- Kategori
- Ben Bildiriyorum
Boşboğazlık bir hastalık mı sizce?

Bizim asıl meselemiz boşboğazlık. Anadolu’da buna vara yoğa konuşmak derler.
Hani her zaman yazar söyleriz ya. Hiç olmazsa bilmediğin konuda konuşma diyerek. Adam özgür ya konuştum demiyor.
Ne diyor? Fikrimi beyan ettim diyor.
Fikir beyanı için de bilgi gerekmez mi? Bende kalkayım buradan aklıma ne gelirse fikrimi beyan edeyim olur mu?
Bakıyorsunuz hayatında bir kere bara gitmemiş bar havası çalıyor. Bayramdan bayrama bile camiye girmemiş cami hakkında ahkam kesiyor.
Bunca ilim adamları niye yetişti. Bunca kitaplar niye yazıldı. Öylelerine kızıyor söyleniyoruz ya. Bu onların işine geliyor. Kendilerini öne çıkarıyor. Ben de adamım diyorlar.
Yok öyle yağma. Buna ne denir bilmem ki? Bu kadar ucuz mu rasgele konuşmak. Bu kadar basit mi aklına geleni söylemek.
Delinin kuyuya taş atmasına göz yumarsanız kırk tane akıllıyı oraya seferber etmek zorunda kalırsınız.
Nedir yahu?
Memleketin üç beş delisinin peşine akıllıları takacak değiliz ya. Bunlara karşıda bir önleyici tedbir alınmalı. Sormalı sorulmalı. Hesaba çekilmeli. Nedir bu yaptığın denilmeli. Kabahat bizde.
Böyle yapanların hala yüzlerine gülüyor “hoşgörü” lü olmaya davet ediyoruz. Ancak ben bunlara yapılan "hoşgörü"yü "boşgörü" olarak yorumluyorum..