Cinsel İsteğiniz Azaldıysa...

Kendinizi yorgun, üzgün, hassas ve öfkeli mi hissediyorsunuz?..
Kas gücünüzde azalma mı var?..
Göbek çevrenizde yağ birikimi çok mu arttı?..
Cinsel isteğiniz azaldı mı?..
Eğer 40 yaşın üzerindeyseniz ve bu sorulara cevabınız "Evet" ise andropoz kapınızı çalmış olabilir!

Yaşla birlikte testosteron hormonunun düşmesine bağlı ortaya çıkan bu tablonun andropoz olduğunu ifade eden uzmanlara göre, testosteron azaldıkça ortaya çıkan şikâyetler şöyle sıralanıyor:
* Kendini mutsuz hissetme,
* Yorgunluk, eskisi kadar kuvvetli hissetmeme,
* Kilo almaya başlamak, bilhassa göbek çevresinin büyümesi,
* Cinsel istek azlığı, sertleşme problemi, meni miktarında azalma,
* Uyku düzeninin bozulması; sık uyanmak, uykusuzluk hissi,
* Çarpıntı, terleme, zihinsel yorgunluk, dikkat azalması,
* Huy değişikliği, sinirlilik, depresyon.

Testosteron yetmezliği, 40 yaş üzeri erkeklerde sık görülen bir durum...
Kadınlarda görülen menopoz gibi ani hormon azalması söz konusu olmamakla beraber, erkeklerde 40 yaşından itibaren testosteron her yıl ortalama % 1.2 oranında azalmakta...
Testosteron seviyesi belli bir sınırın altına inmedikçe şikâyet ortaya çıkmıyor...
Normalde vücudumuzun kullandığı testosteron, serbest testosteron adı verilen ve herhangi bir maddeye bağlı olmayan testosterondur...
Bazı kişilerde şikâyet olmasına rağmen, yaptırılan testosteron ölçümleri normal çıkabilir...
Biraz daha detaylı incelendiğinde, bu kişilerin serbest testosteron düzeylerinin düşük olduğu görülür.

Testosteron azlığı ile kalp rahatsızlığı arasında da ilişki vardır...
Testosteron noksanlığına bağlı olarak kalp-damar hastalığına yakalanma riski artar...
Belli bir eşik değerin altına indiği vakit, hormon azlığına bağlı yakınmalar ortaya çıkar.
Yüksek tansiyon, kan şekerinin yüksekliği, insülin direnci, kan yağlarının yüksekliği ve şişmanlıkla da testosteron azlığının alâkası vardır.

Testosteron, erkeklerde cinsel istek için gerekli olan hormondur ve eksikliğinde cinsel istekte azalma olur...
Sertleşmeyi doğrudan etkilemez, lâkin testosteron azalmasıyla ortaya çıkan fazla kilolar, damar içini döşeyen tabakayı bozar...
Burada sertleşme için gerekli olan nitrik oksit maddesinin üretimini bozar ve bunun neticesinde sertlik kalitesi azalır.

Şayet kişide düşük testosteron mevcutsa, yerine koyma tedavisi yapılmalıdır.

Tedavinin sağladığı yararlar şunlardır:
* Libidoyu, yani cinsel isteği artırır,
* Sertleşmeyi düzeltir,
* Adale kütlesi ve kuvvetini artırır,
* Kemik yoğunluğunun artmasını sağlar,
* Karın yağ dokusunu azaltır,
* Zihinsel yetenekte düzelme sağlar,
* Ruhsal durumu düzeltir ve kişi kendini iyi hisseder,
* Kemik kırığı olasılığını azaltır,
* Yaşam kalitesini düzeltir.

Testosteronun yol açabileceği zararlar da şöyle sıralanır:
* Henüz belirti vermemiş prostat kanserini alevlendirir,
* İşeme güçlüğü fazla olan kişilerde şikâyeti artırabilir,
* Uyku apnesini şiddetlendirebilir,
* Sıvı retansiyonuna, yani ellerde ve ayaklarda şişmelere sebep olabilir,
* Priapism, yani penisin uzun müddet sert kalması durumu oluşabilir.