- Kategori
- Siyaset
Cinsel istismar yasası komisyona geri çekildi!

Hatırlanacaktır. AKP hükümeti sözde çocuklara istismarı önleyecek bir yasa tasarısı hazırladı. Tabii kıyamet koptu. Dünde başbakan bu gün bu yasa tasarısının mecliste görüşülmesini istemişti. Anlaşılan kopan gürültüden ürktüler ki tasarı komisyona geri çekildi. Başbakan bu kararı hava alanında açıkladı. Aslında kendileri bizzat toplum tarafından vekil yapılmadıkları onları reis belirlediği için pek ürkmezler. Ama Cumhurbaşkanı Erdoğan kamuoyunda tecavüz affı olarak bilinen önergeye ilişkin, “Hükümetin, toplumun değişik kesimlerinden gelen eleştiri ve önerileri dikkate alarak, geniş bir mutabakat içerisinde bu sorunu çözmesinde büyük fayda görüyorum” deyince işler değişiverdi. Muhteşem bir uyum.
Neyse, konunun o tarafı bu günkü yazımızın konsu değil. Biraz bu tasarı neler içeriyor ona bakalım.
Her kafadan bir sesin çıktığı bu konuda tasarının en can alıcı noktası, küçük yaşta bir kız çocuğuna tecavüz eden veya kandırarak bir şekilde birlikte olan kişi evlenecekse ceza yemeyacek.
Yani ortalık “yakalanırsam en fazla evlenirim olur biter” diyerek dolaşan sapıklarla dolacak. Gerçi "sadece rızanın olduğu vuku bulmuş resmi nikahsız ve erken evliliklerde mağduriyeti gidermek" amaçlı bir yasa olduğu söylense de, seçme seçilme hakkı vermediğin, her kararında veli muvafakatı aradığın, hasılı çocuk saydığın bir kişinin evlilik gibi çok önemli, hayatın geri kalan kısmını tamamen etkileyecek bir kararda nasıl oluyor da “rızasını” kabul edebiliyorsun?
Bu “rıza” konusu da başlıbaşına bir muamma. Anadolunun büyük bir bölümünde bir kız eğer bir biçimde biri ile birlikte olmuşsa başına gelebilecek şeyler ölüme kadar uzanır. Dolayısı ile o işe bir şekilde bulaşmış bir kızın kurtuluşu ancak o kişi ile evlenirse olacaktır. Ne kurtuluş ama değil mi? Bu yüzden gazetelerin üçüncü sayfalarında çocuk gelinlerin intiharına çok sık rastlarız. Onlar yine kurtulmuşlar, her gün yerine bir kere ölmüşlerdir.
Sümeyye Erdoğan Bayraktar'ın Genel Başkan Yardımcısı olarak görev yaptığı Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) de, düzenlemeyi "Cebir ve tehdit olmasa bile küçük yaşta bir kız çocuğunun 'kendi iradesi' nasıl tespit edilecektir?" sözleriyle eleştirdi. Tasarının bu haliyle yasalaşması durumunda cinsel istismar suçunu işleyenlerin, güç, nüfuz vb. imkanlar ile mağduru ve çevresini etki altına alması ve mağdurla evlenme yoluna giderek serbest kalmasının önü açılacaktır, dendi.
Şimdi akıllara şu soru gelebilir. Madem sayın Erdoğan ile AKP aynıdır, bu çelişki neden? Tabii bu soruyu ancak 15 yıldır bu ülkede yaşamamışlar sorabilir. Aslında ilk seçidiği yıllarda yasalarımızdaki benzer maddeleri kaldırıp AB uyumu çerçevesinde büyük cezalar getirenlerde kendileridir.
Bu çelişkilerin cevabı ise AKP zihniyetini anlamaktan geçiyor maalesef.
İzmir 18/12/2016