Çocuğunuz okula hazır mı?

Çocuklarımız hızla geçen zaman içinde ilköğretim çağına ulaştılar. Onlar yaşlarını keyifle yaşarken, siz anne-babaların onları "İlköğretime başlatma" heyecanı arttı. Çocuğunuz bu yıl önceki yıllarda olduğu gibi sadece bir yaş daha büyümedi, yetişkin dünyası ve kuralları ile yoğrulmaya ve belki de yorulmaya hazır hale geldi.

Sizlerin, çocuğunuzun alacağı eğitime ilişkin hayalleriniz ve beklentileriniz var. İlköğretim yeni bilgi ve beceriler kazandırmanın yanı sıra bir yandan bugüne kadar aldıkları bilgilerin kalıcılığını sağlarken, öte yandan öğrenme hızını biçimlendirmektedir. Her çocuğun okula hazır oluş zamanı, biçimi ve yetileri bir diğerinden farklıdır. Bazı çocuklar bilişsel olarak çok hızla gelişirler, bazıları sosyal olarak daha önde giderler. Bazıları da duygusal olarak yaşından daha olgun görünürler. Her birinin dağarcığında farklı bilgiler, farklı yetiler olduğu gibi farklı yetersizlikler ve eksiklikler bulunabilir. Kaygıları, korkuları, beklentileri ve duyarlılıkları da farklıdır. Çocuklar aynı yaş dönemi içinde olsalar da aynı gelişim dönemi içine aynı zamanda girmeyebilirler.

Yılın son aylarında doğan çocuklar, okula başlayan çocukların içinde en küçük çocuklar olma olasılığı yüksektir. Bunun da getireceği birçok dezavantajlar olması kaçınılmazdır. Daha çabuk yorulma, daha çabuk sıkılma, daha duyarlı olma ve benzeri sorunlar yaşanabilir. Bu nedenle çocuklar eğer yılın son aylarında doğmuş iseler okula hazır oluşları daha da önemli hale geliyor.

Okula hazır oluş süreci önemlidir. Bunun için;

Okul açılmadan önce çocuğunuzun okulunu, sınıfını ziyaret etmeye ve öğretmenleri ve arkadaşları ile tanışmaya gayret edin. Okulun ilk gününü anlatan kitaplar okuyun. Çocuğunuza okula hangi ulaşım vasıtası ile gideceğini önceden anlatın. Yürüyerek gidecekse, okul yolunda beraber yürüme alıştırmaları yapın. Servis ile gidecekse birlikte servis durağına yürüyün. Yoldaki işaretleri, trafik işaretlerini, yaya geçitlerini, vs. inceletin. Çocuğunuza adres ve telefon numaranızı öğretin. Okulun ilk günü hem anne-baba, hem de çocuk açısından çok önemli bir dönüm noktasıdır. Eğer siz okul konusunda istekli ve olumlu davranıyorsanız çocuğunuzun da aynı şekilde davranma ihtimali yüksek olacaktır.

Bunların yanı sıra; hiçbir çocuğun okul yaşamı kusursuz olmadığı iyi ve kötü günler, rahat ya da sıkıcı aylar, hiç bitmeyecekmiş gibi geçen sıkıntılı okul günleri her çocuğun yaşamında yer alacağı unutulmamalıdır. Yaşanan en ufak zorlukları büyütüp büyük sorunların doğmasını sağlamamalıyız. Özellikle birinci dönemde okuma yazma becerilerinin gelişmesi, ödev bilincinin oluşması için zamana ve hepsinden önemlisi sabra ihtiyaç vardır. Bu yaş grubunda öğrencinin geliştireceği en temel duygu ‘Başarı-Başarısızlık' duygusudur. Başarılı olduğunda başarısının gösterilmesi; bir başarısızlık yaşandığı zamanda bunun hayatın sonu olmadığı yapılan başarısızlıkların başarıya götürdüğü desteklenmelidir.


