızı hiç şaşırmamıştı, gurur duydu minik meleğiyle. Müzik bitti. El ele tutuşup selamlarını verdiler. Annesiyle gözgöze geldi, el salladı. Gülümsedi kızına. Perde kapandı. Kamera kaydını durdurdu. Tam yaslandığı duvardan ayrılıyordu ki elindeki telefon titredi. Ekranda tanımadığı numarayı görünce gelen mesaja tıkladı...Üstte yazanı okumadan gelen fotograf açıldı ve dünya başına yıkıldı.



Perde kapandığında ayakta alkışladı güzeller güzeli kızını adam. Gurur duymuştu hiç şaşırmadan dansını yapan miniğiyle. Alkışlarken gözleri gülümseyerek karısını aradı. Az önce yaslandığı duvarın orada değildi. Salonun kalanını taradı, yoktu karısı. Sahne arkasına gitmiş olmalı diye düşündü. Velilerin arasından geçip sahne arkasına gitti. Kızı oradaydı öğretmeni arı kostümünün kanatlarını çıkartmasına yardım ediyordu. Babasını görünce koştu boynuna sarıldı. Heyecanlı heyecanlı birşeyler anlatıyordu, gösteride çocuklardan birisi hareketleri unutmuştu galiba, farketmişler miydi? Heyecandan o da neredeyse unutacaktı. Sonra annesini sordu. Kucağında kızıyla etrafa bakarken kulisin kapısında onlara bakan karısını gördü. Yüzü bembeyazdı.


                                                   * * *

Ne geçiyordu aklından?
Hızlıca akmaya başlamıştı düşünceler.
Şaşkınlık
Şok
Göğsünde birden bir ağırlık.
Nefes alamama hissi.
Ardından gözlerine inen kalın bir perde.
O andan sonraki herşeyi bir tül perdenin arkasından izliyordu.
Yüzünde sahte bir tebessümle kızını kucaklayışı.
Hızlıca okuldan çıkıp kendi arabasına yürüyüşü.
Kızının heyecanla anlattıklarına verdiği kısa cevaplar.
Birşey mi oldu diyen bakışlarıyla, merakla yüzüne bakan kocasına attığı kaçamak nefret dolu bakışlar.
Kızını arabaya oturtup oto koltuğuna bağlaması.
Kapısını kapattığında kenarda bekleyen kocasına dönüp, kısık sesle  'Allah belanı versin hayvan herif' diyip telefonu eline tutuşturması-ekranda resim açık şekilde.
Koşarcasına arabaya binip hızlıca motoru çalıştırması.
Dikiz aynasından gördüğü, elindeki telefonu yere fırlatan adam. Yere dağılan birkaç siyah plastik parça.


.

 
Toplam blog
: 19
: 7227
Kayıt tarihi
: 31.07.12
 
 

2011 Eylül'den beri Londra'lı. Evli, yeni ev hanımı, eski çalışan, fotoğraf ve gezip yeme-icme ha..