Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Mart '13

 
Kategori
Deneme
 

Çocuklar da büyüsün

Çocuklar da büyüsün
 

Int


Yeni dünyaya gelen bir bebek, annenin koruması ve bakımı olmadan hayatını devam ettiremez. Annenin bütün şefkati ile sıcak kucağında süt alan, altı kirlendiğinde temizlenen, koruyup kollanan bir bebek, geldiği bu yeni dünyada yalnız ve korumasız olmadığını hissetmeye ve anneye güven duymaya başlar. Güven duygusu sadece beslenme ve bakıma bağlı olmayıp, anneden aldığı sevgi ve şefkatle yakından ilişkilidir. Bu nedenledir ki, en az üç yaşına kadar anne çocuk beraberliği güven duygusunun gelişiminde çok önemlidir. Bu süreyi anne sevgisinden ve şefkatinden ayrı geçiren bir bebek, başka yerlerde çok iyi bakılıp beslense dahi, zihinsel ve duygusal yönden geri kalmakta; güven duygusu gelişmemekte yani bir eksik yanı mutlaka olmaktadır.

Çocukları yetiştirme tarzımız tamamen onları köleleştirmek, bize bağımlı bir halde bırkmak olmamalı. Onların kendi kendilerine düşünmeleri için kendi kendilerine araştırmaları için bir şans tanımayız. Onların zihinlerini belirli bir kalıbın içine girmeye zorlamamalıyız. Onların zihinlerini bizim bile deneyim sahibi olmadığımız şeylerle doldurmayıp, beklentimiz olan, yapamadığımız, gerçekleştiremedeiğimiz isteklerimiz konusunda baskı yapmamalıyız. Bazen bunu farkında olmadan da yapabiliyoruz. Çocuğumuzun anlayan, dinleyen, araştıran, sorgulayan ve sonuçlandıran bir birey olmasına dikkat etmeliyiz.

Çocuğu anlamak ve onunla anlaşmak sanıldığı kadar kolay olmuyor. Çocukla yaşadığımız bütün çatışmaların temelinde onu yeterince tanımamak, anlamamak yatmaktadır.

Bir çocuğun küçüklüğünde aldığı ilk intibalar bütün ömrünce devam eder. Çocukların nasihatten çok, iyi örneğe ihtiyaçları vardır. Çocuklarımızın sadece kulaklarına değil, gözlerine ve gönüllerine de hitap etmeliyiz. Çünkü Çocuklar işittiklerinden çok gördüklerini anlar ve daha iyi kavrarlar.

Olumsuz sözler, çocukların güven duygusunu zedeleyerek, tamamen yok ediyor. “ben nasılsa yapamam” diye kendini şartlandırmasına yol açıyor. Anne Babanın, çocuklara yapabilecekleri basit işleri görev olarak vermesi, yapabileceğine dair yönlendirmesi, yapıcı konuşması çocuklarda özgüveni artırmaktadır. Çocukların özgüven kazanmasında anne, baba ve öğretmenler büyük ölçüde sorumludur. Anne babanın ve öğretmenin desteğini alan çocuk, kendisine güvenildiğini bilir. Bu duyguyla girdiği işlerde başarılı olur. Aksi takdirde devamlı eleştirilen, hataları gösterilen ve başka insanlarla kıyaslanan kişilerin, kendine güveni olmaz, özgüveni gelişmez.

Kendisini yetiştirmeyen hiç kimse başkasını yetiştiremez. Kendisini değiştirmeyen hiçbir kimse başkasını değiştiremez.Şimdiden çocuklarımıza zaman ayırmazsak yarın çok geç kalınmış olabilir. 

Evlenme çağına gelen çoğu gençlerimiz çocuk psikolojisine ve eğitimine dair hiçbir bilgiye sahip olmadan, bu konuda bir tek kitap okumadan evliliğe adım atıyorlar. Çocuk sahibi oldukları zaman da anadan babadan gördükleri gibi, geleneklere göre, onu eğitmeye ve yetiştirmeye çalışıyorlar.

İlk olarak çocuğumuzla sevgi ve sagıya dayalı ilişkiler kuralım,

Çocuğumuza güvendiğimizi mutlaka hissettirelim,

Çocuğumuzu herzaman eleştirmeyip, övelim, olumlu mesajlar verelim.

Asla başkasıyla kıyaslamayalım.

Çocuklarımızı dinleyelim, herhangi bir konuda veya kararda onların fikirlerini düşüncelerinide alalım.

Çocuklarımıza doğru örnek olalım.

"Sevgisi kadar mutlu
Bilgisi kadar kararlı
Ürettiği kadar onurlu
Paylaştığı kadar büyük
Merhameti kadar saygın
Dürüstlüğü kadar İNSANDIR…"

                                                                                                            

Birgül YILMAZ

 
Toplam blog
: 137
: 2242
Kayıt tarihi
: 19.02.13
 
 

05 Ekim Ankara doğumluyum. Okumayı, yazmayı, insanları dinlemeyi seviyorum. Kişisel blogumda her ..