Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Mart '12

 
Kategori
Sivil Toplum
 

Bir Düş’ü de sen gerçekleştir !

Bir Düş’ü de sen gerçekleştir !
 

Belki bu, bir gün sizin çocuğunuzda olabilir.


“Sosyal Sorumluluk Değil Toplumsal Zorunluluk” sloganıyla bir ilki gerçekleştiren Düş Kütüphaneleri’nin ikinci yılı sebebiyle, açılacak olan kütüphane sayısı bu sene beş olacak. Geçtiğimiz eğitim öğretim yılında iki tane kütüphane açmayı başaran ve azimleriyle bu yıl, bu rakamı beşe katlayan İstanbul Ticaret Üniversitesi Üretim Araştırmaları Kulübü, Türkiye’de ayakta alkışlanacak bir projeyi geliştirmeyi başarıyor.

Kütüphanelerin faydasını anlatmak veya kitabın değerini anlatmak için sayfalarca yazı yazılabilir ama anlatmak istenen tam verilir mi, yoksa geçiştirilir mi o bilinmez. Ben daha farklı bir şeyi anlatacağım.  İlçenin tek lisesi var ve o lisede açılan kütüphanenin yararlarını sizlere belirteceğim.

Savur Lisesi’ne geçen sene Düş Kütüphaneleri olarak ilk kütüphanelerini açan İstanbul Ticaret Üniversitesi Üretim Araştırmaları Kulübü bile yaptıkları işin ne kadar yararlı bir şey olduğunu bizim lisemizde göremediler. Bunları ben buradaki yazımla hem siz değerli okuyuculara hem de o çalışkan ve azimli arkadaşlarıma anlatmaya çalışacağım.

Kütüphanemizin açılışını yaptıktan sonra İstanbul Ticaret Üniversitesi Üretim Araştırmaları Kulübü’nü uğurladık Savur Lisesi’nden. 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı çalışmalarından dolayı okulda pek fazla öğretmen ve öğrenci yoktu. Bu yüzden kütüphane ilk bir hafta kullanılmadı. 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı bitince hemen açtık kütüphaneyi. Öğrencilerin çoğu kütüphanenin düzenini görünce şaşırdılar. Ve artık kütüphane kapsının bunduğu koridor sürekli hareketlenmeye başladı.  Bir kaç gün geçtikten sonra kütüphanede neler oluyor, gelen oluyor mu, olmuyor mu diye göz atmak istedim. Kapıyı açmamla birlikte gördüklerim karşısında “işte bu görmek istediğim tabloydu.” dedim. Hemen hemen bütün tabureler dolmuş ve üniversiteye hazırlanan öğrenciler test kitaplarını önlerine koymuş ders çalışıyordu. Onların arasında dolanmak istedim. Kimsi eline roman almış okuyor, kimisi test kitabı çözüyor, kimisi ansiklopedilerden ödevini araştırıyor, kimisi de gelen dergileri inceliyordu. Bu tablo aslında benim için çok önemliydi. Kütüphane için gösterdiğimiz çabanın boşuna gitmemesiydi.

İlginç olan bir başka şey daha var. Dokuz çocuklu bir ailenin oğlu orada ders çalışabildiğini, çalışmak için evde yeterince ortamın müsait olmadığını ve bu yüzden kütüphaneye geldiğini ifade etti. Bu daha da önemliydi. Kütüphaneyi sığınacak bir liman olarak görüyordu. Bu sene üniversiteye hazırlanan öğrencilerden beklentilerim çok daha büyük. Çünkü birçok kaynak kitap artık onların elinin altında ve başarmamak için pek fazla bir nedenleri yok. Sınavlar bittikten sonra ben bu sevinci yaşamanın mutluluğunu anlatan bir yazı daha yazacağım.

Bu dediklerim nasıl mı gerçekleşti?

Cevap: İstanbul Ticaret Üniversitesi Üretim Araştırmaları Kulübü ‘nün gelip, bize yeni bir kütüphane kazandırmasıyla gerçekleşti. Bu proje olmasaydı bu sene de kütüphanesiz bir eğitim öğretim yılı olacaktı. Kitap okumayan öğrenciler, üniversiteye hazırlanamayan öğrenciler ve evinde ders çalışmayan öğrenciler mağdur olacaktı.

İstanbul Ticaret Üniversitesi Üretim Araştırmaları Kulübü, bu sene beş tane daha Düş Kütüphanesi projesini gerçekleştirecek ve birçok öğrenci, benim öğrencilerim gibi okumaya başlayacak.  

Bu yüzden okumadığınız kitaplar varsa destek amaçlı gönderin. İletişim adreslerini alta yazacağım. Unutmayın! Göndereceğiniz bir kitap bile, bir insanın hayatını baştan sona değiştirebilir. Belki bu, bir gün sizin çocuğunuzda olabilir.

www.duskutuphaneleri.org

www.twitter.com/duskutuphanesi

Bana ulaşmak için: slmnhmd@hotmail.com

 
Toplam blog
: 8
: 1286
Kayıt tarihi
: 11.07.11
 
 

Uluslararası Kıbrıs Üniversitesinden Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünden mezunum. Sosyal Bilimler E..