Bursaspor tüfekle uçak düşürdü.

Bursaspor’un Galatasaray’a 16 yaşındaki Enes ile attığı gol, tüfek mermesiyle uçak/helikopter düşürmek gibi bir şeydir.

Batalla öylesine egolarından sıyrılmış ve üst düzey takım oyuncusu ki kendisinin atacağı golü genç arkadaşına bırakarak aslında 10 dakika sonra Ferhat’a da yapmasını gereken doğru hareketi gösteren futbolcuydu.

Ancak Ferhat tipik bir yerli oyuncu karakteri göstererek topu Muslera’ya nişanlayı verdi. Ferhat’ın bencilliği Galatasaray’a derin bir nefes aldırdı diyebiliriz.

Önceki hafta Serbest Vuruş başlığı altında toparladığım bir kaç özel başlıkta Drogba için şöyle bir yorum yazmıştım.

“Drogba’nın bu yükü bütün sezon taşıyıp taşımayacağı, profesyonelliğine söz söylemek mümkün olmasa da yaşı gereği maç seçip seçmeyeceği tartışmaya açıktır.

Drogba final maçlarına yüksek konsantrasyon sağlıyor. Ancak özellikle Süper Lig’deki insanı futboldan soğutan sertlik düzeyi fazla savunma anlayışı hakemlerin de toleranslı tutumuyla bu tip futbolcuların futbolunu da etkiliyor.”

Dün Bursaspor futbol oynamak için sahaya çıkmış bir takımdı. Özellikle ikinci yarı yüksek paslı oyun anlayışı, geriden çok doğru paslarla orta alana topun iletilmesi ve oradan isabetli hücum organizasyonlarıyla Galatasaray’ın rölantiye dayalı futbolunu bozdu.

Melo ileri çıkmayınca orta alanda Selçuk İnan yalnız kaldı. Bu bölgede ne Sneijder ne de Hamit Selçuk’a Melo kadar yardımcı olmuyor.

Selçuk’un güçsüz oyunu ileride oynayan futbolcuları da etkiledi.

Drogba maça fazla konsantrasyon gösterememiş gibiydi. Burak ile önceki maçlara göre biraz daha uzak ve uyumsuz oynadılar.

Galatasaray kenar yönetimi orta alandaki zafiyeti görmüş olacak önce Drogba’yı kenara aldı. Emre’nin topla oynama arzusu ile Bursaspor’un dengesini bozmak istedi.

Ancak Bursaspor, Galatasaray’ın ne yaptığı ile ilgilenmeden kendi futbolunu oynamaya devam etti.

Şener’in geriden, Belluschi ve Murat’ın da orta alandan çıkışları Galatasaray’ın özellikle sol kanadında hasara neden oldu.

Kuşkusuz Batalla’nın topu orta alanda doğru yerlere ulaştırma becerisi Galatasaray’ı çaresiz bırakan bir durumdu.

Tuncay da yıllar önce Fenerbahçe’de Enes gibi oyuna girmiş ve gösterdiği hırs ve mücadele gücüyle kısa sürede yıldız olmuş, formayı kapmıştı. Ancak dünkü oyunu ile formasını Enes’e vermeyi hak etti. Onun için söylenecekler bitti sanırım.

Galatasaray sezon başından bu yana takım oyunundan uzak yıldız oyuncularının yüksek beceri ve yetenekleriyle maçları kazanıyordu.

Drogba’nın hazır ve sezona güçlü girişi ile fark yarattı.

Özellikle geriden atılan toplara Burak’ın yaptığı boş koşular en büyük silah olmayı sürdürüyor.

Ancak Bursaspor, Galatasaray’a futbolun başka bir şey olduğunu göstermesi gerekiyor.

Galatasaray ya ileride baskı kurup rakibi hataya zorlayan oyun anlayışıyla goller bulacak ya da orta alandaki gücünü kullanacak.

Baktığımızda her ikisini de yapamayan bir takım görüntüsüyle karşılaşıyoruz.

Galatasaray’ın sol kanadı hiç çalışmıyor. Varsa yoksa Hamit’in sağ kanadından toplar geliyor.

Bursaspor puan kaybının yüksek olduğu bir deplasmandır. Buradaki mesele Galatasaray’ın puan kaybı değil, oynayamadığı futboludur.

Galatasaray’ın attığı gol ofsayt çizgisinin üzerindeydi. Sanki ofsayta yakın duruyordu. Ancak yardımcı hakem oynattı. Burak da gösterişli vuruşlarından birini yaparak golünü attı.

Emirates Kupası Galatasaray’ı bir yanılgı içine sokmamalıdır. Şu anki futbol düzeyi Avrupa için asla yeterli değildir.

http://twitter.com/uzaygokerman

uzaygokerman@gmail.com