- Kategori
- Deneme
Bugün
Geçen tüm yılların farkı olsun isterim diğerlerinden... Aslında fark demek belki de memnuniyetsizliktendir yaşadıklarımdan. Mutlu olmayı tarif ederim dersem işte yalan, hangi gün mutlu olduğum meçhul gibi gelir bazen. Geçtiğimiz gün işteyken kapı zili çalınca demiştim, 'ben kapı zillerini sevmem, hep çalan kapı zillerinden sonra kötü birşeyler oldu.' diye. Doğrudur bu, her zaman değil belki, ama kötü yerleşmiş işte aklıma.
Oysa o zillerden sonra her akşam annem, babamda gelirdi eve. Mutlu olmama yetmez mi sadece bu bile? Geçen akşam sarıldım anneme, aslında ne soğuktum hep ben. Sanki artık ayrılma vakti yaklaşıyormuş gibi mi geldi ne? Şimdilerde değerini bilmediğim, ama sonra kaybedince belki anlayacağım ne çok şey var. Garip değil tüm bunlar, sadece bugünününden farklı yapıyor bazen aklımda işte. Hergün geçilen yolu farklıymış gibi algılamak ruh hastalılaklarına işaret edermiş. Kendi ellerine bile yabancılık, kendine yabancı olma nasıldır ki? Yabancı olmak istemem aslında başka birisi olmak istememdendir belki, ya da insanlardır beni yıpratanda yabancıyımdır gerçekten herşeye.
Bilgi diledim geçenlerde bir akşam, tam olarak inanmadığım bir adete uyup. Bu akşamsa bilgiyi veren ben oldum mucizeye. Sanki güneşin kendi ötüşüyle doğduğunu sanan horoz gibi hissediyorum bazen, oysa ötebilen bir horoz bile olamadım hiç. Kendini nasıl anlatır bilmem insan, kendini kabul etmesi gerekir belki anlatması için önce. Ben kendi varlığıma bile inanmıyor muyum ne? İşte ellerim şu tuşlara basıpta ses çıkmasına neden oluyor, bunu yapan ilahi bir güç değil. Yoksa oyun mu bu bile, aslında bunları izliyor muyum sadece. Oyunda olmak isterim bazende olamam, alınmam mı oyuna, yoksa almam mı kendimi oyuna bilmiyorum. Bilmek pek fayda etmiyor, bilmeden yaşamak gerek ve uçmak gerek de kanatlarım yok işte. Meleklerin kanatları var mıdır gerçekten? Yoksa onlar bile sadece masal mı ne? Kendimle konuşmuyorum, ama kiminle konuşuyorum anlamam bazen. Kendimle konuşsamda dinlemem bilirim. Kimseyi dinlemediğimdendir belki tüm yanlışlar şu hayatta başıma gelen. Ya da tümü hayırlıdır benim için.
Ne denebilir ki bunca şeye hayırlıdır demeye. Densede kim dinler? Kimsenin dinlemesi pek birşey anlatmaz tabii, ama ya ben dinler miyimde bunları anlatırım? Dinlerim işte bazen şu esen rüzgarı bile, evde ailemin konuşmalarını. Şu karanlıkta hala uçmaya devam eden martı kuşlarını dinlerim, kimse duymaz belki onları, sadece ışıkta bembeyaz görüntülerini görenler olur. Ben görürüm, ama birde duyarım o martı kuşlarının kanat çırpışlarını.