Çağları değiştiren yazılar/Eşitlik

En büyük parçayı kapma temeline dayalı aç köpek felsefesi savunucuları galip geldiler ve eşitlik kavramını yeryüzünden sildiler. Kendilerini kutluyorum, en büyük parça hatta her şey onlarındır; sözde demokrasi yanlılarına ise yazıklar olsun diyorum.

Kerim Korkut ideolojisi (dini) yeryüzünde hâkim olmaya başladığında eşitlik Tanrısı surunu üfleyecek ve aç köpekleri Elburuz Dağlarında Hasan Sabbah’ın yanına yollayacak! Demokrasinin korkak çocukları insanım diye geziyorlar ortada.

Anlamıyor musunuz, nimet mi diyorsunuz, evrenin değerleri, dünyanın malı, hayatın fırsatları mı diyorsunuz her neyse işte o, 7 milyar insandan her birinin önünde eşit ulaşılabilir mesafe ve imkânda olacak, değilse ben sizin Tanrınızı bile kabul etmiyorum.

En büyük parçayı kapma yarışı kişilerin akıl, beden gücü ve çalışmalarına bağlı olarak eşit/adil bir şekilde yapılacak. Bunun bugün böyle olduğunu söyleyenler yalancıdırlar. Yani oturan aç ölebilir ama çalışanın da bir yere gelmesi lazım, değil mi? Malı götürme kumpasları yasalardaki sözde demokrasi kurallarına rağmen dünyanın her yerinde devam ediyor. Aç ile tok arasındaki mesafe bin yılı geçti.

Ben dünyada en fazla kazananla hiç kazanamayanın durumunu merak ediyorum; birisi bir lira kazanamazken diğeri milyon götürüyor. Bunun akılla izahı olamaz çünkü insanların yetenekleri bu kadar farklı değil. Eşitlikten bahsettiğiniz zaman hayalin ulaşılamayacak ufuklarında yemyeşil çınarların gölgesinde mutlu yarınların masalları anlatılıyor hep. Eşitlik gerçektir oysa ekmektir örneğin ve bugün elimde olmalı.

Aç adamın eşitlikten bahsetmesi ve yoksulun demokrasiye inanması kimse kusura bakmasın salaklık. Okumayın diyorum bu adamların kitaplarını! Adama eşitlikten bahsediyorsun affedersin Ali’nin k…nın Veli’den büyük olduğunu söylüyor; elini gösteriyor “Beş parmağın beşi bir mi?” S…ir git! Eşitlik haktır ve haklar eşitlenebilir.

İnsanlar bu konuda alabildiğine cahiller, dağları eşitleyeceğimizi sanıyorlar. Sanki biz eşit dediğimiz zaman yeryüzündeki her şeyin eşit olması gerektiğini düşünüyormuşuz. Köpekler masal anlatıyor, koyunlar da dinliyor. Milyonerin yanında dilenci bu hayatı kabul etmiş düşünebiliyor musunuz? Boğazdaki villanın kapıcısının mutluluğunu anlatan kitapları okumayın! Boğazdaki villanın kapıcısı eğer az biraz bilinci varsa mutlu olamaz çünkü. İnsanlar kral ve köle olarak yaratılmamışlardır.

Bugün hiç kimse eşitlikten bahsetmiyor. Eşitlik artık kitaplarda da yer almıyor. Eşitlik üzerine yazı yazan da yok. Eşitliğin gereksiz bir kavram olduğu düşünülüyor. Eşitlik, özgürlük insan hakları gibi kavramların yanında eskiden söyleniyordu, şimdi artık söylenmiyor. Çünkü aç köpekler leşe kondular tilkiler de kemiğe razı oldular, bitti.

Oysa ey insanlar, anlar ve bilirseniz eşitlik sizin hayatınız. O olmadan dünyada yaşayamazsınız. Dinlerin söylemlerine de kulaklarınızı tıkayınız. Orada da ağadan beyden uşaktan bahsediliyor. Ağanın, beyin, uşağın olduğu bir düzeni yıkmak boynumuzun borcudur.

İnsanlığın kurtuluşu eşitlik rejimlerindedir. Eşitlik herkesin her şeyinin eşit olması değil yeryüzündeki nimetlerin dağıtımında hak ve fırsatların herkese eşit olarak sunulmasıdır. Adam aklını gücünü kullansın; çalışsın alsın. Herkesin geçeceği yürüyeceği yol eşit olsun. Biri torpille bir günde bir makam kaparken diğeri aynı makama gelmek için ömrünü vermesin. Sen eşitlik ortamını yarat adam çalışıp mücadele etmiyorsa acından ölsün. Çalışan da boğazdan villa alsın; çalışmayan bu villanın kapısında uşak olsun, hakkıdır!

Yeryüzünde gerçek demokrasi (halk demokrasisi) savunucusu Kerim korkut eşitlik bayrağını ölünceye kadar taşımaya devam edecek. Bu konuda yazılarımız alabildiğine coşkulu sürecek.