Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Kasım '11

 
Kategori
Kitap
 

ÇÖPLÜĞÜN GENERALİ

ÇÖPLÜĞÜN GENERALİ
 

3M Virüsü


İlk kez bir kitabı anlatmaya nereden başlayacağımı bilemiyorum.

Tam da ülke olarak ÜÇ MAYMUN Virüsünü kapmışken hem de...

Kollektif Unutma sayesinde TOPLUMSAL BELLEK KAYBINA bunca yaklaşmışken.Ülkemizin şanlı tarihi unutturulmuş, her gün onlarca şehit haberi sıradanmışcasına kanıksanmış ve doğallaşmış, patlama haberlerini sessiz sessiz kabullenmişken!

Van da yaşadığımız büyük ölçekli depremin doğal kaynaklı mı yoksa yapay bir deprem mi olduğunu dahi düşünmezken, Nereden çıktı şimdi bu OYA BAYDAR, Nereden çıktı ÇÖPLÜĞÜN GENERALİ???

Şöyle anlatmış yazarını arka kapak yazısında:

" Oya Baydar'ın yeni romanı Çöplüğün Generali, hayali bir ülkede geçiyor. okurumuza bir hayli tanıdık gelecek bu ülkede, günün birinde, çöplüklerde, boş arazilerde gömülüp bırakılmış bombalar, mermiler bulunmaya başlar. Bu durum giderek bir yazarın dikkatini çeker ve yazar bu konunun çevresinde bir roman yazmaya koyulur.Ne var ki romanını tamamlayamadan kaybolacaktır. Bundan sonrası Çöplüğün Generali'nin sayfalarında.

Son zamanlarda okuduğunuz en çarpıcı, en şaşırtıcı romanlardan biri olacak Çöplüğün Generali. Son sayfasına kadar nefes nefese okuyacağınız kitap sizi, politika, şiddet, bilim, ordu ve sivillerin dünyası, toplumsal bellek, unutmak-hatırlamak konuları üzerinde bir kere daha düşünmeye zorluyor. Oya Baydar İnsan haklarına, barışa, insani olan herşeye yöneltilmiş evrensel şiddete son derece zarif bir yapıtla karşı çıkıyor."

Ve, Şöyle tamamlamış Romanını:

"Yalnız değilsin General!diye bağırıyorum hayret ve sevinçle. Sesimin uçurumu çevreleyen kayalara vurup yankılandığını duyuyorum.: Yalnız değilsin... Yalnız değilsin... Unutmamış olanlar var orada, yalnız değiliz!... Sesimin yankısının tel örgülerin dışında beni merakla bekleyen iki arkadaşıma kadar ulaştığını umut ediyorum. Çoşku ve mutlulukla orada derinlerde süren yaşamı, unutmaya bağışıklık kazanmış o insanları daha iyi görebilmek için sarkıp aşağıya bakıyorum. Başım dönüyor VERTİGO..."

Farklı bir roman, yalın bir dil, akıcı bir ûslup.

Zaman zaman günümü anlatmak için yazılmış hissi yaratan, çok sayıda karakterle örülmüş, parça öykülerden bütüne ulaşan bir Modern/İleri teknoloji çağı romanı.

Vurgulanan onca özün arasından özellikle paylaşmak istediğim, altını ikşi kere çizdiğim bölüm:

" Hayır hayır! Sakın gelme, vakit kaybetme. Lütfen bu güne kadar olanları, benim anlattıklarımı, senin düşüncelerini, bütün bildiklerini yaz. Jeolog'a da hemen bildir, o da yazsın. Sonra anlatırım. HER ŞEY YAZILI OLSUN, YAZILI KALSIN. SADECE YAZI KALIYOR, YAZI DİRENİYOR. Sonra anlatırım. Virüs... 3M Virüsü" (Yazarın burada 3M olarak kısalttığı virüs toplumsal belleğimizi çökerten Görmedim, Duymadım Bilmiyorumcuların taşıdığı 3 Maymun Virüsü)

İşte bu nedenle tanıtıyorum bu romanı sizlere de; "Merak Mikrobu" bulaştırmak, tolumca içinde bulunduğumuz Duyarsızlık Virüsü Havuzundan çekip çıkarmak için.

Tıpkı yazar gibi; Yakın tarihimizde bir boşluk, bir bellek boşluğu, bir kopuş olduğunu düşünüyorum ben de. Türk olmaktan gurur duyan, geçmişini ve yakın tarihini bilen nesiller gitgide azalıyor, azaltılıyor ve dejenere ediliyor.

Yazarın da romanında belirttiği gibi: Şu ileri Teknoloji Toplumunun bir kumanda toplumu olduğunu, Sadece istenenlerin bize aktarıldığını unutmamamız dileğiyle...

Yayın Evi: Can Yayınları

Sayfa Sayısı: 256

Duyarlı Okumalar

PINAR YEŞİLTAY SEVİM

11.11.2011

Buca / İzmir

 

 
Toplam blog
: 65
: 1800
Kayıt tarihi
: 15.01.07
 
 

Biricik Sudelina'sının annesi, kitaplar ülkesinin sarışın prensesi, kocasının bir tanesi, İzmir/K..