Bir iyi bir kötü

Ülkemizde güzel şeyler yapılmak istenince yapılabiliniyor. Mesela eğitim üzerine düşünmek istiyorum.

Okul öncesine giden yavrularımız için danıştayın kararı ile artık üniversitelerin okul öncesi bölümü mezunlarının atamasının yapılması güzel bir durumdur. O yaştaki çocukları emanet ettiğimiz insanların bu iş için eğitim görmüş olmaları insanın içini rahatlatmaya yeter. Çocuklarımıza o yaşlarda ne verirsen alırlar, hangi güzel davranışı kazandırırsan hayat boyu onu kendisi ile bütünleştirirler. Bu yüzdendir ki benim bugünkü düşüncem eğitimin okul öncesinden itibaren sağlıklı bir şekilde yapılmasıdır.

Bugünlerde bir olayla daha karşılaştım. Halk eğitim merkezleri, branşı sınıf öğretmeni olan öğretmenlere 60 saatlik seminer verip bir yıllık çalışma imkanı vermiştir. Bu da bence yerinde bir davranıştır. Sonuçta sınıf öğretmenleri de o yaştaki çocukların eğitimleri ile ilgili dersleri üniversitede zaten almışlardır. Aşağıda bununla ilgili yazı bulunmaktadır.

Eğitim fakültelerinin sınıf öğretmenliğinden mezun olan ancak ataması yapılmamış öğretmen adaylarının 60 saatlik kurstan sonra bu eğitim öğretim yılına mahsus olmak üzere okul öncesi eğitimde görevlendirmesi yapılacaktır.

Kursa katılmak isteyenlerin mezuniyet belgesi ve nüfus cüzdanı fotokopisi ile 23 Ekim 2009 tarihi mesai bitimine kadar Halk Eğitim Merkezine müracaat etmeleri gerekmektedir. İlgililere duyurulur.

Şimdi bu seminer için sınıf öğretmeni değil de bir ziraat mezunu veya veteriner veya da başka bir meslekteki insana 60 saatlik bir seminerle okul öncesi öğretmenliği yaptırmaları doğru olur mu?

Eğer ki benimle aynı düşünüyorsanız doğru olmaz diyeceksiniz.

Neden o zaman ilköğretim 1, 2, 3, 4, 5. sınıflarda sınıf öğretmeni dışında ücretli öğretmen çalıştırılıyor. Bunu da anlamak imkansız. Seminer verilmeden ilköğretim sınıflarında ücretli öğretmenliğin yapılması bu mesleğe hem büyük bir saygısızlıktır hem de çocuklarımıza yapılan büyük bir suçtur. Bu şekilde düşündüğümüzde bir yandan iyi ve güzel şeyler yapan Eğitim sistemimiz diğer yandan yanlış bir tutumu sürdürmekte kararla devam etmektedir.

Okul öncesi çocukları bir sene sonra 1. sınıfa başlayacaklar ve bu sınıflarındaki öğretmen sınıf öğretmeni olmayacak ve eğitim ile ilgili bugüne kadar hiç bir ders görmemiş kendini bu konuda yetiştirmemiş olacak. O çocukların ruh halinden pek anlamıyor olacak. Ayrıca ücretli öğretmenlik yapmak için de seminer filan almamış ve bir hazırlık yapılmamış olacak. Çok saçma bir durum bu yapılanlar.

Herkesi sağduyuya ve mantıklı düşünmeye çağırıyorum. Ben bir öğretmen olarak kendi mesleğimi, çocuklarımı seviyorum ve onların zarar görmesini istemiyorum. Benim bir çocuğum da yok binlerce var ve onları geleceğe emin bir şekilde hazırlarken ve eğitimin yanlışlarını görüp bunları değiştirmek için düşünürken sizlerle paylaşmak da istedim.

Eğitimin önündeki en ufak taş parçası bile yüzlerce çocuğumuzun hayatının mahfolmasına yeteceği için bu konu çok ama çok önemlidir.

İnşallah değişimler her zaman ileriye dönük olur.