CHP, AKP'lileşiyor mu?

Aslında, CHP'nin AKP'lileşmesi, 2008 Yılında, o sırada Parti Genel Başkanı olan Deniz Baykal zamanında başladı.

*

Kara Çarşaf Açılımı... 

Deniz Baykal, 2008 yılında, Eyüp(İstanbul)'de, birkaç kara çarşaflı kadına, CHP rozeti takarak, sözüm ona, bir "Kara çarşaf açılımı" açılımı başlattı.

Baykal, başlattığı bu süreç için, rozet taktığı  kara çarşaflı kadınlar için şöyle demişti(1):

"O çarşaflılar diğerlerinden farklı, --diğerleri kim acaba?-- "mutaassıplıkları", kendi kendilerine, masumane bir şekilde örtünmektedirler... Baykal ilave olarak da, "Biz Türkiye partisiyiz. Vatandaşlarımız arasında ayrım yapmayız; Fakat, Üniversitede, 'çarşaf' isterlerse, o zaman orada 'dur' deriz" ifadesini kullandı

Bu bir çelişkiydi; hani vatandaşlar arasında "ayrım" yapılmıyordu: üniversiteye giden gençler "vatandaş" değil miydi?

*

Kuran Kursu Açılımı...

Daha sonra, rozet takılan kara çarşaflı kadınlar, nedense takılan CHP rozetlerini çıkardılar. Yani Baykal'ın "Kara Çarşaf Açılımı" bir şekilde "fiyasko" ile sona erdi.

Bu kez de, CHP Kocaeli Belediye Başkanı Sefa Sirmen, "Her Mahalleye Bir Kuran Kursu" projesini başlattı...CHP, AK Parti'nin yaptıklarını yapmaya devam etti.

CHP, "mütedeyyin kesime", sanki "ben de dindarım" mesajı veriyordu.

Daha sonra, bu açılım, "Türbe ziyaretleri", "Mescit Açılımı" ve "umre ziyaretleri" açılımları ile devam etti... Bazı CHP'li kadınlar, "türbe ziyaretleri" yaptılar.

Ancak, bu durum CHP içinde tartışmalara neden oldu. Kimi milletvekilleri "din eğitiminin devletin işi olduğu" doğrultusunda görüş bildirdiler...

Bu açılımlar, bir başka atılımla, bir şekilde devam etti...Ona da "Ekmeleddin İhsanoğlu" açılımı diyelim bari...

*

Ekmeleddin İhsanoğlu...Daha dindar, daha liberal CHP

Yıl 2014...

Konuya girmeden önce, biraz gerilere dönüp bir hatırlatma yapmak istiyorum...

İsrail'in bir numaralı lobisi AIPAC'a bağlı Washington Enstitüsü, CHP'nin büyük bir değişime uğrayacağını, 2014 yılında, Amerika'dan dünyaya haykırmıştı. Konu ile ilgili rapor, 5 yıl önce hazırlanmış rapor, "Yeni CHP" başlığı atılmıştı. Raporun içeriğinde de, özetle; "Daha dindar, daha liberal bir CHP geliyor" deniliyordu(2).

Raporun hazırlandığı tarih, CHP'nin yukarıda açıklamaya çalıştığım,  "Kara çarşaf"(2008) ve "Kuran Kursu"(2009) açılımlarını başlattığı yıllara denk gelmesi ilginç bir tesadüf değil mi?

Raporun, dünyaya açıklandığı 2014 tarihi de, Ekmeleddin İhsanoğlu'nun ,CHP ve MHP birlikteliği ile Cumhurbaşkanı adayı olarak gösterildiği tarihe denk gelmiyor mu?

Aslında, bu gelişmelerin arkasında yatan neden, ABD'nin, Rusya'nın dağılmasından bu yana Türkiye'de yaşama getirmek istediği "Ilımlı İslam Projesi" idi.

