Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Temmuz '12

 
Kategori
Kültür - Sanat
 

Celal Güzelses

Celal Güzelses
 

Mustafa Kemal Atatürk’ün:

“Şark bülbülü”

ismini koyduğu büyük üstad

 

Celal Güzelses, benim:

·         Çocukluğumdur.

·         Türküleri sevmemin sebebidir.

·         Babamın emanetidir.

 

 

Celal Güzelses, türkü severlerin muhakkak ki çok iyi bildiği bir üstaddır.

Benim için de çok farklı bir yerdedir. Babam onu çok severdi. Onun taş plaklarını dinlerdi. Bizlerde dinlerdik. Rahmetli babam, onun türküleri ile dinlenirdi, ağır uzun kış gecelerinde. Anneminde sesi güzel olduğundan ona eşlik etmesini isterdi. Kendi de dâhil üçü türkü söylüyor gibi olurlardı. Biz içeride ders çalışırken dinlerdik. Bütün türkülerini ezbere bilirdik. Defalarca dinlediğimiz için küçük yaşımızda aklımızın bir köşesine geçmiş yerleşmişlerdi. Yıllardır da oradan hiç ayrılmadılar. Bunlar çünkü çok güzel türküler.

Celal Güzelses’in derlediği türküleri yıllardır bir çok Türk Halk Müziği sanatçısı okumuştur.

Onun bir türküsünü yıllarca anlayamamış durmadan düşünmüşümdür.

 

Bir güzel ki on yaşına girince
Gonca güldür henüz açılır
Onbirinde gonca diye koklarlar
Onikide elma deyip saklarlar
Onüçünde cevrü cefa çekerler
Ondördünde hamre şeker benzer

 

Onbeşinde güzelliğin çağıdır
Onaltıda gören aklın dağıdır
Onyedide göğsü cennet bağıdır
Uzanır kameti selviye benzer…

 

Onsekizde hem artırır zarını
Ondokuzda terkeylemiş arını
Yirmisinde gözetir şikârını
Zincirinden kopmuş aslana benzer…

Yirmibeşte bıyıkları burulur
Otuzunda akan sular durulur
Otuzbeşte hep günahlar sorulur
Yalana karışmış irfana benzer…

Kırk yaşında gazel dökülür bağlar
Kırkbeşinde günahlarına ağlar
Ellisinde insanlara bel bağlar
Dağbaşına çökmüş dumana benzer…

 

Ellibeşte sızı iner dizine
Altmışında duman çöker gözüne
Altmışbeşte hiç bakılmaz yüzüne
Ahireti görmüş Sübhan'a benzer…

Altmışbeşten sonra beller bükülür
Bütün damarlardan kanlar çekilir…
Gel - gel diye toprak çağırır
Geldi geçti şimdi yalana benzer.
Beni ağlatma ki sen de gülesin
Leyli leylim ha leylim…
Hem muradan hem maksudan eresin
Yavru - yavru - yavru ha yavrum… (alıntı)

 

Allah Rahmet Eylesin. Celal Sesigüzel’i tanımak için onun hakkında yazılmış bir yazıyı aktaracağım:

 

Esas ismi Mehmet Celalettin olan Celal Güzelses'in Babası Derviş Hasan’ın vefatı ile Annesi Latife Hanım tarafından mahalle mektebine verilir.

 

Birinci Dünya savaşı yıllarında Rüştiyenin lav edilmesi ile öğrenimini tamamlayamaz.

Okula giderken 1913'ten 1921'e kadar Ulu Cami'deki müezinlik görevini devam ettirir.

1931 yılında Karındaş Mahmut'un Diyarbakır şivesini taklit ederek doldurduğu plak halktan oldukça tepki alır.

Celal Güzelses bu plağı olan tepkisini dile getirerek İstanbul'a plak doldurmaya gider.

Celal Güzelses Bayandırlık bakanı Feyzi Pirinççioğlu'nun ısrarıyla 1917'de bir tesadüf sonucu tanıştığı Mustafa Kemal Paşadan "Şark Bülbülü" ünvanını alır.

 

1934 yılında soyadı kanunun kabulu ile soyadını sesinin güzel oluşundan alır.

Celal Güzelses 22 Haziran 1943 tarihinde Diyarbakır halk musiki cemiyetini bir kaç arkadaşı ile birlikte kurar.

 

1950'de cemiyete yapılan resmi ödenekler ve belediye yardımlarının kesilmesi üzerine cemiyetten ayrılır.

 

1956 yılında kendisinden ayrılan arkadaşlarının yıldız kulubünde toplanmasıyla Celal Güzelses sarsılır.

 

Ulu cami baş müezzinliği için vilayete başvuruda bulunur.

 

Bu görevi 1956 yılından vefatına kadar (1 Şubat 1959) devam eder.

Vefatına Diyarbakır halkı çok üzülür.

 

Naaşı Ulu Camii'den eller üzerinde ilahi ve tekbirlerle Şeyhi Zeki Efendi'nin metfun bulunduğu kabrinin alt kısmına vasiyeti üzerine defnedilir.

Celal Güzelses'den yaklaşık olarak 46 türkü derlenmiştir.
(alıntı)

 

Derlenen bazı türküler:
Ağlama Yar Ağlama,

Bülbülün Kanadı Sarı,

Dağlar Dağımdır Benim,

Esmerin Ağı Gerek,

Mardin Kapı Şen Olur,

Nare Esvap Yıkıyor,

Vallahi O Yârdir...

Sizlere birde benim çok sevdiğim bu günlerde Sultan dizisinde sıkça verilen bahçede Yeşil Çınar türküsünün sözlerini aktaracağım. Belki seviyorsunuzdur da sözlerini tam bilmiyorsunuzdur.

Bahçede yeşil çınar
Boyun boyuma uyar
Ben seni gizli sevdim
Bilmedim âlem duyar…

Aman gülüm nananay
Top kâküllüm nananay

Nanay kibar yârim
Nay nanay ay nay…

Bahçelerde gül varı
Var git ellerin yâri
Sen bana yar olmazsın
Yüzüme gülme bari…

Aman gülüm nananay
Top kâküllüm nananay
Nanay kibar yârim
Nay nanay ay nay… (alıntı)

 

Çok önemli bir Zatı muhteremi andık. Diyarbakır’da yetişen çok önemli sanatçılar var fırsat buldukça sizlere onları da yazacağım.

 

Güzel türkeler hep kulağınızda olsun.

 

 

Nazan Şara Şatana

 

http://ttp://www.facebook.com/#!/profile.php?id=100002892442552

 

http://www.facebook.com/#!/profile.php?id=100002892442552

 

 

 

 

 

 
Toplam blog
: 1731
: 4678
Kayıt tarihi
: 09.12.10
 
 

Turizmci; Genel müdür Yazar ; Romanlar, senaryolar müzikkaller... Sinema filmleri, TV filmleri.....