Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Ocak '10

 
Kategori
Deneme
 

Bir kitap yazmak

Bir yazar, eğer yazıyorsa bir beklentisi vardır. Kimi yazar sadece para için yazar. Para kazanır belki.Ama acaba gerçek manada yazar olur mu? Sadece para için yazan insanı insanlar ne kadar okur?

Kimi yazar sadece zevk için yazar. Sonra bu onda hastalık ve tutku derecesine siner içine. Sigara, alkol tiryakiliği gibi içine siner insan. Bırakmak istese de bırakamaz. Çünkü artık hastalık ilerlemiştir. Uyuşturucu gibi çaresi gene yazmaktır. Bunun için bu tür yazarlar paraya da bakmaz. Çünkü çoğunun mesleği vardır. Yazmak onların hobisi ve hastalığıdır artık.

Bazı yazarlar sadece gazetede yazar. Gazetede yazmak dışında bir kitap çıkarmak istemez. Veya imkan bulamaz. Kitap bastırsa ne olacak? Kim alacak? Kitap basımı ile kim uğraşacak? Sorularına cevap bulamaz. Bu yüzden yazmaz kitap.

Kimi yazar vardır. Yazar ama saklar. İster ki, herkes hemen yazdıklarına para versin. Para vermeyene vermez. Bunlarda yetenek olsa da işi sadece paraya bağladıkları, para olmadan vermem dedikleri için de zamanla silinir giderler.

Yazarların niyeti hep farklıdır. Bu yüzden bunları burada anlatmak uzun olur.

Bu satırların yazarı tam 30 seneden bu yana yazar. Gazetede yazar. Röportaj yapar. Yazdıklarını gazetede yayınlar. Sonra internet çıkınca orada yayınlamaya başlamıştır. Yazmak tutku olmuştur ona.Sonra yazdıklarının geleceğe kalmasını isteyerek sponsorlar ile kitap çıkarmış ve ilk iki kitabını da ücretsiz dağıtmıştır.

Bir yayınevi Recep Yazıcıoğlu ile alakalı bir yazısını kitap yapmasını istemiştir. O da heyecanla bu kitabı ortaya çıkarmak için gece gündüz arşiv taraması yaparak kitabı ortaya çıkarmış. Yayınlayacak sırada yayınevi nedense sponsor bulmasını istemiştir. Yazara sponsor desteği olacağını söyleyenler ne yazık ki onu yarı yolda bırakmışlardır. Bunun üzerine bir dostu aracılığı ile sponsor bulmuştur. Dostlukların, sağlam dostluklar kurmanın yararını o zaman anlamıştır.

Yazar kitabına sponsor olunmamasına değil ama Recep Yazıcıoğlu’nun valiliği sırasında gelişmeleri için gece gündüz çaba harcadığı firmaların onu anlatan kitaba sponsor olmamasına yani vefasızlığa üzülmüş, ancak kendisi vefasızlık yapmamaya söz verdiğinden kitabı yayınlamak için yazdığı zamanki heyecanı ile yayınlanmasını ve kitabın ortaya çıkmasını sabırla beklemiştir. Kitap çıktığı zaman ilk olarak kitabına önsöz yazan Tokat Valisine ve kitabına sponsor bulan Telekom Samsun Bölge Müdürü Ahmet Yanbay’a sunmuştur. Kendisini anlayan seven ve destek olanlara minnet duygusu ile.

Kitap okunması için yazılır. Belki nezaketen kitabı isteyen olur ama çoğu okumaz bile. Yazarlara bedava kitap veren insan gözü ile bakanlar ne yazık ki yazarlara saygısızlık edenlerdir .Kitap bedava basılmadığı gibi yazar içinden gelerek bir insan kitap armağan etmiyorsa ondan ücretsiz kitap istemek de sanırım yazara biraz saygısızlık olur. Yazarların çoğu sanıldığı gibi zengin insanlar değiller ki.Kitabını okumayacaksan hiç isteme. Okumak istemekteysen onu ücretini ödeyerek al oku. Yazara destek ol. O da biraz olsun sıkıntılarından uzaklaşmış olsun. Bu sadece bizler için değil, herkes için geçerli olan bir şey.

Yazar kitabını yazar, sonra yayınevi arar kitabını yayınlayacak. Yayınevi sponsor isterse sponsor bulur. Yayınevi biraz kitap yollar. Telif ödemek istemez. Yazarın eline geçen bu kitapları da aslında okumayan ama bedavadan, sanki onu okuyormuş ve seviyormuş gibi görünen insanlar ister. Yazarın çilesi hiç bitmez. Halbuki az da olsa yazarı gerçek manada anlayan ve okuyan insanlar kitabı temin etse, okuduktan sonra da başkasına hediye etse, elden ele dolaşan kitabı daha çok insan okur.

Bir yayınevi belirli telif üzerinden anlaşamayan yazarın bu çilesi bitmez. Her yazar, “ Ben yazayım. Kitap bitince yayınevine yollarım, onlar satar. Bana satıştan yüzde telif öder, beni imza günlerine davet eder. Koşa koşa gider, merak ettiğim okurlarımla sohbet ederim” hayali kurar. Aynen bizler gibi.

Yazmak mesela değil, mesele yazarı anlayacak yayınevi ve onu anlayacak emeğine saygılı olacak, kitabını gerçek manada okuyacak insanlar bulmak…

Bir kitap yazmak işte bu yüzden başa bela almak gibi bir şey çok zaman.

Anlayana…

TURAN YALÇIN-TOKAT

 
Toplam blog
: 1096
: 1558
Kayıt tarihi
: 28.12.07
 
 

1967 Tokat'ın  Pazar ilçesi doğumluyum. İşitme engelliyim. İstanbul Üniversitesi iktisat Fakültes..