Amerika Merkezi Haber Alma Teşkilatı(CIA) Ortadoğu şeflerinden Graham Fuller, "daha dindar, daha liberal" bir Türkiye Projesini yıllar önce dillendirmişti. Bu "proje" ya da "strateji" şöyle kayda geçmişti(3):

"Ilımlı İslam'ı benimseme, Atatürk görüşlerinden vazgeçme, Ortadoğu ve Kafkaslar'da serbest piyasanın ve ABD'nin tavsiye ettiği İslam'ı benimseme"

Ekmeleddin İhsanoğlu, özellikle "laik kesim" (hem CHP içinde, hem de seçmenleri) tarafından laiklikle sorgulandı. İhsanoğlu ise, "Yeni Yüzyılda İslam Dünyası" adlı kitabının okunmasını önermişti. İhsanolu da aslında "Ilımlı İslam" projesinin bir elemanı idi.

Ama, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, seçmenlerine, "Tıpış tıpış sandığa gideceksiniz ve Ekmeleddin İhsanoğlu'na oy vereceksiniz" emrini verdi.

Kılıçdaroğlu, bu kesin emri verirken yalnız değildi...Bana göre, arkasında, CHP'in 6 okundan "laiklik" okunun boynunu bükmüş bir medya ve halkın farklı kesimlerinden oluşan bir kitle vardı....

Şunu söylemek zorundayım, Ekmeleddin İhsanoğlu da, daha önceki bir zamanda, Türkiye siyasi yaşamında uygulanan "ayıplı bir operasyonunun", --hadi diyelim ki-- "ayıpsız" bir versiyonudur...

*

Sıra geldi Ekrem İmamoğlu'na...

İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da, "Kadınlar ve erkekler için ayrı yüzme havuzları ve alkolsüz mekanlar vaat etmesi"(4), ABD'nin, öteden beri, Türkiye'de yaşama geçirmek istediği "Ilımlı İslam" projesi ya da stratejisinin bir takipçisi olacağını daha başlangıçta belli etmiştir.

Sanki, CHP, sanki, AKP'nin yaşadığı bir süreci tekrarlayarak ya da taklit ederek iktidara gelmek istiyor...

CHP, bu tavrını daha ileri götürürse, önce İstanbul Belediye Binasında; sonra da, CHP Genel Başkanlığı binasında birer "mescit" açılıverir.. Daha da ileri giderse, bir bakarsınız, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu da,  "tesettüre" girivermiş(5).

*

S O N  S Ö Z L E R İ M...

CHP gemisinin yelkenleri rüzgar tutmuyor artık...Tayfaları da ahenkli kürek çekemiyor. Gemi rotasından çıkmış, dengesi bozulmuş sağa sola yalpalayıp duruyor...

CHP gemisi, gemiye rahatsızlık ve sıkıntı veren--FETÖ, HDP, PKK, DHKP-C gibi-- safralarını boşaltmazsa ya "karaya oturacak" ya da "kayalara çarpıp parçalanacak"...

Söylemesi benden...CHP bunu yapmazsa, 2023 yılında kutlanacak Cumhuriyet'in 100. Yılını göremez...

cdenizkent

• ---------------------- :
• (1) cdenizkent, "Baykal'ın masum mutaassıpları", Milliyet.com.tr, 21 Kasım 2008
• (2) Vatan Gazetesi, "Kavga Geliyor", 25 Haziran 2019
• (3) "Said-i Nursi, Fethullah Gülen ve Laik Sempatizanları", Cumhuriyet Gazetesi, 2001, s.23'ten cdenizkent, "Bir 'sivil' darbe, Türkiye'de 'askeri darbe' geleneğinin sonunu getirdi - 2", Milliyet.com.tr, 18 Eylül 2013.
• (4) Sabah Gazetesi, "CHP'nin AK Partileşmesi siyasi gerçekliğinin sonucudur", 27 Haziran 2019
• (5) Esinlenme, A. g. y