Cinayetlerin sebebleri sistemden mi kaynaklanıyor?

Bu sabah dolmuşta yanımda oturan yarı erkek yarı kadın olduğunu her halinden belli eden biri sabredememiş olacak ki sordu bana; 'beyefendi sizi bi yerden tanıyorum ama nereden? Dizilerde oynuyor musunuz?'...

- (Gülerek ve elimdeki kumaş nümunelerini göstererek) 'yok' dedim. 'Çaputçuyum ben' dedim. Yani bez parçalarıyla uğraşan biri olduğumu söyledim.

Ben, yarı erkek yarı kadın olanları hiç bir zaman toplumdan ayrıştırarak farklı insan olarak görmüyorum. Farklılıklarının sadece kimlik farklılığı olduğunu düşünenenlerdenim.

Ayrıca bu gibi kişilerin davranışlarının ve üçüncü kimlik olarak karşımıza çıkmalarının bir hastalık olarak değerlendirdiğimi ve de ilgililer tarafından tedavi edilmeleri gerektiğini düşünuyorum. Çünkü doğuştan sonra ortaya çıkan bir durumdur.

Sosyolojik boyutları ele alınmalıdır..

Ele alınacak bir başka boyut, dün bültenlerde izlemiş olduğumuz, içimizi burkan acıtan 11 çocuklu bir annenin kocası tarafından kıskançlık krizine girerek 11 yerinden bıçaklanarak öldürülmesi haberi.

Tıpkı yukarıdaki örneğe benzer Sosyolojik bir vakıa..

Bu vakıa aynı zamanda çok da trajik!

Elbette sosyologlar ve psikologlar daha iyi biliyorlardır ama kıskançlık krizi bir hastalıktır ve bu hastalıkları tedavi etmek için de önce Anadolu'ya gidilmesi gerektiğini düşünuyorum..

Bu cinayetin, bir geri kalmışlığın yansıması olduğunu düşünuyorum..

Bu cinayet, 'Allah rızkını da verir' cinayetidir.

Bu cinayet, eğitimsizliğin cinayetidir..

Bu cinayet, göçün acımasız verilerinden biri cinayetidir..

Bu cinayet, din kültürü mü- pezervatif mi? ikileminin doğurduğu cinayetidir..

Bu cinayet ve benzer cinayetler aynı zamanda düşündürücü cinayetlerdir..

Yıllardır töre cinayetleri olsun namus cinayetleri olsun malesef ülkemizde çok rastlanan acı tablolar olarak karşımıza çıkmaktadır..

Otuz yıldır bu tablolarla daha fazla karşılaştığımızı üzülerek görmekteyiz.

Nedeni, elbette ki 80 sonrasında hayata geçirilen Serbest Piyasa Ekonomisi Modelinin de payı vardır. Kısaca ekonomik zorlukların getirdiği sosyolojik birer tablolardır bu tür cinayetler..

'Piyasa Ekonomisi modeline geçiş sürecine eğitimsiz yakalanışımızın bir yansımalarıdır' diye de değerlendirmemiz mümkündür.

Kısaca demem şu ki, cinayeti işleyen kadar en az sistem de suçlu olduğunu düşünuyorum bu tür cinayetlerde..

Sayısız Sosyologların olduğunu düşünuyorum.

Gidilsin mahalle aralarına ve gözlemler yapılsın, paneller düzenlensin, toplumun gerçek sorunlarına çözüm için en azından kapı aralansın istiyoruz.

Sosyologları harekete geçirmek için Sağlık Bakanlığı mutlaka adım atmalıdır..