Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Kasım '09

 
Kategori
Güncel
 

Bir de "Ben aşiret çocuguyem" söylemi var tabii

Bir de "Ben aşiret çocuguyem" söylemi var tabii
 

Şöyle bir sahne düşünün lütfen: İstanbul’un karşı yakasındayız, Bağdat Caddesi’nde… Aylardan Mayıs, günlerden cumartesi ve güneş batmak üzere… Vitrinler ışıl ışıl. Masaları caddeye taşmış cafeler ve restoranlar tıklım tıklım dolu. Bakımlı hanımlar, hoş parfümlü beyler, “dönülmez bir akşamın ufkunda” taam ediyorlar. Mini etekli ve kolları dövmeli genç kızlar ve saçı jöleli delikanlılar piyasa yapıyorlar…

Tam bir Avrupa görüntüsü… Ve hatta ondan da öte, çağdaşlığın, uygarlığın ve refahın o mutena caddeye bire bir yansıması…

Ama Sayın okurlar, o da ne?

Tam bu sırada yüzlerce araçtan oluşan bir konvoy Bağdat Caddesi’ne giriyor… Konvoydaki araçların camlarından, damlarından salkım saçak fışkırmış insanlar, şampiyon olmuş takımlarını desteklemek için ellerindeki “siyah-beyaz” bayrakları sallayarak haykırıyorlar:

“Beşiktaş sen bizim her şeyimizsin!”

Hem de Kadıköy’ün kalbi Bağdat Caddesi’nde…


O albenili Avrupai Cadde, bir anda savaş alanına döner; ortada ne çağdaşlık kalır, ne de uygarlık. Akıverir birdenbire o makyaj!

Öte yandan, “Sarı lacivertli” bir cümbüş de pek mümkün değildir Beşiktaş Çarşısı’nda. Böyle bir saçmalığa yeltenmek, aklını peynir ekmekle yemişlerin işidir.

* * *

Demokratik Toplum Partisi’nin 2000 araçlık konvoyu, son yerel seçimlerde sadece ve sadece dokuz (9) oy aldığı Trabzon’a girebilir mi? Sadece ve sadece dört (4) oy aldığı Bolu’ya girebilir mi?

0,6 oranında oy alabildiği İzmir’e girebilmiştir ama… Hem de “Biji Apo” sloganları atarak ve PKK bayrakları sallayarak…

Gövde gösterisi yapmanın da bir yeri ve zamanı vardır. Kabul etmek gerekir ki, “Demokratik açılım” söz konusu olduğunda Kürt vatandaşlarımıza ve partilerine de büyük sorumluluklar düşüyor. Nispetle, provokasyonla, inatlaşmayla ne barış sağlanır, ne de huzur. Aşiret çengiliğinin hesapsız kıvırtmaları yarardan çok zarar getirir.

Açılımın mimarı olan Başbakan'ın “Gâvur İzmir” gafı, henüz unutulmamıştır. Bugün Başbakan neyin yanındaysa, İzmirli de onun karşısındadır. Eh, bir ölçüde de haklıdır.

Şükretmek gerekir ki; bu olay İzmir'de oldu. Bir başka batı ilimizde olsaydı, bu kadar ucuz atlatılmazdı sanırım.

Taşlı, tencereli ve bayraklı tepkiler pek şık bir görüntü vermemiş olabilir ama adama da sorarlar yani...

"Hırsızın hiç mi suçu yok?" diye.


 
Toplam blog
: 312
: 1658
Kayıt tarihi
: 10.02.07
 
 

Önceleri konuşurdu insanlar, "yazmak", sonraların işi... Duygu ve düşüncelerimizin yanı sıra gözl..