- Kategori
- Mizah
Çikolata istiyorum; ama acıktım!...( Beceriksiz Hayat Korkağı.)
Simit de olurdu.
Burası İzmir. Haziran. Yağmur yağıyor. Bırakmıyor peşimizi. Resmen Karadeniz havası. Sıkıldık. Biz masmavi gökyüzü istiyoruz.
Kara kara bulutlar, gidin!
Dayan biraz, eve on dakikalık yol kaldı. Zaten ıslanacağımız kadar ıslandık. Ha gayret, sabır.
Ben çikolata istiyorum!..
Ben de şu şimşeklerden, gök gürültüsünden, yağmurdan bir an önce kurtulmak istiyorum; bak eve az kaldı, az...
Ama ben acıktım.
Kara kara bulutların içinde, şimşek, gök gürültüsü, yağmur birbirine karışmışken nasıl açlık hissedebiliyorsun!?!
Bari cips alsaydın, açlığımı yatıştırırdı.
Ne olur yapma, hele bir sağsalim eve gidelim de...
Küçük küçük çikolatalardan alabilirsin.
Lütfen biraz daha hızlı yürür müsün, sırılsıklam olduk, hadi ama!...
Bana yiyecek bir şey almazsan yürümem; ben açım aç!...
İyi o zaman, ben gidiyorum, evde görüşürüz.
Bir simit alsaydın.
1. Not: Islanacağımız kadar ıslanmıştık, acele etmemiz gereksizdi, bir çikolata olsun alsaydı, çok muydu?
2. Not:
Bir an önce eve gidelim
şimşeklerden korkmuyor musun
gök gürültüsünden
ben çok korkuyorum, ya...
Bana ne onlardan
yağmurdan
açım diyorum aç
insan olsaydın
en azından bir küçük
çikolata alıp beni
yatıştırırdın
beceriksiz hayat korkağı.
Ş.Y.