EVDE OKUMA - YAZMAYA HAZIRLIK


Görsellerle çocuklar yazıyı fark eder, daha sonra anlamlarını öğrenerek okuma yazma arasındaki bağlantıyı kurarlar. Günlük yaşam içinde her an karşılaşabileceğiniz panolarda, tabelalarda, afişlerde, logolarda, kitap ve gazetelerde, oyuncaklarında, resimli kartların ve hikâyelerin altındaki yazıları görür ve onların anlamlarını çıkarmaya çalışırlar.

Evde ilköğretime hazırlık sürecine destek olacak faaliyetler;

Kalemi doğru tutmasını, defteri soldan sağa kullanmasını teşvik ederek öğretmelisiniz. Çocuklar yazı yazmaya büyük harfler ile değil, küçük harfler ile başlamalıdır. Örneğin adını soyadını yazmayı öğretirken küçük harflerle yazmayı öğretmelisiniz. Küçük kasların gelişimini desteklemek için; oyun hamurları ile oynaması; yere dökülen bir avuç mercimek, düğme, boncuk gibi ufak şeyleri tek tek toplaması; düğme ilikleyip açma gibi aktivitelerle destekleyin. Farklı malzemelerle resim yapmasını destekleyin. Çizgi çalışmaları yapın. Bir tepsiye tuz koyularak bu tuz üzerinde sizin önderliğinizde parmağı ile çizgi, harf, sayı ve benzeri şekiller yapıp parmak kaslarının gelişimini destekleyin. Bir leğen suyun üzerine bir küçük kağıt koyun. Yelpaze görevi görecek bir kitap ya da kart ile rüzgar oluşturarak kayık gibi kağıdı hareket ettirmesi isteyin. Bu çalışma el bilek kaslarını gelişmesini destekleyecektir. Bir leğene su ve içine biraz şampuan koyun; çocuğunuza avuçlarının alabileceği büyüklükte iki tane sünger verin. Avuçlarını açıp kapayarak süngerleri sıkması böylece köpük üretmesini isteyin. El kaslarını geliştirmede yararlı olacaktır.

Yaz tatilini hem keyifli hem de faydalı geçirmek için şu faaliyetleri yapabilirsiniz:


Kitaptan resim çizme: Ailece bir kitap okuma saati belirleyebilirsiniz. Bu saatte bir kitap okuyarak, herkes kendisi için önemli olan bir karakterin, kahramanın resmini çizebilir. Çizdiğiniz resimleri çocuğunuza göstererek, çocuğunuzla farklı veya benzer beğenilerinizin olacağı konusunda konuşma fırsatı bulabilirsiniz

Bil bakalım hangisi: Çocuğunuza ait olan 6-7 fotoğraf içinden sırayla bir tanesini tanıtarakçocuğunuzdan anlattığınız resmin hangisi olduğunu tahmin etmesini isteyebilirsiniz. Sonra sizin resimlerinizi çocuğunuz tanıtabilir ve siz onun tanıttığı resmi bulmaya çalışabilirsiniz. Bu etkinlikle çocuğunuzun dil gelişimine ve dikkat etme becerilerine katkıda bulunabilirsiniz.

Kaybolan eşya oyunu: Birkaç küçük nesneyi masanın üstüne, yere vb. koyun ve onları çocuğunuzla birlikte inceleyebilirsiniz. Daha sonra bu nesnelerden birini saklayarak çocuğunuzun kaybolan eşyayı bulmasını isteyebilirsiniz. Daha sonra bir nesneyi çocuğunuzun saklamasına fırsat vererek, bu rol değişimi sayesinde ona liderlik cesareti verebilirsiniz. Oyunun ilerleyen aşamalarında nesne sayısını arttırabilir veya birkaç nesneyi birden saklayabilirsiniz. 6 yaş grubu için 5-6 nesneden başlamanız uygun olabilir.

Zıtlıklar: Çocuğunuzla birlikte evdeki dergi ve gazetelerden yararlanarak büyük-küçük, az-çok, uzun-kısa, dolu-boş vb. gibi zıt kavramları içeren resimler üzerinde konuşabilirsiniz.