Böyle bir ülkede yaşıyoruz işte

Aydın; 1999 yılında Muş’ta geçirmiş olduğu trafik kazasında beşinci omuriliği zarar gören, vücudunun alt bölümünde his kaybı olan ve yürüme yeteneğini kaybetmiş olan bir arkadaşım.

Yaşamının geri kalanını da tekerlekli sandalyede sürdürecek olan bir arkadaş.

Aydın benden beş altı yaş küçük, daha 32- 33 yaşında bir arkadaş. Engelini ve engelliliğini kabullenmiş bir arkadaş.

Bu arkadaş benim gibi, sokaklarda caddelerde akülü tekerlekli sandalyesi ile gezen tozan bir arkadaş. Ne zamandır akülü tekerlekli sandalye ile dışarıda geziniyor bilmiyorum, ama ben onu tekerlekli sandalyemle dışarı çıktığım yıl olan 2010 yılından bu yana tanıyorum. O benim gibi değil, onun kişiliği biraz farklı. Sessiz sakin, olanı kabul eden, zarar görse de sesini çıkartmayan bir kişi.

Duyarlılığı çok düşük; gelişmelerin farkında haklı olduğunun da farkında, ama suskun kalmayı tercih eden bir kişidir. Aydın’da benim gibi akülü tekerlekli sandalyesinin aküsünden şikayetçi. Zaten akülü tekerlekli sandalyesi olup ta aküsünden şikayet etmeyen bir arkadaş tanımadım. Tüm engelli arkadaşlarım aküsünden şikayetçi, bunun başlıca sebebi aküleri kullanmaya başladıktan altı yedi ay sonra performansının düşüyor olması.

Akülü tekerlekli sandalye aküleri iki adet oluyorlar ve 12+ 12= 24 volt olup çoğunlukla 28 Amper oluyorlar.

Aydın yaklaşık altı ay önce akülü tekerlekli sandalyesine bir çift akü aldı, bu aküler yaklaşık bir ay önce de sorun çıkartmaya başladı. İlk günlerde 300- 400 metre yol yaptıktan sonra akü elektriği aniden kesmeye başladı, sonrasındaysa bir iki kilometre yol gittikten akü tamamen bitmeye başladı. Aydın çok gezen bir çocuk, bu yüzden de bir an önce bu akü sorununa çare bulmak istiyordu. Akünün böyle olması onun hiç işine gelmiyordu, her ne kadar iki elini kullanarak manuel tekerlekli sandalyesi ile gezinse de çok yoruluyordu. Fazla uzaklara gidemiyordu, evinin etrafından ayrılamıyordu.

Eğer ben aynı durumda olsam, hiç dışarı çıkamam çünkü ben sol elini kullanamayan bir engelliyim. Sol el olmadan da tekerlekli sandalye kullanmak neredeyse imkansızdır.

Onun bu sıkıntısı benimde çok canımı sıkıyor, çünkü bende aküde problem yaşadığımda aynı sıkıntıyı yaşıyordum.  

Aydın, yaklaşık bir önce akülerin sorununu anlatarak aldığı yere geri verdi, aküleri geri alan satıcıysa fabrikaya geri gönderdi. Aydın satıcıyla muhatap olmaktansa, fabrikadan görevlilerle muhatap olmaya başladı. Herkesin bildiği gibi, geri gönderdiğiniz bir ürünün takibini yapmazsanız, fabrikası veya satıcısı o ürünün takibini yapmaz. Siz sorup soruşturmayın, o ürünü takip eden olmaz.

Böyle bir ülkede yaşıyoruz işte biz.

Hangi marka olursa olsun, tüm akü firmalarında yaşanan bir sorun bu sorun… Akülü tekerlekli sandalye kullanan ben, ülkemizdeki tüm firmalar tarafından aldatıldım. Aydın arkadaşımı anlıyorum ve onun bu durumuna çok üzülüyorum. O her ne kadar ses çıkarmasa da ben onun yerine çığlık atmaya devam edeceğim.

Aydın, fabrikayı her aradığında ona cevap olarak; ilgileniyoruz, cevabını aldı ve sustu. Aküler fabrikasına gittikten 27 gün sonraysa, Aydın dördüncü beşinci kez aramıştı ve ona verilen cevap “biz fabrika olarak akülü tekerlekli sandalye akülerinin tamirini veya bakımını yapmıyoruz” olmuş.

Son bir not: Akülü tekerlekli sandalye almak sorun değil, sorun bu sandalyelerin akülerinde. Altı veya sekiz ay sonra değiştirilmeleri gerek, bu akülerin fiyatıysa 350- TL ila 550- TL arası değişiyor. Aküsünden şikayetçi olmayan arkadaşım yok. Aküleri satan şerefsiz adi esnafsa, bu akülere iki yıl garanti vererek satıyor ve sattıktan sonra da seni tanımıyor.